S3/42. 'İlkbaharda Kıyamet...'

77 2 0
                                    

Kendime yalan söylemeye başladığımdan beri,hiç kimseye inanmıyorum.

(Alıntı)
Bölüm Şarkıları,

Fatma Turgut - ilkbaharda kıyamet
Onur Can Özcan - yalnızlığın ezgisi

Uzun mu uzun bir bölümle karşınızdayımmm! Keyifli okumalarrr! En çok sana Narin'im VazgectimBenBugun 🌸

**
Her şey duyulmadan 10 dakika önce

Aybike elini karnına bastırarak iç çekti ve zorla da olsa banyoya girdi,elini yüzünü yıkayarak aynadan kendine baktı. Yorgun bir yüz görüyordu. Sadece. Her şeyin sona ermesini isteyen,belki de geri döndüğü için pişman ama sevdiği insanlar mutlu diye umutlu ve en önemlisi her şeyle baş edebilecek kadar güçlü. Bu gücü ona yaşadıkları mı vermişti? Yoksa yaşamak zorunda bırakıldıkları mı? Bilmiyordu.

Sonunda kendine bakmayı bırakarak banyodan çıktıktan sonra,yatağa bıkkın bir bakış attı,sıkılmıştı. 3 hafta geçmişti,koskoca 21 gün. Hala zorla yürümesi fiziksel acıdan değildi zaten,sadece ruhen çok ama çok yorgundu. Kendini iyi hissetmiyordu,sorularla boğuşmaktan yorulmuştu. Birkaç adım attı ve duvara yaslanarak birkaç derin nefes aldı. Bağırış sesleri duyduğunda kaşlarını çatarak yerinden doğruldu ve gelen seslere kulak kabarttı.

"Ya sen benim işime neden karışıyorsun?!" Eylem'in sesiydi.

"Sen olsaydın karışmaz mıydın?!" Bir an duraksadı Eylem,görmemesine rağmen hissetmişti bunu.

"Bak Eylem,çok zeki kadınsın,kendine güveniyorsun,bunu da anlıyorum ama her detayı düşünmek zorundasın?"

"Düşünmedim mi sanıyorsun?"

"Onca adamın içine tek başına atladığına göre! Düşünmemişsin demek ki!"

"Sen nereden öğrendin?"

Ateş alayla güldü,Eylem sinirli bir nefes verdi.

"Gizli sorgu yaptığında bile,bunu belirli insanlara söylemek zorundasın ve ben de istihbaratta en az senin kadar kıdemliyim! Bunu anlamak çok zor olmasa gerek! Arkamdan iş çevirdin ya!"

"Biz bunu neden haftalar sonra tartışıyoruz! Ayrıca sen çevirmedin mi?!"

"Çünkü önceliğimiz canlarımızdı,onları korumaktı,belki kendimizden bile! Ve evet çevirdim!" dediğinde Eylem dondu kaldı,bunu beklemiyordu. "Ama en azından senin beni anlayacağını düşündüm,yerimde sen olsaydın aynısını yapacağını düşündüm! Ben yaptığım her şeyde yalnızdım! Bir şeyler planladım evet ama hepsinde bütün zararı kendim görürüm diye düşündüm. Belki doğru belki yanlış. Ama Resul'ün bize yardımcı olabileceğini sana ben söyledim,dosyaları seninle inceleyen bendim,planlayan bizdik,her şeyi birlikte konuştuk ama sen gittin adamı benden habersiz sorguya aldın,yetmedi o bilgilerle operasyon yapmaya kalkıştın! Tek başına! Ya sana bir şey olsaydı?"

Son cümleleri duyan genç kadın gerildi,Resul beyle bu olanların alakası neydi? Ve Ateş neyden bahsediyordu?

"Ya sana bir şey olsaydı?!" diye tekrar etti Eylem. "O adamın sana telefonda söylediklerini duydum! Ne yaptın da kendini feda ettin sen? Neden bu seçimi yapacak olan sendin? Evet tek başıma kalkıştım bunlara. Çünkü çocukları korumak istedim! Başına bir şey gelebilecek tek kişi sen değildin! Kendimi feda ettim çünkü Fethi'den sonra kimseyi teslim edemezdim o pisliklere! Hele çocuklarımı asla! Fethi benim yüzümden bindi o arabaya anladın mı,ben teslim ettim onu ben!"

You've reached the end of published parts.

⏰ Last updated: Jan 21 ⏰

Add this story to your Library to get notified about new parts!

TROUVAİLLE Where stories live. Discover now