28| Her şeyden bir adım öncesi.

Start from the beginning
                                    

"Bekle."

Birkaç adım sonunda durup fısıldadığında konuşmadan eliyle verandaya yaslanmış bedeni gösterdi. Evin etrafında belirli aralıklarla gezinen kraliyet polislerinden Lord Everglot sayesinde haberleri vardı ve bu yüzden herkes paniğe kapılmadan plana uyarak ilerlemeye başlamıştı.

Xiao Zhan kendi askerlerini komuta eden Zhuocheng'i ardında bırakıp ileri adımladığı sırada boynuna taktığı ince örtüyü yüzüne doğru çekti ve yalnızca gözlerini açıkta bıraktı. Bedenindeki korku anın gerekliliğiyle yüreğine çekilerek ellerinde net bir güç ve çeviklik bırakmıştı. Gücün varlığı bilindik olsa da Zhan en son hatırladığı kadarıyla Yibo'nun yargılandığı mahkeme salonunda kendisinden bu kadar emin davranabilmişti.

Karanlıkla bütünleşen siluetinde bir tek gözleri geceye aykırı duruyordu.Mutlak bir kararlılık barındıran bakışlarında tehlikeli bir taraf da vardı ve verandada sigara içen polis onu gördüğünde tek bir şey düşünebilmişti.

Ölüm gelmişti.

Tepesinde ölümü getirecek gibi yükselen bedenin hızlı hamlesi ona bunu düşündürse de ensesine aldığı sert darbeden sonra konuşacak fırsatı bulamamıştı.

Xiao Zhan ayak dibine bayılan polisi çenesini elindeki tabancayla dürttü ve yanına gelen iki kişiye emir verdi. Sesi neredeyse yok gibi olsa da vurguları hata kabul etmeyeceğini açıkça anlatacak kadar açıktı.

"Bağlayın ve ahıra götürün. Dikkatli olun."

Bahçeyi bütünüyle kaplamasa bile ahırı neredeyse örten gür ağaçlar işlerine fazlasıyla yarıyordu ve o ağaçlardan yararlanarak ahıra yönelen askerlerine baktıktan sonra önüne dönmüştü. Birkaç metre sonra, evin diğer tarafına döndüğünde etrafından dolanacağı kış bahçesine baktı kısa bir an. Geriye çekilip sırtını duvara verdiğinde ise ondan emir bekleyen askerine işaret verdi. Kış bahçesi önünde birisinin daha olduğunu biliyordu ve emir verdiği asker orada uyuklayan kişiyi daha geriye çekmek için harekete geçmişti.

Xiao Zhan harekete geçmeden durduğu sırada uzakta, ağaçlardan birinin dibine çökerek cebinden çıkardığı paketlerle uğraşan Zhoucheng'le bakıştı. O bakışmayla ikisi arasında sözsüz bir anlaşma sağlanmış ve Zhoucheng evin bahçesinin diğer tarafına doğru süratla giderken Xiao Zhan da kış bahçesinde duyduğu ses yüzünden ayaklanarak kendisine doğru gelen kraliyet polisine yönelmişti. Yani bir başka ifadeyle onun da işi bitmişti.

Çünkü herhangi bir polisin birebir mücadele de kont ile baş edemeyeceği gayet açıktı. Ülkedeki tüm kraliyet ve metropolitan polisleri de en az iki sene eğitiliyor olsa bile Kont Xiao'nun savaşarak geçirdiği ömründen kendisine kalan güce erişmek her anlamda zordu.

Xiao Zhan kış bahçesinin kırılgan detaylarından ses çıkarmamak için uzağa çekelediği baygın bedeni az evvel kendisine yardım eden askerine doğru bıraktıktan elini burnuna götürdü. Fark edememişti ama etkisiz hale getirdiği ikinci polisi yaralamıştı. Elindeki kanın miktarına bakarsa yarası büyük olmamalıydı ama aldığı koku yüzünden anılar zihnine bir yıldırım gibi düşmüştü. Üzerine kan kokusu sinmiş birkaç küçük anın esiri olmak neredeyse kaçınılmazdı.

Bölünen dikkatini korumak isteyerek elini burnundan aşağıya indirdi ve düşünmekten kaçmasına faydası olmasa bile elini üzerine sildi. Geçmeyecek bir lekeyle kirlenen eli, bu hamleyle elbette temizlenmeyecekti ama daha fazla kan dökmemek için kendisine gelmeliydi.ama hem sakinleşmek hem de durum kontrolü yapmak için etrafı taramaya başladığında ön taraftan gelen bir el silah sesi buna engel olmuştu.

Hareket edemezken nefesini tuttu ve bekledi. Kendisiyle beraber tüm hareketliliğin durduğunu fark ediyordu ve çok geçmeden duyduğu ikinci ses bu sefer yönünü tayin ettirecek kadar anlaşılır gelmişti.

You've reached the end of published parts.

⏰ Last updated: Apr 23, 2023 ⏰

Add this story to your Library to get notified about new parts!

Lord, don't move that, [Yizhan]Where stories live. Discover now