Bölüm 19

36.2K 1.4K 304
                                    

Karan'ın ağzından

Ada'ya yaptıklarımdan dolayı pişmandım ama o beni affetmek isyemiyordu ki haklıydıda biri benim kardeşimi alıp böyle yapsaydı o kişi  hayatta değildi şimdide karşısına geçmiş beni affetmesini bekliyorum.

Belki Ada'ya kendimi affettiremezdim ama ona yaptıklarımı telafi edebilirdim artık onun için ağlamak  ve üzülmek olmayacaktı.

Gözlerim yatakta uyuyan bedene kaydı o kadar güzel uyuyordu ki ona her baktığımda tekrar aşık oluyordum.

Arda ve Buse'nin ısrarları üzerine tedavi olmaya başladım .Bundan yıllar önce görüp aşık olduğum kadın kendisi beni bulmuştu ve bu sefer onu bırakmaya niyetim yoktu.

Ada'nın yanına yaklaşıp saçlarına öpücükler kondurdum ardından kokusunu içime çekip ondan uzaklaştım.

Gecenin zifiri karanlığında hiç korkmadan gezindim.Karanlıktan korkmamaya başladığımda 15 yaşındayım.

Karanlığın arasından geçip korumaların yanına gittim.

"Mert anlat"

"Abi teslimat gerçekleşti sıkıntı yok diğer silahlar da yarın teslimata çıkacak bide.."

"Bide ne Mert düzgün anlat şunu "

"..."

"O adamları bulun bana ölüsünü değil dirisini istiyorum"

Kafasını olumlu anlamda salladıktan sonra yanından uzaklaştım.Arabaya binip şuan ne olduğunu neden boş araziye götürüldüğünü bilmeyen kişinin yanına gittim.

Ada'nın ağzından

Açtığım gözlerimi tekrar kapattım sonra vazgeçip tekrar açtım.Şu son günlerde yaşadıklarımın verdiği ağırlık üzerine saatlerdir uyumama rağmen yorgun hissediyorum.

Yataktan kalkıp örtüyü düzelttim daha sonra üzerimi değiştirip salona doğru ilerledim.

Etrafta kimsenin olmaması işime gelmişti sonuçta onların yüzünü görmeyecektim.

Mutfağa gidip kendime tost yaptım biraz da çay yapıp karnımı doyurdum.

Salona geçip televizyon izlemeye karar verdim çekmeceyi açıp CD seçmeye başladım.Elime üzerinde benim ismim yazılı olan CD'yi aldım neyin nesiydi şimdi bu? Benim ismim ne alaka?

Merakıma yenik düşüp elimde tuttuğum CD'yi taktım ve izlemeye başladım.Ekranda arkası dönük biri belirdi önüne döndüğünde gördüğüm kişiyle ağzım açık kalmıştı.

Bu kişi bendim.Elimde kahvemle arkadaşlarımla bir şeyler konuşuyordum daha sonra gelen telefonla biriyle konuşup ordan ayrılmıştım daha sonra başka bir sahne belirdi.

Sahide banka oturmuş telefonumla oynuyordum tekrar başka bir sahneye geçti ve o sahnede bir kişi daha belirdi.

Ben yolda ilerlerken Karan'a çarpmıştım dönüp 'pardon' diyip uzaklaşmıştım.

Kapının önünden gelen sesle hızla CD'yi çıkarıp yerine başka bir CD koydum filmi ortalara alıp izliyormuş gibi yaptım.

"Ada Hanım"gelen yabancı ses ile bana seslenen kişiye baktım.Üzerinde takım elbise ve belinde de silah vardı büyük ihtimalle kapıdaki korumalardan biriydi.

"Yenge ben Mert Karan Beyin en iyi koruması"

"Buyrun bir şey mi oldu?"

