12.Bölüm

1.3K 56 38
                                    

"Abi?"

"Oğlum?"

Semih aniden üstümden kalkınca bende hızla kalktım yerden. O neydi lan öyle!

Hâlâ kapıda dikilip, bize bakan Tülay Hanım ve Hande'ye utançla baktım. Rezil olmuştuk rezil. Semih'e bakamadım bile. Hızla çıktı ahırdan. Tülay hanım da bana hafifçe gülümseyip o da Semih'in arkasından çıktı. Yemin ediyorum yüzüm yanıyor utançtan.

Hande sırıtarak bana baktı ve elindeki biberonu buzağıya doğru uzattı. Göz ucuyla ona bakıp bende hızla çıktım ordan.

Ben hâlâ kendime gelemedim. Ne yaptınız lan siz. Vur dedik öldürdün.

Hande de arkamdan çıkınca yanımda durdu. "Şimdi bir şey olmamış gibi geçelim içeri. Hadi." Ona baktım dalga mı geçiyor diye ama gayet normaldi. Koluma girdi ve birlikte oturduğumuz yere geçtik. Semih kollarını bükmüş ona doğru eğilmişti. Tülay hanım da oğluna bakıyordu. Bir an önce burdan çıkmam lazımdı.

"Gel kızım otur şöyle." Tülay hanımın sesiyle Semih de göz ucuyla bana baktı ve eski pozisyonuna geri döndü. "Tülay hanım ben gitsem iyi olur. Hem geç oldu hem de yarın iş var." Anlayışla gülümsedi.

"Tek gitme bu saatte Semih seni bıraksın. Issız oluyor buralar." Gergin bir şekilde elim enseme gitti. " Ben götüreyim anne. Zaten gidecektim. İşlerim vardı. Alin'i de bırakayım." Annesine kaş göz yapınca Tülay hanım kabul etti. Babası da ayağa kalkıp yanıma gelince el sıkıştık.

"Çok memnun oldum kızım. Yine bekleriz." Gülümsedim. "Biz de bekleriz efendim. Bende çok memnun oldum." Tülay hanım da yanıma gelince sarıldı. "Herşey için teşekkür ederim. Yemekler de çok güzeldi elinize sağlık." Tülay hanım da gülümseyince Semih ayağa kalktı. Yüzüme bakmadan elini uzattı.

Gergin bir şekilde bende elimi uzattım. "Görüşürüz." diyince elimi ayırdım. "Dikkatli gidin Hande." diye kardeşini de uyarınca Hande'yle birlikte evden çıktık. Arabaya binince derin nefes aldım. Hande de binince kemerlerimizi taktık.

Hande'den de benden de çıt çıkmıyordu. Arabada sadece kısık sesle çalan şarkı vardı. "Abimle sevgili misiniz?" Hande'nin sorusuyla şok içinde baktım ona. "Hayır canım ne alakası var. Ne sevgili olacağım onunla. Nerden çıktı bu?" Hande gülerek yola baktı. "Valla biz içeri girdiğimizde hiç öyle durmuyordu da ondan. Şimdi abime sorsam bana bir şey anlatmaz o yüzden sordum."

"Aramızda hiçbir şey yok. Bizi gördüğünüz anı tamamen yanlış anlamışsın. Yanlışlıkla oldu yani. Öyle ben düşünce abine tutunayım dedim o da dengesini kaybedince öyle şey olduk."

Hande imalı imalı baktı. "Ay siz nasıl tanıştınız merak ettim. Abim cidden bir şey anlatmıyor."

Bebeğim biraz daha abisinden bahsederse bizim gariban kalpten gidecek haberi yok.

Kes!

"Maçta tanıştık. Yani tanıştık derken o suratıma top attı sonra ben de yorumlarda sövünce abin özür mesajı attı öyle tanıştık. Çalıştığım hukuk bürosunun sahibi abinin avukatı ve birkaç iş için bir araya gelmek zorunda kalmıştık. Yoksa abinden nefret ediyorum kendisi de biliyor."

"Vardır onun öyle öküzlükleri. Ama özür dilemiş en azından öyle düşün. Ya abim öyle biri ki burnu düşse eğilip almaz öyle biri yani. Şu sıralar öyle değil ama hayırlısı."

"Sus Hande sus ima ettiğin şeylerin gerçek olma ihtimali bile yok. Ben asla bir Galatasaray'lıyla olamam."

"Tabi canım onu bugün gördük de neyseee hadi kapattık konuyu."

Beşin YedisiWhere stories live. Discover now