4//Arkadaş

1.6K 73 20
                                    

|Düzenlendi|

Lara*

Bir hafta geçmişti ancak hâlâ tamamen okula alıştığım söylenemezdi. Genel olarak pek fazla kişiyle konuşmuyor, kendi halimde takılıyordum. Kulaklıklarım her zamanki gibi tek arkadaşlarımdı.

Okulun ilk günü -sırf göz boyamak için olduğundan eminim- gelip bana laf atan kız bir daha böyle bir girişimde bulunmamıştı. Sadece beni gördüğünde veya yanımdan geçerken ya göz deviriyor, ya da tip tip bakıyordu. Aldırmıyordum. Ona söylediğim yalanlar etkili olmuş olmalıydı.

Benim ne işim olurdu karateyle, boksla? Hatta pek fazla bilgim de yoktu. Ölümüne sallamıştım.

Yine dün gece Marsis'e gitmem sebebiyle başım ağrıyordu. Buna bir çözüm bulmalıydım. Okul yokken kolaydı fakat, okul varken çok zorluyordu. Ah, şu bardan da bir kurtulabilseydim.

Kalktım ve acele etmeden üzerimi giyindim. Alarmimi kapatmamın üzerinden ne kadar geçtiğini bilmiyordum ama tuhaf bir şekilde fazlasıyla rahat davranıyordum. Sanki zaman akıp gitmiyormuş gibi.

Tamamen hazır olduğumda, bileğimdeki izlere baktım. Az da olsa belli oluyorlardı. Açıkta kalmasınlar diye düşünerek bilekliklerle üzerini kamufle ettim.

Okula doğru yola çıktığımda saate bakmayı akıl edebilmiştim. Tanrım, tam yirmi dakika geç kalmıştım!

Bir de üzerine yolda geçecek olan süreyi katarsak yarım saat geç girecektim, ki ders zaten kırk dakikaydı.

İşin kötü yanı ise, bu hafta-ilk gün hariç- her gün geç kalmıştım. Benim derdim neydi? Öğretmen yeni olduğum için bundan önceki üç seferde laf atmamıştı. Ama bu sefer o kadar şanslı olabileceğimi sanmıyorum.

Okulun kapısından girdiğimde, hâlâ niye rahat davranıyor olmamı ben bile anlayamamıştım. Kendi kendimi ikaz ediyor, daha sonra yine kendim buna uymuyordum.

Tamamen delirdim.

Kapıyı çalıp içeriden 'gel!' sesini bekledim. Otuz saniye boyunca ses gelmeyince duymamışımdır diyerek sınıfa girdim.

"Geç ka-"

"Bu kaçıncı özür kızım? " Gözlüklerini burun ucuna indirip iyice sinir bozucu bir görünüm kazandı. Bu hocayı zaten sevmiyordum, üstüne bir de onun dersine geç kalmıştım.

"Biliyorum, ben sade-"

"Yeter, açıklama falan istemiyorum. Senin zırvalıklarını dinlemekten bıktım. "

Bu kadar kaba olmak zorunda mıydı?  Oysa ona karşı hiçbir şey yapmamıştım.

"Hocam, ben-" Sözümü yine kesmesiyle o iğrenç saçlarını yolmak istedim.

"Bak, beni iyi dinle. Burası senin geldiğin özel okullara benzemez. Ve eğer burada okuyacaksan uyum sağlamak zorundasın. "

"Farkındayım. " Olduğum yerde dikleşerek cevap verdim. Bu kadar nazik olma çabası yeterdi. Öğretmen olabilirdi ama, yerini de bilmeliydi. Bana böyle davranamazdı.

"O zaman ona göre davran."

"Davranıyorum." Yine dik bir şekilde cevap verdim. Sinirlerime hakim olmaya çalışıyordum ama bu kadın da fazla zorluyordu.

"Geç! " Azarlarcasına bağırarak önüne döndü.  Dönerken kendi kendine mırıldanmıştı. Duymadığımı sanıyordu ama duymuştum. Belki de zaten duymam için yapmıştı. "Zengin ve şımarık bir kızdan fazlası değil. "

İşte işler o zaman çığırından çıktı.  Ona dönüp içimdeki siniri dışarı kusarcasına bağırdım. "Ben şımarık birisi değilim! "

PSİKOLOGHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin