Tanıtım

44.6K 979 303
                                    

Yine sıkıcı bir okul gününe başlamıştım. Okula gelmekten nefret ederdim. Ama gelmemi sağlayan bir etken vardı. Matematik hocam...

Ona göre ben bir matematik dahisiymişim ama bana göre değil. Çünkü ben ders yapmaktan, soru çözmekten sıkılan biriydim. Ama yine de onun ailemi doldurması sonucu buraya gelmek zorundaydım.

Ders matematik olduğu için kafamı masaya koydum ve uyumayı denedim. Çünkü Cem hoca yine gelip bana soru çözdürmeye çalışacaktı.

Sınıf sessizleşince hocanın geldiğini anladım.
"Günaydın gençler." dedi o kalın erkeksi sesiyle. Adım sesleri sırama doğru yaklaştığında yine beni uyandırmaya geldiğini anladım.

Kapüşonumun çekilmesi ile kafamı sıradan kaldırıp önümde durmuş bana bakan hocayla göz göze geldim.
"Kaç defa dersimde uyuma dedim Uğur?" diye sorunca onu cevaplamak yerine boş boş yüzüne bakmaya devam ettim.

Şerefsiz herif çok yakışıklıydı. Belirgin yüz hatları, dolgun dudakları ve yeşil gözleri ile kadın hocaların hatta kız öğrencilerin gözdesiydi. Ve tabi ki benim de. Ama onun bunu bilmesine gerek yoktu.

"Cevap vermeni bekliyorum." diye diretince ;
"Özür dilerim" diyip kestirip attım. Aslında kimseye tanımadığı toleransı bana tanıyordu ve ben de bunu sonuna kadar kullanıyordum.

Özür diledikten sonra yerine geçip derse başladı.

Daha derse başlayalı beş dakika olmamışken sınıfın kapısı tıklandı ve içeriye İngilizceci Mete hoca girdi. Üzerine kaslarını belli eden ve gözlerini ön plana çıkaran mavi bir gömlek giymişti.

Neredeyse yüz hatları Cem hoca gibiydi ama Mete hocanın burnu ona göre biraz daha küçük ve boyu biraz daha kısaydı.

İkisinden de etkilendiğim için arada sırada kendime kızsamda sonuç olarak suçu onlara atıyordum. Bu kadar yakışıklı olmasalardı onlarda.

"Hocam imzalamanız gereken belgeler var." dedi Cem hocaya. Cem hoca ise sınıfa dönüp;
"Diğer derse kadar sayfa 125'de olan soruları çözün." dedi. Diğer derse kadar gelmeyeceğini belli ederek. İkisi beraber sınıftan çıktılar.

Cem'den :

Sınıftan çıktığımız an onu biraz belinden tutup üst katta olan hiç kullanılmayan öğretmenler tuvaletine geçirip kapıyı kilitledim.

Çeşmelerin olduğu yere ilerlemiş beni bekliyordu.
" Dersteyken çağırma demedim mi kaç defa?" diye sorunca munzurca gülümseyip elini aletime attıp okşamaya başladı.
"Özledim ama seni." dedi cilveli bir sesle.

Aynı zamanda pantolonun üstünden beni okşamaya devam ediyordu.
"Ben de özledim." dedikten sonra dudağına sıkı bir öpücük bırakıp omuzlarından tutup aşağıya doğru yönlendirdim. Ne istediğimi anlamış gibi direkt dizleri üzerine çöktü.

Kemerimi çözüp pantolonumu baksırla beraber ayaklarıma kadar indirdi. Sertleşmeye başlayan aletimi biraz çekiştirdikten sonra testislerime uzanıp onları ağzına aldı ve emmeye başladı.

Daha sonra aletimin başını ağzına alıp lolipop yalar gibi yalamaya başladı. İnlememi yumruk yapıp ısırdığım elim sayesinde tutmuştum. Aletimi yanağına alıp yutkundu an öyle bir zevk hissettim ki bu sefer inlememi bastıramadım.

Hızlanarak en dibe kadar hepsini ağzına aldı ve bir kaç kez öğürdü. Gözlerinden yaş gelmişti. Kafasını tutup bu sefer ben ileri geri yapıp hızlandım. Sona yaklaştığımda tüm menilerimi ağzına bıraktım.

Geri çekildiğimde hepsini yutmuştu. Daha sonra ise kendi aletini çıkarıp çekmeye başladı. Kısa bir süre ardından eline geldiğinde uzanıp elini tuttum ve ağzıma götürdüm. Tüm parmaklarını tek tek yaladım.

Ayağa kalktı ve ikimiz de üstümüzü düzeltmeye başladık.
"Yine harikaydın" dedim onu biraz övüp.
Sadece güldü ve uzanıp dudağımdan öptü. Ellerimizi yıkayıp aynada son kez üstümüzü kontrol ettikten sonra dışarı çıktık.

İkimiz de sınıflarımıza gitmek için ayrıldık.

Bakalım neler olacak. Sıkıntıdan yazdığım bir kurgu silebilirim. Neyse ben kaçtım 🐣🐥

Öğretmen  - GAY (bxbxb) Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin