"seni çok seviyorum anne"

"bende seni seviyorum bebeğim. Hadi anlat" ikimizde kolunun altından çıktık. Mine sakince annesine olayları anlatırken bende arada müdahale ediyordum.

"gerçekten çok seviyorum anne. Özür dilerim izinsiz yaptığım için ama inan o an o kadar doğru geldi ki" mine mahçupça yüzünü kucağındaki ellerine indirirken aslı yengem gülümseyerek elini tuttu.

"bebeğim inan dün akşam duyduğumda neye uğradığmı şaşırdım. Ben bu adamla evlenmek istiyorum diye karşımıza çıksan biz sana sen seviyorsun diye ses bile etmeyiz biliyorsun. O yüzden nasıl bize bunu söylemeden böyle birşey yaptı diye çok üzüldüm ama sonra aşkın mantık ya da izin istemediğini bilen birisin aslı ne saçmalıyorsun dedim" diyip güldü. Ben de onun bu tatlı haline gülmüştüm." dedim aslı sende baban vermiyor diye akife kaçmadın mı" demesiyle liseli kız gibi kıkırdadı.

"sana aşığım biliyorsun dimi" dememle yanağıma güzel bir öpücük bıraktı.

"ben de size aşığım benim uçarı kızlarım. Sizin hangi işiniz normal oldu ki evliliğiniz olsun" demesiyle gülerek sarıldık ona.

"seni çok seviyorum anne. Birkez bile bana kızmayacağından, beni en iyi şekilde anlayacağından şüphe etmedim."

"her zaman dinler ondan sonra hareket ederim bilirsin beni. Tabi rızamızı alarak bunu yapmanı isterdim bebeğim ama işte bazen istediklerimiz olmuyor. Benim minik bebeğimin kalbi aşkı tatmış diye nasıl kızarım. Aşk, bu dünyadaki en güzel şey" "diyip ikimizinde elini sıktı." Ama tabi ben duruldumda da baban çok sinirli"

"biliyoruz. Harika bir karşılama yaptı bize havalanında. Yaman elinde" dedim.

"ahh Akif ahh kızları dinlemeden birşey yapmıcaksın diye söz aldım ondan ama bak beni dinledi mi. Bir de utamdan tamam hayatım diyor. Geldi mi gösteririm ben ona" diye söylenmesiyle kahkaha atmıştım. Dayım ve yengem birbirlerine çok aşık olarak evlenmişlerdi ve hala da öylediler. Evde aslı yengem ne derse o olur tek bir sözü dayım için her şeyden değerli sayılırdı ama bu sefer bu olayda dinlemediği aşıkardı. Her zaman onların bu tatlı hallerine, dayımın başkalarına terör estiriken aslı yengeme sıra gelince kediye dönme olayına hep bayılmıştım.

"inan o anda orada olman lazımdı yenge. O kadar ürkütücüydü ki dayımı hiç böyle görmemiştim. Bize yazıklar olsun dedi" dememle kalbim burkuldu tekrardan.

"aayy yiyim onu lafa bak hele. Akşamına pişman olur sakın canınızı sıkmayın. Gelsin akşam yumuşatırız biz onu. Hep aynı Akif işte ilk bir parlar sonra pişman olur"

"olur mu anne cidden. Çünkü bize hiç iyi bakmadı"

"olur bebeğim olur. Gelin bakiyim buraya başımın belaları" gülerek birbirimize sarılırken dayım gibi ona da sahip olduğum için şükrediyordum.

"o değilde yenge dayım nerden öğrendi bu olayı sen biliyor musun" dememle ilk bana sonra mineye baktı.

"aslında bu bir sürprizdi ama bu olay üstüne gölge oldu"

"nasıl yani anne ne sürprizi" diye merakla sordu mine. Bende meraklanmıştım.

"doğum gününde sürpriz yapmak için baban sana araba aldı. Onu üstüne yapmak için kimlik bilgilerini çıkarttırınca olay patlamış" demesiyle şaşkınca birbirimize baktık mineyle.

"inanmıyorum" mine şaşkınca mırıldanırken morali daha da bozulmuştu. "babam bana sürpriz yaparken ben ona hayatının şoklu sürprizini yaşattım"

"şş bebeğim ağlama" aslı yengem mineyi kollarının arasına alıp sardı. Cidden o sürpriz yaparken mine ona daha fenasın yapmıştı.

"beni affeder dimi"

ASYA (TAMAMLANDI)Tempat cerita menjadi hidup. Temukan sekarang