56 Bölüm:Sevmek Zamanı :) ❤️

34 4 235
                                    

Selamlar hiçlik periler'im ❤

Nasılsınız ?

Ben de iyiyim :)

Biraz uzun sürdü bölüm gelmesi haklısınız kusura bakmayın :)

Bölü şarkımız: Oya- Bora-Sevmek Zamanı (Dediğim yerde açalım fakat tam 00:51 saniyeden başlatın lütfen :)

DİKKAT DİKKAT BÖLÜM AŞIRI LOVE İÇERİR ❤😍

İyi okumalar ❤

Size mutluluğu tarif et desem bana ne derdiniz bilmem ama siz bana sorsaydınız cevabım kesinlikle bu olurdu;mutluluk, bir eli belimde, bir eli elimde olan arkamdaki varlığını tüm benliğimle hissettiğim adam, Sirandı.

Biz, onunla bu ana gelebilmek için çok çabalamıştık. Oynanan oyunlar, dökülen yaşlar, çekilen acılar, enkaza dönen ruh ve bedenler, küle döndüğünü düşündüğümüz kalpler...

Ve sonunda ikimiz de çok yıpranmış, çok yara almıştık. Şimdi ise her şeyin üzerine kalın ama güçlü bir çizgi çekmiştik. Evet yaşanan hiçbir şey unutalamazdı belki ama onların üzerine çektiğimiz bu kalın çizgiyle daha güzel ve tertemiz başlangıçlar yapabilirdik.

"Ne düşünüyorsun ?" Kafamı yasladığım göğsünden kaldırarak, köprüye arkamı dönüp Siranla göz göze geldim.

Ona dönmemle kafasını yan tarafına çevirip somurtmaya başladı.
Arkamdan belime sarılmış, burnunu da saçlarıma gömmüştü. Bu pozisyonu bozduğum için biraz huysuzlanıyordu sanırım.

"Sev-

Hapşurmamla Sira'nın üzerindeki ince ıslak hırkayı çıkartması bir oldu.

"Hira'm hasta olacaksın, giy şunu."

Verdiği hırka da ıslaktı ama o telaştan bunu fark edememişti, aşırı tatlıydı şu an. Omuzlarıma serdiği hırkayı burnuma götürerek kokusunu soludum. Hırkası bile ıslak olmasına rağmen hala onun gibi kokuyordu.

Siran, hırkayı burnumdan ayırıp kollarını sıkıca bana sardı.

''Bak burada gerçeği duruyor, ne yapacaksın ıslak kokusunu ? '' Kafamı beni yasladığı göğsünden kaldırıp ona bakmaya başladım. Az önce beni kendi kokusundan mı kıskanmıştı ?

''Kıskanmana gerek yok Siran Demirkan. ''

Kafasını bana doğru eğip, burnunu burnuma sürttü.

''Seni kendimden bile kıskanıyorum bunu biliyorsun değil mi meleğim ?''

Evet bunu biliyordum. Çünkü ben de onu zamanında Hera'dan yani kendimden kıskanıyordum.

''Neyse hadi giy şu hırkayı.'' Tepkisizce onu izlemeye devam ettim. Telaşlıyken bile fazla tatlıydı. Hoş benim sevgilim her zaman tatlıydı ya neyse.

"Bak hala bakı-

Bir hapşırık da ondan gelince gülerek elimi ıslak saçlarına daldırdım.

"Acaba sadece ben mi hasta olacağım dersin ?"

Siran, sanki yeni fark ediyormuş gibi ikimizin de üzerine baktı.

"İkimiz de sırılsıklamız, hemen eve gitmeliyiz."

Elimden tuttuğu gibi kendisiyle beraber beni de koşturmaya başladı. Filmlerdeki sevgililer gibi el ele koşuyorduk, tek fark ıslaktık.

"Siran yavaşsana düşeceğiz."

Arabasına geldiğimizde, biner binmez evin yolunu tutmuştuk.

Yol boyunca bir eli direksiyonda, bir eli elimde olacak şekilde eve varmıştık.

HİÇLİKHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin