quarter | Steve Harrington - Stranger Things

2- plan

2. Bölümden merhabalar 🖖 bu girişe yazacak pek bi şey yok o yüzden direkt sizi hikayeye fırlatıyorum iyi okumalarr👍

Ivee:

Scoops Ahoy'a geleli yaklaşık 1,5 - 2 olmuştu ve ben hala burda öylece oturuyordum ama neyseki çok fazla kişi girip çıktığından dikkat çekmiyordum. Bu süre içerisinde Dustin ve Steve dükkanın arka tarafına gitmişlerdi ve Robin de bir süredir dondurma deneyen renkli elbiseli ve tokalı bir grup küçük kızla uğraşıyordu.

Erica: Nane şekerliyi deneyebilir miyim?

Robin: Nane şekerliyi denemedin mi zaten?

Erica: Evet ama tekrar denemek istiyorum.

Robin dükkanın arka tarafındaki Steve'e seslenir

Steve ve Dustin'in yanından*

Steve muz yiyerek etrafta dolanir ve Dustin ile kaseti dinlerler

Dustin: Ee ne diyorsun?

Steve: Tanıdık geldi.

Dustim: Ne?

Steve: Müzik. Sonda çalan müzik.

Dustin: Neden müziği dinliyorsun ki Steve? Rus'u dinle. Rusça'yı çevireceğiz.

Steve: Rus'u dinliyorum ama müzik-

Robin içeri girer

Robin:Çocuk bakıcılığı bitti Steve. İşinin başına dön. Hey tahtamı silmişsiniz orada önemli şeyler vardı dangalaklar!

Dustin: Yaptığımız iş senin tahtandaki yazılardan emin ol daha önemli.

Robin: Öyle mi? Rusların bir iş çevirdiğini nerden biliyorsun peki?

Dustin: Steve, Rusları nereden biliyor o, sen mi söyledin?

Steve: Bilmiyorum, hayır ben söylemedim.

Robin: Sizi duyabiliyorum. Hatta her şeyi
duyabiliyorum. İkiniz de aşırı yüksek sesle konuşuyorsunuz. Kasetteki kötü Rusların ülkemize bir komplo kurduğunu düşünüyorsunuz ve çevirmeye çalışıyorsunuz. Ama tek kelimesini bile çözemediniz. Çünkü Rusların farklı bir alfabe kullandığından bile haberiniz yok. Haklı mıyım?

Robin kasete uzanır ama Steve kaseti kapar

Steve: Hey ne yaptığını sanıyorsun

Robin: Dinlemek istiyorum.

Steve: Neden

Robin: Çünkü yardımım dokunabilir, dört dil biliyorum

Dustin: Rusça da mı?

Robin: Sigiz sagalagısıgınız

Steve: Vay canına

Dustin: Yok canım

Robin: Bu kuş diliydi mankafalar

Steve, Dustin'e : Aptal

Robin: İspanyolca, Fransızca ve İtalyanca biliyorum ayrıca 12 yıldır müzik grubundayım kulağım iyidir. Güvenin bana.

Steve: Demek öyle

Robin: Hadi ama çok sıkıldım biraz da sen iş yap pay bile istemiyorum

Steve: Pekala.

Ivee'nin ağzından*

Robin de dükkanın arkasına gittiğinde yaklaşık 15 dakika sonra Steve tek başına kasaya geçti. Dustin ve Robin hala içerdeydi ve ben neler döndüğünü iyice merak etmiştim.

Robin ve Dustin'in yanında*

Robin: Son kısmı baştan al. Evet bu kelime.

Kelimeyi telaffuz eder

Dustin: Sandalye. Sandalyeye benzeyen harf.

Ivee*

Robin dükkanın arka tarafından kasaya bağlanan camdan kafasını çıkararak Steve'e ilk kelimeyi bulduk dedi dükkan fazla sessizdi ve bu da kolayca duyabilmemi sağlasa da neyden bahsettiklerini anlamadığım için pek bi şey ifade etmiyordu.

Steve: Hadi canım buldunuz mu?

Robin: Hafta uzun

Steve: Çok açık bi cümleymiş (!)

Robin: Dalga geçme biliyorum. Yine de gelişme var.

Ivee*

Robin kasayla dükkan arkasını bağlayan camı kapattıktan sonra Steve önüne dönüp işine devam etti. kısa kahverengi saçlı ve kızıl uzun saçlı iki kıza (neredeyse Dustin ile aynı yaşta gözüküyorlardı) dondurmalarını verdi ve kızlardan birine buraya girmen yasak değil mi dedi. Sanırım Robin'in sabah bahsettiği, Steve'in çocuk arkadaşlarından biriydiler.

Aradan saatlar geçti. Ben de çoktan Scoops Ahoy'dan çıkmıştım. Çünkü ya hepsi dükkanın arkasına giriyor ya da biri kasaya bakıyor diğerleri içerde kalıyordu. Yapmaya çalıştıkları şeyi tüm gün boyunca duyduğum şeylerle bağdaştırmaya çalışmıştım. Starcourt'un kapanma saati gelmişti, içerde hiç insan kalmamıştı. Steve, Robin, Dustin ve ben dışında.

Steve Robin ve Dustin'in yanında*

Hep bir ağızdan: Hafta uzun, gümüş renkli kedi beslenir, maviyle sarı batıda buluştuğunda.

Ivee*

3'ü hâlâ Scoops Ahoy'un arka tarafında tüm gün uğraştıkları "iş" ile ilgileniyorlardı. İçerde olanları iyice merak etmeye başlamıştım. Bir süre düşündükten sonra sinema salonunun arka kapısından geçerek Scoops Ahoy'un arka kapısına ulaşabileceğimi düşündüm. İçeri girmeyecektim, sadece dinlemem yeterli olurdu. Çıkarken burdan çıkmazlardı çünkü ön kapıyı kilitlemeleri gerekirdi onlar ön kapıya gittiklerinde bende sinema salonundan geri çıkacak ve onları takip edecektim. Evet, plan buydu.

Bi bölüm daha burada bitti. Sizleri sıkmamak adına her bölüm yaklaşık 4 sayfa falan olucak yani en azından şimdilik o şekilde planladım. Okuduğunuz için teşekkürler 🙌