Bölüm 7

27 6 18
                                    

O gün normal insanların uyandıkları saatlerde uyanmamıştık. Uyandığımızda günün yarısı bitmişti neredeyse. Derin ҆ e verdiğim kahvaltı sözüyse şu anlık yatmış gibi görünüyordu. Anıl Berk ҆ le Derin ҆ i uyandırdıktan sonra beni Derin ҆ in yanında uyumam konusunda Berki ҆ de oturma odasında uyuması konusunda uzunca bir nutuk çektikten sonra anca uyuyabilmiştik.

"Saat kaç olmuş böyle ya?" dedim yataktan kalkıp elimi yüzümü yıkamaya giderken.

"Saat çok oldu kızım çok." Dedi bir ses kimin söylediği anlamamıştım bu yüzden umursamadan elimi yüzümü yıkadım ardından mutfağa gidip su içtim. Oturma odasının önünden geçtiğimde geri dönüp tekrar bakmak zorunda kaldım çünkü gözlerime inanamamıştım.

"Ayçin!" diyerek boynuna sarıldım arkadaşımın. Fransa ҆ da bulunduğum sürece boyunca sadece onunla konuşuyordum. Yüz yüze görüşemediğimizden özlemiştim doğal olarak.

"Çok özledim seni." Dedi kollarımın arasındayken. Uzun süren sarılma faslından sonra konuşmaya başladık tabi Derin bana hala tripli olduğundan ters cevaplar veriyordu.

Ayçin gittikten sonra Derin ҆ le evde sadece ikimiz kalmıştık. Anıl ve Berk işleri olduğundan birkaç saat önce çıkmışlar.

"Derin yapma artık şöyle." Dedim dudak bükerek.

"Kızım sen sadece Anıl ҆ ı terk ettiğini mi sanıyordun giderken?" dedi.

"Bir bakıma ama amacım terk etmek falan değildi. Her şey sizin iyiliğiniz içindi."

"Senin bize bir kötülüğün dokunmadı Sude."

"Dokunacaktı ama."

"Açık konuş, benim de bilmeye hakkım var."

"Derin bak ama bu-" cümlemi tamamlama fırsat vermeden konuştu.

"Sude anlat dedim. Seni bizden uzaklaştıran sebebi gerçekten merak ediyorum. Ben seni kardeşimden ayrı tutmadım hiçbir zaman senin için de eğer böyleyse anlat artık şunu." Derin benim kardeşim gibi değildi kardeşimdi. Ondan bir şey saklamaya kalksam dahi araştırır bulurdu ve bu konuyu araştırıp bulursa her şey daha kötü olabilirdi. Ben de önce davranarak anlattım her şeyi yeri geldi şaşırdı, yeri geldi öfkelendi ama bana hiç kızmadı.

"Neden bize anlatmadın? Belki başka bir yol bulurduk ilk tercihin başka ülkeye gitmek olmamalıydı ve senin suçunun olmadığı bir olayda bu kadar fedakarlık yapmış olman...kendi adıma özür dilerim. Yeteri kadar yanında olamadığım için." Dedi en sonunda.

"Saçmalama özür dilemen gereken bir durum yok, hiç olmadı da. Siz bana aile oldunuz ötesi mi var?"

"Gerçekten böyle mi düşünüyorsun? Çocukluğumuzdan beri beraberiz yani bilmiyorum bizim yanımızdayken evini hiç özlediğin oldu mu?" diye çekinerek sormuştu.

"Ben kendi evimde olduğum günleri hatırlamıyorum ki. Çok küçük yaşta evimden oldum ben ev duygusunu sizinle o konakta öğrendim, hissettim. Gece uyanıp korktuğumda Kadriye Ninenin yanına gittiğimde ya da sessiz sessiz ağlamamı duyup yanımda beni göğsünde uyutan Sıla Anneden anladım anneliği. Okuldakiler babalarıyla neler yaptığından bahsettiğinde sizin ben üzülmeyeyim diye Mesut Amcaya bir şeyler yapmamız için ısrar ettiğinizde ya da akşamları hepinize bir şeyler alıp bana da almayı ihmal etmeyen Kadir Amcadan ya da her daim ellerini sırtımda hissettiğim Çınar Dededen anladım babalığı. Senden, Deren ҆ den gördüm gördüm kardeşliğin kutsal bağını. Anıl ҆ dan gördüm aşkı, hayatın farklı bir bakışını, acıyı, fedakarlığı. O yüzden benim evim de ailem de sizsiniz." Dediğimde gözleri dolmuştu ve kendini tutamayıp sarıldı bana.

KIRIK AYNAWhere stories live. Discover now