Kabine doğru ilerlemiş suyu ayarlamaya başlamıştım. Ardından ise sıcak suyun bedenimle bütünleşmesini sağlayarak rahatlamaya çalışmıştım. Birden kapıdan gelen sesle irkilmiş sağıma soluma bakmaya başlamıştım. Birşey görememenin verdiği his ve gardiyanın dışarda oluşunun güvenliğiyle rahatlamış tekrardan kendimi sıcak suyun bedenimde süzülmesine bırakmıştım.

Aklıma biraz önceki Seungmin gelirken gerilmeden edememiştim. Onun yerine üzülmüştüm ama bir o kadarda kendimi mutlu hissediyordum. O ölmüştü evet ürkütücü bir durumdu ama başkası olsa daha çok üzülürdüm sabah yaşadığım şeyden dolayı mı bilmem ama o kadarda üzülmemiştim. Ama yinede gerçekten ürkütücü bir olaydı üzülmeden edememiştim. Dugularımın karmaşıklığını yaşarken gözlerimi kapatmış morluklarla kaplı olan bedenimi okşamaya başlamıştım. Tahmin ettiğim gibi sabah ki kızarıkların yerini morluklar doldurmuş vücudumu adeta tuval gibi kullanmışlardı.

Sıcak suyun buharlaşmasıyla ellerimi duvarıya yaslamış kafamı aşağı eğerek derin bir iç çekmiştim. Sular sırtımdan kalçama doğru akmaya başlarken ensemde hissettiğim nefesle irkilmiş arkaya dönmek için yeltenmiştim. Birden ellerimden tutularak duvarıya yüz üstü yaslanılmamla arkama dönememiş, olduğum poziyonda çırpınmaya başlamıştım. Ensemde hissettiğim bir diğer nefesle gerilirken şu anda çıplak olmam ve tanımadığım biriyle bu poziyonda olmam oldukça gerilmeme ve korkmama neden olmuştu.

"Gardiyan! Yardım et!"

Arkamdaki beden bağırışlarımı ve feryatlarımı engellemek için bir hamlede bulunmazken yutkunmuş kafamı arkaya döndermek için hamlede bulunmuştum ama sıcak sudan dolayı buharlaşan banyo yüzünden göremediğim yüz canımı sıkmıştı. Bu sefer omuzumda bir nefes hissederken konuşmuş

"Kimsin sen?!"diyerek panik ve korkuyla sormuştum. Arkamdaki tanımadığım adamdan ses çıkmazken bedenimden uzaklaşmış araya sıcak suyun girmesine izin vermişti. Kalçama ve sırtıma değen sıcak suyla irkilirken tekrardan konuşmuş

"Bırak beni!!"diyerek çırpınmıştım. Ellerimden tutuşu bir an olsun gevşemezken kendimi büyük iri el tarafından kelepçelenmiş hissetmiştim. Kulağımda hissettiğim nefesle istemsiz belimi bükerken boşta kalan eliyle belimi tutuşu karşısında iyice gerilmiştim.

"Korkma küçüğüm"

Duyduğum kalın erkeksi ve bir o kadar hoş ses tonu karşında titrerken gözlerimi kapatmış yutkunmuştum. Birden saçlarımda hissettiğim burunla gözlerim benden habersiz açılırken tekrardan çırpınmaya başlamıştım. Korkuyordum...

"B-bırak beni seni piç herif!"

Kulağıma gelen sırıtma sesi ve sıkılaşan eliyle bileklerim acımış ağzımdan küçük bir inleme çıkmıştı.

"Acıyor..."dediğim şeyle eli gevşerken ensemde hissettiğim nefes alışverişler karşında birşey yapmamış sadece bir sonraki hamlesini beklemeye başlamıştım.

"Benden korkma küçüğüm sana zarar vermem..."

Fısıltıyla söylediği şey bana hiç iyi gelmezken belimdeki tutuşu sıklaşmış göğüsüne değen sırtımla onunda çıplak olduğunu çok geçmeden anlamıştım.

"N-ne yapıyorsun?"dediğim şey karşında birşey demezken saçlarımda burnunu dolaştırmaya başlamış sıcak suyun verdiği hislede iyice mayıştırmıştı.

"Doktor..."demiş söylediği şeyi tamamlamasını beklerken kulağımın arkasında oluşan nefes ve baskıyla titremiş kafamı aşağı eğerek ondan uzaklaşmıştım.

"Senin üzerinde benim yaptığım izler harici hiçbir iz istemiyorum..."

Dediği şey ve belimi okşayan elle titrerken etkilenmemek için gözlerimi sıkıca kapatmış konuşmuştum.

TİGER LEE -MinSung-Where stories live. Discover now