❉ Yabani| Bölüm 33 ❉

En başından başla
                                    

Gözlerime derin derin baktı. Ben ise gülümsemiştim. Ardından yine üzgün bir hal aldı yüzüm.

"O konağın içine hiç girmemeliydin."

Aynaya çevirdim bakışlarımı. Sonra tekrar ona döndüm.

"Benim için oraya gittin. Bir korkak gibi, her zaman yaptığım şeyi yapmayı tercih etmedim. Saklanmak istemedim. Cesur olmak istedim."

"Ne hissediyorsun?"

"Ne konuda?"

Sesimin kırılmış gibi çıkmasına hayret etmiştim. Yüzüme baktı.

"Annem bana, birgün karşına çıkacaklar demişti. Demiştim ki görmeyeceğim onları hayatım boyunca."

"Annen haklıydı." Diye söylendi Karan.

Dudaklarımda hala buruk bir tebessüm varken, gözlerim hala dolu doluydu.

"Sahiden beni düşündüğünü düşünmüştüm. Ya da Hazar'ın." Gözlerim bir kez dolarken Karan'ın bir anda telefonu çalmıştı. Göz ucu ile ekrana bakmıştım. Yavuz abi arıyordu.

Hoparlöre vererek telefonu açmıştı. Gözlerim yorgun bir şekilde, telefon ekranında dolandı. Ardından Yavuz konuşmaya başladı."

"Hoparlöre verir misin Karan telefonu."

"Hoparlörde.." Dedi Karan soğuk bir sesle. 

"Bugün konakta yaşadığın her şey için özür dilemekten başka bir şey elimden gelmiyor Aden. Ne kadar özür dilesem de boş." Sessiz kaldım. 

"Ama eğer kız kardeşim olduğunu söyleseydim hepimizin hayatı dağılırdı. Şu an yine oldu ama sessiz de kalamazdım amcam sana silah doğrulturken."

Dudaklarım kibirle yukarı kıvrıldı.

"Ben de kendimi akıllı sanardım biliyor musun? Hazar gerçekten benim hayallerimi gerçekleştirmek için yardım etti zannetmiştim."

"Aden?"

"Evet..." Dedim soğuk bir sesle.

"Babam seni çok aradı..."

Bu cümle ruhumu acıttı. Ama üzülmedim. O adam benim babam değildi. Zaten benim gurur duyabileceğim çok güzel yürekli bir babam vardı.

Kokusu hala burnumun direğimi sızlatırdı. Yokluğu da. Benim babam yaptığı şeyin arkasında durmayan bir adam değildi. Benim babam her şeyin önünde durabilecek kadar cesaretli bir adamdı.

"Bana bu dünyada, fazlalıkmış gibi hissettiren bir adamın beni araması pek umrumda olmaz."

"Özür dilerim. Her şey için."

"Affetmiyorum. Seni değil ama. Benim doğmamı sağlayan o adamı..."

Agresif cümlem onu biraz duraksattı. Karan'ı da.

"Karan, yanlış bir şey yapmadınız değil mi?"

Karan'ı dişleri kasılmıştı. Önce kendini sıktı ardından da konuşmaya başladı.

"Biz evlendik, o amın oğlu amcana söyle bunu. Bu kız benim artık namusum. Doğru konuşacaksınız hakkında bu kızın!"

"Karan, ne yaptın?"

"Ne sana verdiğim o söz ne Hazar'ın can borcu. Sadece kendim için ve Aden için. Benim yüzümden bu kızın hayatı yok olmasın diye."

YABANİ (Tamamlandı)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin