healing | yeonjun + huening kai ✔

on altı; huening kai.

Uyanıyorum.

Başım ağrıyor.

Vücudum uyuşmuş.

Neredeyim?

Bu Soobin'in benim için kiraladığı daire değil.

Sonra.

Ah.

Muazzam bir koku duyularımı dolduruyor.

Ah, hayır.

Ben...

"Yeonjun?"

Geri dönüş yok.

Ama buranın Yeonjun'un evi olduğundan son derece eminim.

Kokusunu çok iyi biliyorum.

"Yeonjun?"

Önümdeki kapı açılıyor.

Ve o burada.

Üniforma üstüne önlük giymiş.

"Günaydın, Hyuka."

Ardından kapıyı kapatıyor, yanıma adımlıyor.

"Buradan ayrılacağım..."

Güzel gözleri saatine kayıyor.

"...bir saat içinde. Soobin birazdan burada olacak. Kahvaltı hazırla-"

"Gitme..."

Bana baktı, gülümsemesi hâlâ bozulmamıştı.

"Benim... Benim gitmeden önce biraz zamanım var. Konuşabilir-"

"Kal."

Ayağa kalkmaya çalışıyorum.

Biraz tökezliyorum.

Dizlerim zayıf.

Yanıma koştu, kolunu omuzlarıma doladı.

"Bence önce akşamdan kalmanı tedavi etmeliyiz."

İç çekti.

"B-ben sana bir şey söylemek istiyorum."

Uzanmama yardım etmeye devam etti.

"Evet?"

"Ben... Kendimi pek iyi anlatamadım."

Bakışları titremiyordu, sanki kaybolursa ben de kaybolacakmışım gibi.

"Anlıyorum."

"Düşüncelerini duyabiliyorum."

Kaşlarını çattı.

"Ben de yapabilirim."

"Hayır. Yani... Ah, tamam. Ama birinin aurasını hissedebiliyorum, duyguları.

Şaşırmış gibi baktı.

"Ne demek istiyorsun?"

"Bu doğal olmayan yeteneklere sahibim ve bu yüzden herkesten uzak durdum ve..."

"Ve?"

"Ve, şey, senden uzaklaştım. Korktum çünkü sen de benim düşüncelerimi duyabiliyordun."

"Yani bahsettiğin olumsuz etkiler bunlar mıydı?"

Rahatladı.

Rahatlamış hissediyor?

Neden?

"Evet... Babam bunun yüzünden benden nefret etti."

Şaşırdı.

Etrafındaki şaşkın aura her şeyi söylüyordu.

"Normal olmayan bir çocuk dünyaya getirdiği için annemi suçlardı."

Eli belime uzandı ve sırtımı sıvazladı.

Şaşırtıcı derecede yumuşak hissettirdi.

Çok yumuşak.

"Seni temin ederim ki, duyduğum tek kişi sensin."

"Aramızdaki bu bağlantı ne? Daha önce bu etkiyi yaratan başka kimseyle tanışmadım. Soobin hyung bana yakındı ve yine de...bu ne?"

Dudakları iki yana kıvrılıyor.

"Tam olarak bu. Bir bağlantı."

Sözlerini anlamayarak ona baktım.

"Bağlantımız."

Ꮺ

aramızdaki bağ diyo yani 🤕💗