0.1

140 22 21
                                    

Söylentilere göre Mezopotamya bölgesinde gölde yaşayan; Derketo adında kadın yüzlü, balık gövdeli bir tanrıça vardır. Aşk ve güzellik tanrıçası olan Afrodit, Derketo'yu çok kıskandığından dolayı yüreğini ölümlü insanoğullarından bir çobanın aşkıyla tutuşturur. Haliyle bir yazgı olarak tanrıça Derketo, çoban ile evlenir ve bir kız çocuğu dünyaya getirir. Fakat zaman aktıkça Derketo tanrıça olarak bir ölümlü ile evlendiğini kendine yediremez ve kocasını öldürüp bebeğini dağbaşındaki kayalıklara bırakır. Kayalıklardaki öksüz bebeği ak güvercinler sahiplenir ve her gün bebeğe, ülke kralının mandırasından süt ve peynir aşırırlar. Kral, mandırasındaki eksilmeleri fark edince, hırsız güvercinlerin izini sürdürtür. Sonunda dağbaşındaki kayalıklara bırakılmış bebeği bulurlar ve adını "güvercinlerden gelen" anlamına gelen Seo Joo-Hyun koyarlar.

Seo Joo-Hyun gün geçtikçe güzelleşmiş ve Joseon Krallığının veliahtının dikkatini çekmiştir. Birbirlerinden etkilenen iki yürek, veliahtın tahta geçeceği gün evlenir ve üç kız çocuğu dünyaya getirir. Sonuncu çocuğunun doğumundan 9 ay sonra kral amansız bir hastalığa yakalanarak ölür. O günden sonra yönetim Seo Joo-Hyun'un eline geçer.

...

Kraliçe Seo Joo-Hyun'un ağaçhatmi çiçekleri ile süslediği krallıkta iki genç kız yaşamaktaydı. Bu kızların peşinden bir sürü genç beyefendi koşardı. Kimisi elinde bir buket inci çiçeği ile, kimisi evlilik vaatleri ile gelirdi kapılarına.

Esmer olan genç kız severdi beğenilmeyi. Ona gönlünü kaptırmış olan oğlanlar ile vakit geçirir, çiçeklerini, hediyelerini kabul ederdi ancak henüz aşkını tutuşturacak birini bulamamıştı. Yüzünün her bir detayı, normalde kusur sayılabilecek her şeyi, kusursuzdu. Keskin hatları vardı ve yoğun şekilde vanilya kokuyordu, bu onu daha çekici kılıyordu.

Diğer kız ise esmer olanın fazlasıyla zıddıydı. Sarışındı, daha zayıf ve narin gözüküyordu. Dalgalı parlak saçları, düz inen kâkülleri, kırmızı dudakları, beyaz teni, lilyum kokusu ile büyülüyordu insanları. O diğerinin aksine hiçbir teklifi, hediyeyi kabul etmez doğru kişi diye adlandırdığı aşkını beklerdi. Annesi bu durumdan hoşnut değildi pek ama kızına laf geçiremezdi.

Bu iki kızın evleri birbirlerine bitişikti. Ahşaplardan ve bloklardan yapılma evlerin bahçeleri ortaktı. Evlerini saran ağaçhatmileri gelenekseldi. Çoğu yaz gecesi iki kız için rüya gibi geçerdi. Bahçelerine serdikleri hasırlara oturur konudan konuya atlayarak geceyi gündüz ederlerdi.

...

"Jennie, sence Kraliçe Joo-Hyun hakkında söyledikleri doğru mudur?"

Sarışın kız sorduğu sorunun ardından gecenin geç saatleri olmasından ötürü kaynaklanan soğuktan irkilip, ince battaniyeyi omuzlarına atıp içine saklanarak esmer kızdan yanıt bekledi.

"Hangisi Lalisa? Bir sürü efsane var onun hakkında."

Keskin gözlerini izlediği yıldızlardan ayırıp sarışının ona gizlendiği battaniyenin arasından merakla bakan gözleriyle birleştirdi. Sarışın olan esmerin sorusuna soruyla yanıt vermesini yadırgamamıştı. 

"Kraliçenin de vücudu bir balık gibiymiş, doğru mudur?" 

Jennie bir kaç saniye ciddi olup olmadığını anlamak için sarışından gözlerini çekmedi, ciddi olduğunu anlayınca ise kahkahasını gizleyemedi. Sarışının ise sinirlerini bozmuştu genç kız. Sarıldığı battaniyeyi çekiştirip battaniyeden kurtulduğunda beklemeden esmerin üzerine sert sayılabilecek bir şekilde fırlatıp ayağa kalkmıştı. Esmer ise suratına gelen battaniyeyi yan tarafına koyarak yanıtladı sarışını.

"Lalisa, her duyduğuna inanmaman gerekiyor. O sadece bir efsaneydi."

Lalisa ise ona aldırış etmeden kollarını bağlayıp eve doğru yürüdü. Ahşap kapıyı ittirip içeri girdi, kapıyı kapatırken ise Jennie'ye bakarak konuştu.

"Sana iyi gülmeler, ben uyuyacağım." 

Dedi ve kapıyı kapattı. Esmer kız ise onun bu tavırlarına alışık olduğundan yargılamadı ve gözlerini kapanan kapıdan ayırıp ayağa kalktı ve kendi evinin kapısına ilerledi. Kapıyı ittirirken seslendi.

"İyi geceler!"


asla güvercinlerden gelen anlamını seo joohyun tasımıyo ama oyle dusunmemız gerekıyor 

vote yorum sımdıden tesekkurler 

saygılar


karadut, jenlisaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin