-YirmiBeşinci Bölüm-

2.6K 107 22
                                    

"Sen benim değilsin.' Diyene kadar benimsin Akça. Ve ben sözlerimden dönmem."

-

"Durum değerlendirmesi!" Gözlerimi devirdim ve derin bir nefes aldım.

"Pekala."

"Ona kitaplardaki aşıklar gibi 'Benimsin.' dedin öyle mi?" kafamı salladım. "Bana bunları anlatmadığın için seni fena benzeteceğim. Ve sonra ona, 'Artık benim değilsin.' Dedin." Bıkkınlıkla tekrar ve tekrar kafamı salladım.

Ellerini birbirine sürttü ve sesli bir şekilde nefes aldı, "Çıkardığım sonuç şu; Mira iguanası sizi ayırmaya çalışıyordu ve ayırdı. Ona izin verdin. Ve Özgür'ü elinden aldı."

"Onu öptü." Dedim. Sesim acınası çıkmıştı, ve bunlar yalnızca bir erkek için miydi Alev? Ne zamandan beri birine bu kadar değer verdin ki sen? Filmlerdeki aşıklara hep gülmüşümdür. Neden ben birisini ölecek kadar çok seveyim ki? Saçma. Bunu her zaman saçma bulacağım. Bir de şu ergenler var tabii, 'Ahh sevgilim yok, sevgilim olmadan yaşayamam.' Diyenler ve 'Seni seviyorum aşk, senden asla ayrılmayacağım, bebeğimsin.' Diyenler. Sonuç, 'Şok şok şok ayrılık'.

Hayır belki seviyorsundur çıkmışsındır tamam da onun için ölmek de ne demek ya? Kadınlar her zaman kendilerinin kullanılmasına izin veriyor. Sonra, 'Bono oldotto.' Ona güvenen sensin abi. Asla kimseye güvenmeyeceksin. Hele o aldatan dangalaklar var ya kafalarını karpuz patlatır gibi patlatmak istiyorum.

Seveceksen tam seveceksin.

Aşkımlı canımlı cicimli olan aşk gerçek değildir. Nokta.

"Her neyse Cansu. Umrumda bile değil. O benim için aptal bir hevesti. Ben birine ait olamam veya biriyle sevgili olamam. Ben katıksız odunum ve evde kalacağım. Konu kapanmıştır."

"Diyor bir ara Cenk'le 3 ay boyunca çıkan Alev."

"Cenk benim için aptal bir hataydı. Ve bu hatanın sebebini iyi biliyoruz." Dedim tek kaşımı kaldırarak.

"Pekala pekala. Senin dediğin gibi olsun. Hadi hazırlan çıkıyoruz." Dedi ayaklanarak.

"Nereye?" sessim ağlamaklı çıkmıştı. Pazar günleri beni kimse yerimden kaldıramazdı. Pijamam, yastığım, kitabım ve yabancı dizilerimle çok güzel bir dörtlü olurduk biz. Ben yastığımla evleneceğim ya. Karar kesin.

"Seni doğal yaşam alanına bırakacağım pandacık." Odadan çıktı. Aynaya baktım ve yüzümü ekşittim. Hoşça kal sevgili pijamam, hoşça kal sevgili yastığım, hoşça kal Patch." -Patch Fısıltı adlı bir kitapta karakter-

Üzerime siyah bir pantolon ve salaş bir tişört giyip saçlarımı açtım. Banyoya gidip aynada kendime baktım ve küçük bir çığlık attım. Hortlak gibi görünüyordum. Bunun sebebi iki gündür hiç uyamadan kitap okuyup dizi izlemem olabilirdi. Yalnızca 6 saat uyumuştum.

İstemeye istemeye elime allık ve parlatıcı aldım. Allıkla yüzüme biraz renk verdikten sonra kuruyan dudaklarıma parlatıcıyı sürdüm. Güneş gözlüğümü, kovboy şapkamı ve sırt çantamı alıp odadan çıktım.

Cansu'nun kapısının önüne gittim ve kapıyı çaldım. Kapıyı açan oda arkadaşı oldu. Bizim sınıftandı fakat ben hala bizim sınıftakilerin ismini bilmiyordum. Neydi ismi? Gönül? Gizem?

"Cansu çıktı mı?"

"Evet, az önce." Teşekkürler diyemeden kız yüzüme kapattı.

"Yüze kapatılır mı hayvan?" diye mırıldandım. Arkamı dönemle Onur'la burun buruna geldim.

SİYAHTempat cerita menjadi hidup. Temukan sekarang