Chapter; Seven

487 60 63
                                    


Bunu yapmamalıydım

Ops! Esta imagem não segue nossas diretrizes de conteúdo. Para continuar a publicação, tente removê-la ou carregar outra.

Bunu yapmamalıydım. Bunu kesinlikle ve kesinlikle yapmamalıydım.

"Araki, iyi misin?" Shindo kulağıma fısıldadığında sinirle ona fısıldadım, "İyi mi görünüyorum!?"

"Hayır. Sadece kontrol ediyordum."

Bu sözlerinden sonra kıkırdadı ve önündeki içeceği yudumladı. Dünden beri beni ne kadar çok arkadaşlarıyla tanıştırmak istediğini anlatıyordu. En sonunda sussun diye kabul etmiştim. Ve şuan ciddi manada arkadaş ortamındaydım.

"Ee, Araki. Sen neler yapıyorsun? Günlerin nasıl geçiyor?" Mor saçlı, gotik giyim tarzlı kız sorduğunda başımı kaldırdım.

Günlerim çoğu zaman monoton geçerdi. Okula gider, okulun işlerine koşuşturur eve gelir evin işlerine koşuşturur dururdum. Annemle babamın kavgalarını yatıştırır kardeşlerimin karnını doyurur Yuki'nin göz yaşlarını silerdim. Sonra da geceleri ders çalışır, altı yedi saatlik uyku çekerdim.

Bunların hiçbirini anlatamayacağımı bildiğimden dudaklarımı büzdüm. "Çok da bir şey yapmıyorum. Okul ev, geçiyor işte. Sen neler yapıyorsun... Sey-" "Jirou." "Jirou-san."

Gülümsedi. Onun da benim gibi sosyallikle arası pek yok gibiydi fakat ortamdaki ağır havayı dağıtmaya çalışıyordu.

"Ben geçen sene mezun oldum liseden. Bu sene de mezuna kaldım. Sabahları çalışıyorum, daha sonra bizimkilerle takılıyoruz. Tabii saat iki gibi anca eve varıyorum. Odan sonra da ders çalışıyorum." gülümsedim. Onlarla iken oldukça eğleniyor gibiydi. "Shindo derslerinin çok iyi olduğunu söyledi, okul birincisiymişsin. Bir ara beraber çalışalım mı? Ders konusunda o kadar iyi değilim ve yardımın gerçekten çok hoş olur."

Yüzündeki masum gülümsemesine hayır diyemiyordu ki insan. Üzerimde zaten çok sorumluluk vardı, bir de bu ekstra olacaktı fakat hayır diyemezdim ya? "Olur Jirou-san. Memnuniyetle yardım ederim."

"Jirou demen yeterli."

Karşılıklı birbirmize gülümsediğimizde Shindo'nun yüzünü astığını fark ettim. Dudaklarını büzmüş kollarını bağlamıştı.

"Shindo, sorun ne?" dediğimde daha çok dudaklarını büzdü. "İyi anlaşıyorsunuz," dedi.

Jirou koca bir kahkaha attı. "Şu küçük kıskanç çocuk yok mu..."

Shindo bana döndü. Omuzlarımı tuttu. Gözlerini gözlerime sabitledi ve üzerime eğildi. Kendimi geriye çektim. "Çok yakınsın."

"Beni daha çok seveceksin. Tamam mı? Beni daha çok seveceksin!"

Omzumdan tutup beni sarsmaya başlayınca başım dönmeye başladı. "Shindo!" dedim onu durdurmak için. O ise daha çok sarstı beni. "Bırak kızı, kusturacaksın Portakal Kafa!"

Nothing Ever Last Forever Onde histórias criam vida. Descubra agora