46- Sanrı mı Gerçek mi?

27.3K 2.7K 2.1K
                                    

Medya: Ali

Bölüm Şarkısı: Kalben, Yara
Keyifli okumalar...

Soğuk suyun altında titreyen bedenim bir an bile durmasa da üzerime sürekli akın eden suyu kapatmadım.

Hayatımın en korkunç gecesini yaşamıştım. Aklımdaki o 'ali' diyen ses netleşmişti, sesler netleşmişti, görüntüler netleşmişti.

O netleşmişti.

Titreyen kollarımı bacaklarıma dolarken ağlamamak için dudaklarımı ısırdım. Ya burada sakinleşecektim ya da bir yerleri yumruklayacaktım durmadan.

O sarışın adamı görmüştüm, rüya olmadığına yemin edebilirdim ama bir kaç gün önce geçirdiğim gibi bir kriz de değildi. Kafamı arkamdaki fayansa yaslarken gözlerimi kapattım sakinleşmek için.

Göğsümü tıpkı bir bir kumaş gibi sarmalayan bu hislerle baş etmek öyle zordu ki olduğum yerde titriyordum bu yüzden. Onun simasıydı aklımda canlanan, onun sesiydi onun dokunuşuydu.

Tam bir bütün değildi aklımda her şey ama o vardı. Son zamanlarda sürekli onu gördüğüm için bilinçaltımın bana oynadığı bir oyun muydu bilmiyordum ama hiç iyi değildim.

O adamın simasını varla yok arası görüyordum ve aklım onu hatırlayamıyordu ama kalbim bir şeyleri farkındaydı. Benim farkında olmayıp o minicik organımın farkında olduğu o güçlü duygu neydi bilmiyordum ama içim acıyordu.

Bana seslendiğini görüyordum, gülüyordu, kızıyordu, bana bakıyordu. O bana ismimle seslendikten sonra uzun zamandır gördüğüm o rüyalardaki suret, o ses netleşmişti.

Onunla karşılaşmayacaktım. Ya da üstüne gidip anlamaya çalışacaktım. Ne yapacağımı bilmiyordum, hayatım sanki yeterince yolundaymış gibi gibi bir de bunlarla uğraşmak beni öldürüyordu.

Kabuslarım da bir yere kadar bana zarar vermiyordu, ama o bulanık suret netlik kazandığından beri daha da dayanılmaz olmuştu.

Onu görüyordum, ve bu öyle saçmaydı ki bilinç altımda ne geziyor, son zamanlarda onu sık sık görmem mi sebep oluyor anlayamıyordum.

Banyonun kapısı çaldığında çatık kaşlarımın altından mavi gözlerimi kapıya diktim.

"İyi misin Seyit?" dedi Ceyhun, sesi endişeli geliyordu. Gece yarısında kalkmıştım, saatlerdir banyodaydım. "Derse geç kalacaksın" dediğinde gözlerimi kapatıp kafamı duvara yasladım.

"İyim Ceyhun" dedim ama su sesimi bastırıyordu.

"Seyit, lan cevap versene!" diye tekrar bağırdığında gözlerimi kapatıp bir kaç saniye öylece durdum, sinirlerim öyle gergindi ki şu an sadece iki defa halimi sorduğu için bile onun suratını yamultabilirdim.

"İyiyim!" diye bağırdım yine.

"Seyit!"

Duşakabinin kapılarını açıp öfkeyle kafamı dışarı çıkarttım. "İyiyim götveren, iyiyim!" diye boğazımı yırtar gibi bağırdığımda bu sefer gerçekten sesi kesildi.

Nefes nefese kapıya baktım, tüm sinirimi ve gerginliğimi Ceyhundan çıkartmamak için nefeslendim öylece dururken.

"İyiyim kardeşim" dedim sesimin tonunu biraz daha ayarlarken. "Çıkıyorum şimdi" dediğimde bana cevap vermemesinden bana alındığını anlayarak gözlerimi kapatarak nefeslenmeye çalıştım.

Hazırlanıp okula gitmeli ve dersime girmeliydim. Daha sonra işe gidecektim, derslerim yüzünden bugün gececiydim. Çalıştığım yer sabahları tatlı bir kafe formunda olsa da geceleri bar tarzı bir yere evriliyordu.

işgalWhere stories live. Discover now