BLACKFORD AKADEMİSİ

4. Bölüm

Kylie bu iki gün içerisinde Blackford'un her yerini gezdi. Blackford çalışanlarını da yavaş yavaş tanımaya başladı. Penelope ile iyi anlaşmıştı. Aslında Penelope herkes ile iyi anlaşırdı. İnsanların kendini iyi hissetmesi için çaba sarf eden temiz yürekli bir kadındı. İşini her zaman dikkatle yapar patronlarından överek bahsederdi. Personel sorumlusu olan Gerry ile tamamen farklı kişilere sahiplerdi. Bu ikisinin dışında Blackford'ta temizlik görevlileri, güvenlik personelleri , aşçılar ve diğer işler için bir çok insan bulunuyordu. Fakat hepsi de işlerini hızla ve özenle bitirip ortadan kayboluyordu. Bu Bay Lucas'ın emirlerinden biri. Bay Lucas'ın pek insan canlısı olduğu söylenemez fakat kimse ile bir problemi de yoktu. Problem çıkaran olursa da onun Blackford'ta kalmasına müsaade etmezdi.

Sabahın erken saatlerinde Blackford'ta büyük bir kalabalık vardı. Yaşadığı heyecan ile yerinde duramayanlar , durmadan konuşanlar, kahkahaya boğulanlar... Kylie uzun süre yatakhanenin penceresinden bu kalabalığı gözlemledi. Daha sonra aşağı inme kararı aldı. Öğrenciler, Akademinin girişindeki panoya aslılanları okuyordu. Kylie panoda hangi ders için hangi derslikte olması gerektiği gibi bilgileri öğrenip ilk dersinin işleneceği sınıfa geçti. Sınıf oldukça büyüktü , yaklaşık 100 öğrenciyi rahatlıkla alabilecek bir kapasiteye sahipti.

Kylie içeri girdiğinde bir çok öğrenci gurup halinde oturmuş sohbet ediyordu. Kylie'nin içeri girmesi ile herkes ona baktı. Genç kızın Ela renkli, parlak gözleri her zaman biraz yaşlı görünüyordu. Kestane reninde, kısa ve dalgalı saçlarının bir kısmı yüzüne dağılıyor bazen kullaklarının arkasına sıkıştırıyordu . Yanakları çok az kızarmış ve küçük kırmızı dudakları ile orantılıydı. Önce hızlıca sınıftakilere baktı. Bazılarının bakışları yumuşak ve kısa iken bazıları uzun ve sert bakışlar atıyordu. Bu bakışların Kylie için hiç bir önemi yoktu. İkinci sırada oturup beklemeye koyuldu.

Bir kaç dakika sonra sınıfa daha fazla kişi girdi. Biraz sonra da Genç bir kadın içeriye girdi. Onun içeriye girmesi ile sesler kesilip yerini fısıltılara bıraktı.

- Merhaba.

Sınıf kısık sesle karşılık verdi.

- Ben Grace Lawson. Gözlem derslerini birlikte işleyeceğiz.

Genç Kadının ilk göze çarpan özelliği çok zayıf olmasıydı.Uzun siyah saçları, küçük siyah gözleri vardı. Sempatik bir görünümü vardı.Gülümsemesi ile etrafa neşe saçıyordu. Herkes onu heyecan ile dinler , ne hakkında konuşursa konuşsun sıkılmazlardı. Öğrencileri iyice inceleyip tekrar konuşmaya başladı.

- Bu dersimizi, ders hakkındaki bilgilendirmelere ayıracağım. Önümüzdeki diğer derslere ise çok güzel şeyler yapmayı planlıyorum. Umarım sizlerinde Gözlem merakınız vardır. Çok güzel bir dönem bizleri bekliyor.

Bayan Grace konuşması sürdürürken Kylie onu dikkatle dinliyordu. Hemen çaprazında birinin onu izlediğini fark edip kafasını çevirdi. Herkesin Bayan Grace'i dinlediğini görüp tekrar önüne döndü.

Desr bitince öğrenciler kopuk kopuk dışarıya çıktı. Kylie yerinden hiç kalkmadı. Biraz sonra kalkmaya karar verince yanına sarı saçlı mavi gözlü bir kız oturdu.

- Merhaba. Ben Scarlett.
Kylie, Scarlett'ın uzattığı eli sıkıp gülümsedi.

- Bende Kylie.

- Tanıştığıma memnun oldum Kylie. Dışarı çıkalım mı?
-Olur.

Birlikte uzun koridordan geçip kartal heykelinin önünde durdular.

- Seni biraz çekingen gördüm Kylie.
Kylie tam konuşmaya başladı ki biri Scarlett' a seslendi. Bu sesin sahibi giderek yakınlaştı.

- Stephen, sen ha ... Nerelerdeydin?

- Ancak gelebildim. Çok şey kaçırmadım ya ?

- Nerdeyse hiçbir şey kaçırmadın.
Kylie'ye döndü.

- Kylie , bu Stephen

Stephen Kylie'ye elini uzattı. Kylie onun elini sıkarken bütün vücudu içten içe titredi. Blackford'ta ilk kez heyecan duyduğu bir an yaşamıştı.

- Stephen gelmeden önce bir şey diyordun Kylie.

- Aa evet... Çekingen olmadığımı söyleyecektim. Sadece bazı şeyler canımı sıkıyor. Duygularımı dışarı vurmamama konusunda oldukça başarısızım.

Kylie bunu söylediğine pişman olmuştu fakat geri dönüşü olmadığı için düşüncesini açıklamaya koyuldu.

-Bana garip gelen şeyler var örneğin Savaş her yeri yakıp kavurmaya devam ediyorken buradakiler her şey normalmiş gibi davranıyor.

Stephen karşılık verdi.
- Evet ama senin düşündüğünün aksine olsak bile bunun kimseye bir yararı olmayacaktır bizi ayakta tutacak olan şey eğitim. Kendi sorumluluklarımızı yerine getirmeliyiz. Ancak bu şekilde ülkemiz için faydalı oluruz. Ne de olsa hayat hala devam ediyor. Öyle değil mi?
- Evet, öyle

Kylie utandı. Söylediği şey en başta ona mantıklı gelirken şu an aptalca geliyordu.

Scarlett ortamın gerginleşmesine müsade etmedi.

- Bence her ikinizin de haklı olduğu taraflar var. Her neyse , birazdan ders başlayacak. İçeriye girelim.