Mazhar tebessüm ederek ayağa kalkıp kardeşinin kafasını karnına yasladı. Sapsarı saçlarını uzun uzun severek kendisini ittiren kıza aldırış etmeden yanağından öptü uzun uzun. Sonra kendi isteğiyle ayrılıp, masada duran telefonunu cebine yerleştirip kapıya yöneldi. Sırada ki kişi Ateşti. Tam kıza uzanacağı sırada atlayarak masanın altına kaçan kıza kahkaha attı. Belli ki küçük cadının kendisine alışması çok hemde baya çok uzun sürecekti.

"Öyle olsun güzelim, ben eninde sonunda o öpücüğü alırım." sandalyesindeki ceketi alarak, kapıya yöneldi. Babası çok beklemişti ve her an katliam yaratabilirdi. "Serkay, bizim cadı sana emanet hadi sizde gelin artık" arkasına bile bakmadan çıktı kapıdan. Onun ardından Barın ve Ekinde çıkmıştı. Serkay çatık kaşlarını kaldırıp indirdi, ardından masanın altına doğru bakarak kız kardeşine seslendi. "Tamam abim çık, gittiler." Serkayın şefkatli sesini duyan Dalya, kambur oturuşunu bozarak sürünerek çıktı masanın altından.

Üstünü silkeleyerek konuşan adama doğru döndü. Sesindeki şefkat ve huzur resmen adamın gözlerine yansımıştı. Bir süre ikiside konuşmadı, ya da Serkay kızı zorlamak istemedi.

"Sen, abi?" dedi Dalya merakla. Kendine engel olamamış, böyle sert adamların içinde böyle nahif bir adamın nasıl yaşadığını sorgulamıştı. Serkay başını kaldırarak gülümsedi. Gülüşünde bile huzur vardı adamın.

"Evet Dalya, ben senin üçüncü abinim. İsmim Serkay." dedi kendini tanıtarak adam. Dalyaya mesafeliydi, sıkmak ve kendinden uzaklaştırmak istemiyordu. "Tamam, Ben Dalya. Yedi yaş." dedi tekrar sandalyesine oturarak. Hemen yanında oturan adamın tatlı şeker kokusu rahatlatmıştı Dalyayı. İlk kez birisiyle -gerçekten ilk kez- böyle samimi ve normal konuşuyor olmanın verdiği gevşemeyle, daha çok soru sorası geldi adama.

"Sen yaş?" dedi merakla. Önüne düşen saçlarını eliyle geriye itekleyerek Serkayın cevap vermesini bekledi. "Yirmi beş, senden on dokuz yaş büyüğüm." dedi burnundan gülerek. Küçük kızın yanında kendini baba gibi hissediyordu. Yaşına göre fazla küçük duran kız, içindeki şefkati an be an dahada arttırıp gözlerine taşırıyordu.

"Beni eve götür, lütfen." dedi Dalya ağlamaklı sesiyle birden bire. Belki bu adam ona yardım ederdi, onu evine geri götürürdü. Serkay umutsuzca kıza baktı bir süre. "Dalya, bu mümkün değil. Biliyorum orayı çok özledin ama orası sana zarar veriyor küçüğüm. O kadının evinde kalman büyüdükçe seni mahveder. Yemin ederim burada sana kimsenin dokunmasına izin vermem, seni korurum." dedi elini kızın saçlarına uzatarak. Yavaşça sevip geri çekti elini. Küçük kız hıçkırarak indi sandalyeden, tüm umudu yok olmuştu. O kadını sevmiyordu elbet ama oraya alışmıştı. Buradaki insanlar onu korkutuyordu.

Hızla sandalyede kendisine doğru dönmüş adama sardı kollarını. Birine sarılmaya, güvende hissetmeye ihtiyacı vardı. Ve Serkay bunu çok başarılı bir şekilde yerine getiriyordu şimdiden. Kızı kucaklayarak, ayağa kalktı. Dalya başını Serkayın omuzuna gömerek kısık kısık ağladı uzun süre. Bu esnada Serkay asla durması için bir şey söylememiş, sırtını sıvazlayarak içini boşaltmasına yardımcı olmuştu.

Aradan geçen on-on beş dakika sonra susan Dalyanın düzene giren nefesleriyle omuzunda uyuyakaldığını anlamıştı. Sarsmadan odasına çıkartıp yatağına yatırdı usulca. Alnına bir buse kondurup, gülümsedi.

Baba olası geliyordu baktıkça. Öyle güzeldi ki, peri masalından fırlayıp gelmişti sanki. Uzun uzun izledi yıllardır ayrı olduğu kardeşini, tam yanına uzanacaktı ki, telefonun titreşimini hisseti. İyi ki sessize almıştı, kız kardeşi uyanabilirdi çünkü.

"Efendim?" dedi sessizce, kardeşinden uzaklaşıp dışarıya çıktı. Veterinerde yardımcısı arıyordu. Söylenenleri büyük bir ilgiyle dinleyip en sonunda "Tamam" diyerek merdivenleri inmeye başladı. Gözü Dalya için özel tuttukları Rus bakıcıyı arıyordu. Kadını mutfakta görünce yanına yaklaşıp seslendi. "Ben çıkıyorum evde kimse kalmadı, Dalya yukarıda benim odamda uyuyor. Ona çok dikkat edin, en ufak bir sorunda beni arayın lütfen. Kendisinden herhangi bir şikayet duyarsam bu sizin için hiç iyi olmaz. Anladığınızı umuyorum." kadın kafasını sallayarak, onayladı Serkayı.

KuzgunWhere stories live. Discover now