"Abi ben kazanayım, işletmemi kurayım...Can feda olsun sana." Dedi alayla Yankı. "Oğlum bu evde sporla kafayı bozan bir sen, bir de Yankı. Asker olmama rağmen nefret ediyorum!" Ilgaz'ın sitemine Savaş ve Yankı göz devirmişti.

"Valla bende hiç sevmiyorum." Diye söylendi Ömer. "Al benden de o kadar." Diye katıldı Deniz. Yankı merakla Uraz abisine döndüğünde Uraz spor yaptığı zamanlar aklına geldi.

"Benim ilgim vardı ama sakatlandıktan sonra bıraktım." Yankı'nın merakı artarken Uraz merakını giderecek o cevabı verdi. "Ayağım." Yankı bu duruma üzülürken bunu belli etmek istemedi. Abisinin üzüldüğünü yeterince görüyordu.

"Abi ayağına ne oldu?" Ela'nın sorusu ile Uraz kafasını kardeşine çevirdi. "Bir şey olmadı bebeğim biraz uf oldu." Dedi anlayacağı dilden. Ela üzülerek abisinin bacağına sarıldığında okşamıştı.

"Uf olmasın." Diye mırıldandı. Yankı kardeşinin merhameti ile erimişti. "Olmasın güzelim." Uraz kucağına alıp, göğsüne yatırdığında boynuna öpücükleri sıralamıştı. "Ela daha geçen saçlarımı çektin! Bana uf oldu ama!" Deniz'in kıskançlık dolu sitemi ile Ela kafasını kaldırmıştı.

"Am sen benle alay ettin!" Dedi sitem ederek. "Kesinlikle bu kız bana düşman." Diye mırıldandı Deniz. Ömer göz devirip, abisine döndü. Gözleri sağ bacağına düştüğünde o gün aklına gelmişti.

**

"Ne oluyor ?" Abimin merakla sorduğu soru ile ikimizde arkamıza dönmüştük. İki adam spor salonunun ortasında kavga ediyordu.

"Şerefsizlik yapma lan!" Yumruklar havada uçuştuğu an müdahale etmeye çalışanlar karşıdaki adamın silah çekmesi ile korkuyla geri çekilmişlerdi. "Kafayı mı yemiş bunlar?" Abimin şaşkın sitemi ile insanların çığlıkları havada uçuşuyordu.

"Ömer geri çekil." O an abimin beni itmek için önüme geçmesiyle 5 el silah sesi duyulmuştu. Benim kulaklarım ise sadece abimin acı içinde bağırıp, yere düşme sesini duymuştu.

"Ambulansı çağırın çabuk!"

"3 kurşun yedi, diğer adam kaçmasın tutun şunu!"

2 kurşun?

Gözlerim korkuyla abime döndüğünde yanına diz çöktüm. "Abi, bana bak!" Ellerim korkudan titrerken onun kanlı elleri sertçe yutkunmama neden oldu. "Abi..." Gözlerim korkuyla bedenini taradığında acı bir inleme döküldü dudaklarından.

"Bakma!" Dedi acısının içinden. "Ömer bana dön." Bakışlarım yüzüne düştüğünde derin bir nefes almıştı. "Bacağım...Sadece bacağıma isabet etti." Bunu bana yatıştırırcasına demesi kaşlarımı çatmama neden oldu.

"Deli gibi canın yanıyor!" Dedim sitemle. Gözlerim bacağına kaydığında gri eşofmandan geçen iki deliği ve bulaşan kanı fark ettim. "Ne diye önüme geçersin ki!"

"Çok konuşuyorsun." Dedi gülümserken. Kafasını dizlerime koyup, kana bakmamaya çalıştım.

**

Ömer iç çekerek bakışlarını kaçırmıştı. Tatsız bir olaydı. En azından abisinin spor hayatını sonlandıracak kadar kötüydü.

***

Ilgaz karargaha gelir gelmez sorgu odasına ilerledi. O adam ve babası içerdeydi. Ilgaz o an adamın morarmış gözünü fark etti.

"Beni o kadar azarlıyorsun peder ama benden kalır yanın yok." Dedi babasına imayla. "Sende istemiyorsan, sus oğlum."

Ilgaz dudaklarına fermuar çektiğinde adama dönmüştü. "Bırakın artık beni! Bu yaptığınız suç!" Adamın sitemine göz devirmeden edemedi Ilgaz. "O kızın peşine düşerken düşünseydin."

Adamın seyiren yüzüne alayla baktı Ilgaz.

"Kızım değil mi lan! Sanane!"

Selim bey adamın yakasına yapışıp, duvara yasladığında öfkesinin kaynadığını hissetti. "Kızım dedin bak! Dövmemen, ezmemen gereken biri!" Ilgaz babasına bakıp, gülümsedi. Kız çocuklarına olan zaafını biliyordu.

"Ulan utanmadan çıkar çıkmaz arıyorsun bir de!" Adamı sertçe bıraktığında Ilgaz an ve an tüm olanları izliyordu.

"O kıza yaklaşırsan timi karşına alırsın. Eğer 9 bordo bereli adamı geçmeyi düşünüyorsan, sana hak ettiğin şeyi kendi ellerimizle veririz. Ve inan sivil olman benim gibi kurallara bağlı adamı bile durdurmaz."

Ilgaz babasının ağzından çıkan kelimelere hayran kalmıştı adeta. Konuşmasına gerek yoktu, babası takır takır her şeyi söylüyordu.

"Tamam! Yeter, bırakın yeter ki beni...O kız da umurumda değil!"

Selim bey bu kadar sorumsuz oluşuna anlam veremiyordu. Kızına nasıl bu kadar kör olur biri? "Defol git! Eğer o kızın yakınında olursan ensende biterim!" Adam korkuyla sorgu odasından çıktığında Ilgaz ıslık çalmıştı.

"Ne çıktı içinden peder senin ya?"

"Keşke ölse." Selim bey kendini aşan kelimelerde bulunsa da bu duruma bir baba olarak içi gidiyordu. "Anlamıyorum! Ulan kız babasısın...Nasıl öldürene kadar döversin? Bide peşine takılmış...Kız o kız! Kendinden hem küçük, hem güçsüz."

Babasına üzülerek baktı. "Yankı olayında bile o şerefsize karşı kendimi durdurmayı başarmıştım."

"Kız çocuklarına zaafın var." Dedi Ilgaz. "Ayrıca doğru olanı yaptın. O adamın çıkar çıkmaz, öldüreceği çok açık belliydi."

"Ilgaz sen yine de takip ettir." Kafasını sallamıştı Ilgaz. Babasının omzunu sıvazlayıp, kalktığında Selim bey oğluna dönmüştü.

"Toparlan hadi peder, daha göreve çıkacağız."

***

:)

YankıWhere stories live. Discover now