"Yenge Karan Bey yemek yemenizi ve ilaçlarınızı içmenizi istedi "

"Ben bilmiyorum sanki yemek yemeyi"

"Karan Bey kesin talimat verdi lütfen yenge yoksa bana kızacak"

"Tamam tamam yiyecem"

"Bide"

"Bide ne Mert?"

"Karan Beyle tatile gidiceksiniz hazırlanmanızı istedi"

"Tamam sen çık"

Ada: Bu tatil neyin nesi?

Manyak: Tatile gidicez

Ada: Onu biliyorum be adam bana niye sormadın

Manyak: istemez misin?

Ada: Seninle olan hiçbir şeyi istemem

Manyak: Ada ben bir şeyleri düzeltmeye çalışıyorum ama sen ısrarla kavga etmeye çalışıyorsun

Ada: Ben düzelmesini istemiyorum senden kurtulmak istiyorum azcık gururun olsun be düş yakamdan

Ada: İstemiyorum seniiii

Ada: İs-te-mi-yo-rum

Manyak: Hazırlan yarın sabah yola çıkıcaz

Ada: Şuna bak ya heyyyy

Ada: Kime diyorum ben ya

Ada: Kıtsın sen kıt

Ada: Girmiyo o beynine

Ada: Gerçi oda var mı ki girsin

Manyak: Ada kelimelerine dikkat et

Ada: Etmiyorum ne yaparsın

Ada: Yine kolumu sıkıp morartır mısın?

Ada: O da olmadı öldürür müsün?

Ada: Aslında biliyor musun artık biri ölmesin diye yanında kalmama gerek yok zaten aile dediğim aile değilmiş

Manyak: Ada sen yazmadın bende okumadım sayıyorum şimdi hazırlan yarın tatile çıkacaz

Ada: Bence sen hazırlan git çünkü ben gelmiyorum bana uzak Allah'a yakın ol bu arada çok sıktın şu belgeleri imzalada bitsin şu iş

Ada:  beni aylarca mahkeme salonlarında uğraştırma

Manyak: SANA HAZIRLAN DEDİM

Ada: Ayy büyük harflerle yazdı çok korktummm

Ada: B-bana b-ir ş-şey y-yapma

Ada: Korkudan klavyem kekeliyor sjnsnsns

Manyak : Sen istedin ne yapalım

Ada: ?

Kapı hızla açıldı içeriye az önce kendini Mert diye tanıtan kişi ve yanında tanımadığım bir koruma daha geldi.

"Yenge zorluk çıkarma lütfen hadi gidelim Karan Bey bekliyor"dedi Mert

"O daha çok bekler şimdi siktir olun  gidin sizde"

"Yenge kusura bakma"

İkiside kollarımdan tutup beni zorla arabaya bindirdiler.

Arabada sessizce ilerlerken Mert"in hemen yanındaki koltuğa koymuş olduğu silahı gördüm hızla silahı elime alıp Mert'e doğrulttum.

"Yenge ne yapıyorsun?"

"Durdur arabayı yoksa sıkarım kafana"

"Yenge bırak silahı "

"SANA ARABAYI DURDUR DEDİM"

Mert arabayı durdurdu.Silahı ona doğrulturken bir yandan da kapıyı açmaya çalışıyordum.Mert birden elimdeki silahı çekip aldı.

"Yenge kusura bakma bende emir kuluyum"

"Mert bak bırak beni burda gideyim hem nerden haberi olucak silah doğrulttu dersin tehdit etti dersin bırak beni gideyim lütfen"

"Olmaz yenge Karan Beye ihanet edemem"

"Aferin sana Mert hep böyle sadık ol"gelen sesle cama baktım.Bana sinirli bir şekilde bakan onu gördüm. Ben bu adamdan ne zaman kurtulucam ya ne zaman

Bölüm sonu

İnternet sıkıntısı nedeniyle 2 haftadır bölümler geç geldi ama artık sık sık atmaya çalışıcam

Hepini seviyorum aşkolarrr

Vote:70

Yorum:30


Mafya Texting Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin