YOLCULUK

21.6K 191 6
                                    

Bu yıl her şey benim için daha iyi olacağı umuduyla yola çıkmıştım. Kimsesiz büyümemin avantajı da kafamın estiğini yapabilmekti.

DENİZ ...

19 Yaşında genç bir kız

Çocukluğunun yarısını yetimhanede geçirmiş.

Daha sonra varlıklı bir aile olan ÇINAR ailesi onu evlatlık almış .

Deniz liseyi yurt dışında okur ve üniversiteyi ailesinden habersiz Türkiye de okumaya karar verir ..... (küçük bir tanımlamaydı)


Uçak hava alanına inmişti. Artık doğduğum ülkedeydim. Benim için getirttirilmiş olan karavanı gördüm ve ona doğru ilerledim . Tam istediğim gibi bu bir kırmızı karavandı . Şoför istemediğimi söyleyip karavana bindim. Kırmızı karavanımla yola çıktım .Tıpkı kitap kapaklarındaki gibiydi. Hangi şehir olursa olsun üniversiteyi Türkiye de okumak istiyorum. Tek başına yolculuğu sevmem ama tanıdığım insanlardan uzakta yepyeni bir hayata başlamak istiyorum. İstanbul'dan İzmir'e doğru haritamla yola koyuldum. Arada bir durup İstanbul'un sahilinden boğaz havasından yani güzelliklerinden yararlandım ama biran önce İzmir'e ayak basmalıydım. Yolculuğum biraz uzun sürdü. yaklaşık 12 saat kadar Türkiye'ye yeni gelmiş olmam gibi haklı sebeplerim vardı bu 2,5 saatlik gecikmede. İzmir tabelasını gördüğüm an içime yeni bir umut doğdu . İzmir'e giriş yapmış bulunmaktaydım. Bir saat sonra otobandan çıkabilmiş küçük küçük müstakil evlerin ve yazlıkların olduğu bir yere gelmiştim . buranın sahili çok hoştu. Adeta nutkum tutulmuştu. Daha sonra uykusuzluğumdan dolayı olmalı gözüm karardı ve sadece çarpışma sesini hatırlıyorum.

Gözümü açtığımda kocaman kitaplıkların olduğu ahşaptan yapılmış bir evin şömineli oturma odasında kahve tonlarının ağır bastığı battaniyenin altında uzanıyordum. Hafifçe yattığım yerden doğruldum ve sehbanın üstünde duran beyaz notu gördüm. Notun üstünde kaza yaptığım evde ev sahibini beklemem gerektiği ve kendi evim gibi davranabileceğim yazıyordu. Annem İzmir'de doğup büyümüş ve bana İzmir'in insanlarının yardım sever ve merhametli olduğunu söylerdi. Gerçekten de öyleymiş . Çok susadığım için oturduğum yerden kalkıp parmak uçlarımla mutfağa doğru ilerledim. Mutfak özenle yaptırılmış dolaplar ve harika çiçekler vardı. daha sonra kristal bardağın yanında duran su bardağını alıp sürahiden su doldurdum. mutfak eşyaları gerçekten çok zarifti. sanki özenle bir araya getirilmiş gibi. Daha sonra kapıdan tıkırtılar gelmeye başladı . Kapı kolu aşağı indirildi ve kapı aralandı . Kapının ardından içeri kumral hafif kıvırcık saçlı gözlerinin rengi griye çalan mavi ve çok set ama bir o kadar da seksi bakışlı bir genç adam girdi.

GELEN VOTELERE VE YORUMLARA GÖRE DEVAM EDİLECEKTİR!



JUST FRIEND (Sadece Arkadaş)Donde viven las historias. Descúbrelo ahora