1. Bölüm

1.2K 197 155
                                    

Keyifli Okumalar...

İnsanlar hayatta kalmak için hiç düşünmediği, istemediği yollara başvurmak zorunda kalıyorlardı. Biraz daha bu pis dünyada kalıp bir umut ışığının üzerlerine vurmasını amansızca bekliyorlardı ve bu bekleyenler içinde ne yazık ki bende vardım.

Kuru ekmeğe talip, ne olursa yapacak kafasında olan ben daha küçük yaştayken yanlış kişilere bulaşarak hayatımı karartmıştım. Hayatımdaki yanlış kişiler bana yanlış seçenekler sundu. Her bir yolumda yanlış bariz belli iken o yanlışları doğru kabul etmiştim bu yaşıma kadar lakin son yaptığım vukuat sonucunda doğup büyüdüğüm topraklardan men cezası alarak sürgün edilmiştim.

Yaptıklarımı hiçbir zaman doğru bulmamıştım, evet. Başkasının rızkını, parasını terayağdan kıl çeker gibi kolayca cebe indirirken bunun yanlış olduğunu en başından beri biliyordum. Pazarlarda gezinen o burnu hava adamların yanından geçerek kolayca kese dolu altınını veya değerli eşyalarını almak benim için cidden çok kolaydı fakat bütün yanlışların içinde tek doğru bulduğum ve bu sebebe dayanarak işimi devam ettirebiliyordum.

Kapitalist bir ülkede yaşıyorken, yetim olduğum için hiçbir tarlada, pazarda, büyük adamların yanında çalışma iznim yokken ve de bir şekilde hayatıma devam etmem gerekirken en olmadık yollara başvurmak zorunda kalmaktan başka bir yolum yoktu.

Paranın her kapıyı açtığı ülkede yetim helede fakirsen kapılar yüzüne kapanırdı. Bu yüzden hayatta kalmak adına birilerinden bir şeyler alarak bu yaşıma kadar gelmiştim.

Bir ay önce açlıktan ölecek reddeye geldiğimde hayatımda büyük değişikler olacağından bi' haber düzgün giyinmiş bir adama yaklaşmış, kumaş ceketinin cebinde görünen kese dolu altınını kolayca almıştım.

Gerçekten çok kolay bir şekilde içi dolu keseye sahip olmuştum ama nereden bilebilirdim ki o adamın beni doğduğum şehirden, doğduğum ülkeden men cezası yememe neden olacak kadar kafayı yemiş, takık bir piç olduğunu. Açlıktan ölmemek için çaldığım bir kese altın dilini dahi bilmediğim ülkeye sürülmeme neden olmuştu.

"Sabah beşte güneş henüz doğmamışken gemi sizi ülkenin denizle bağlantısı olan yere bırakacak lakin merkeze yürüyerek beş saat uzaklıkta bir yer. Verdiğiniz paralar sadece deniz üzerinden sizi ülkeye bırakacak meblada. Karaya geçtiğinizde kendi başınızın çaresine kendiniz bakacak, bizi unutacaksınız."

Big Pirate /Hyunin\Where stories live. Discover now