42. Bölüm: Bıyıklı Ejder Sazanı

En başından başla
                                    


Balıkların sayısı 3 ile sınırlı olsa da onların boyları bitmek tükenmek bilmeyen olgun Yeşim Su Yosunlarının besleyiciliğiyle 1 metreyi aşmışlardı. Artık her biri yetişkinliğe girmişti ve beyaz pulları yerlerini soluk gümüş pullara bırakmışlardı. Soluk gümüş renkli pullar zamanla parlak gümüş bir renge bürünecek ve sonrasında balıkların vücutlarından dökülecek yerini soluk gümüş pullar alacaktı.


O dökülen pullar Sazan Özü olarak adlandırılan eşsiz vücut güçlendirme kaynağından başka bir şey değildi. Orkun ayrıca balıkların birinin boynuz gibi görünen çıkıntısının üzerindeki kırmızılıktan dişi olduğunu anlamıştı.


Sattığı 100,000 Kızıl Aşk Muzu dışında elinde birkaç bin tane kalmıştı. Onların özlerini çıkarmış ve havuzun içine atmıştı.


Bıyıklı Ejder Sazanı balıkları çok az yavru yapan canlılardı. Bunun nedeni cinsel aktivitelerinin az olmasıydı. Orkun’un havuza attığı Kızıl Aşk Muzu özleri onların cinsel aktivitelerini arttıracak, kısa süre içinde birçok yavru Bıyıklı Ejder Sazanı sahibi olacaktı.


Kapıların mazgalları çok küçük olduğu için hiçbir yavrunun dışarı gitmesi, ya da yavruları yemek için balıkların gelme ihtimali yoktu.     


1 aylık süreçte herkes yoğun eğitim ve antrenman temposuna uyum sağlamıştı. Vücutları yaşıtlarının ötesinde gelişen çocuklar artık koruma olarak görülebilecek kıvama gelmişlerdi. Yetişimleri artmamış olsa da kendi seviyelerinde zirve yetenekler olarak görülecek kıvama gelmişlerdi.


Petek ve Aycan ise mevcut yetişimlerini zirveye ulaştırmak için uğraşıyorlardı.


Orkun’un yetişimi ilerleme göstermemişti ki mevcut seviyesinde ilerleme göstermesi için en az 1 yıl çalışması gerekiyordu. Ancak sahip olduğu kaynaklarla istediği an bir sonraki seviyeye ulaşabilirdi.


Orkun son günlerde farklı bir uğraş bulmuştu. Astları için Hisar Şehrindeki büyülü dünyadan topladığı cevherler ile Sonsuz Fare Cehennemi Bölgesinde bulduğu büyülü dünyadan aldığı cevherlerle birlikte silah yapmaya başlamıştı.


Elindeki düşük kalitedeki cevherleri arıtıp saf metalleri açığa çıkarıyor, daha sonra ise kılıç yapma antrenmanlarına başlıyordu.


Kılıç yapımı için bol miktarda ruhsal enerji harcıyor olsa da gün geçtikçe yaptığı kılıçlar daha da kaliteli oluyorlardı.


İlk zamanlarda her bir kılıcı dövmek için birkaç yüz çekiç vuruşu yaptırırken artık en az 1,000 vuruş yaptırıyordu. Kılıcı ne kadar çok döverse o kadar kaliteli, güçlü ve keskin oluyordu.


Kozmik Fırın tüm işleri onun kontrolünde yapıyordu ve o sadece bu işler için ruhsal enerji harcıyordu.


Silah yapımı için sürekli ruhsal enerji harcaması ve vücudunun sürekli ruhsal enerji sirkülasyonuna maruz kalması hem vücudunu hem de meridyenlerini güçlendiriyordu.


Sonunda yeterli deneyime sahip olduğu konusunda karar verdiğinde astları için ilk kılıç yapımına başladı.


Kozmik Fırın onun ruhsal enerjisini sömürürken kılıç yapma aşamaları başladı. Son aşama olan dövme aşaması geldiğinde Orkun rahatladı. En basit ama en uzun aşamaya gelmişti.


100 vuruş!


289 vuruş!


520 vuruş!


782 vuruş!


998 vuruş!


999 vuruş!


1000 vuruş!


Çekiç 1000 vuruşu da yaptığında Orkun yeterli olduğuna karar verdi. Yapılan kılıç elinde belirdi ve onu kontrol etmeye başladı.


Kılıcı yapmak için 20 kilogram saf cevher kullanmıştı. Kılıç koyu turuncu renk ile açık kırmızı renk arasında bir renge sahipti. 1 metre uzunluğunda olan gövdesi sinek kanadı kadar ince olmasa da çoğu kılıçtan ince olduğu belliydi.


Kılıcın kabzası henüz yoktu ama Orkun kabza için gerekli materyalleri hazırlamıştı. Ruhsal enerjisi tükendiği için kabzayı daha sonra yapacaktı.


Artık astları için ilk kılıcı yaptığından dolayı biraz rahatlamıştı. Diğer kılıçlar için bir prototip kılıca sahipti.


Şimdi astlarının yapması gereken onun emeğinin karşılığını vermekti. Onlar da güçlenecek, bu kılıçları taşımaya layık korumalar olacaklardı.     
          


[Tamamlandı] Çılgın Mucidin Kozmik Fırını Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin