21. Bizi Korudu

6.4K 667 294
                                    

İnsan en çaresiz kaldığı anda ne yapardı? Tanrıya dua mı ederdi? Yoksa direnmeye ve bütün gücüyle üstesinden gelmeye mi çalışırdı? Ya artık direnmeye gücü kalmamışsa... Ya olacakları kabullendiyse...

"Tadına bayıldım."

Boynumda yaslı dudakları arasında konuşmuştu. Kendimi hiç bir zaman bu kadar çaresiz ve güçsüz hissetmemiştim. Üstümdeki iğrenç adamın bana her dokunduğunda gücümün çekildiğini hissediyor, bununla gözlerimin dolmasını engelleyemiyordum.

Bu boktan olan hayattan her şeyi beklerdim. Ama tecavüz edileceğim gerçeğini kendime kabullendiremiyordum. Hyunjin gelecek ve beni kurtaracaktı. Ama her saniye içimdeki umut kırıntıları teker teker yok oluyordu. Her saniye tenimin ve ruhumun kirlendiğini hissediyordum.

"Bırak beni orospu çocuğu!"

"Hmm hala bakirsin değil mi güzelim? Ama merak etme bu zevki sana tattıracağım bebeğim."

Duyduklarımla alt dudağım titremeye başlamış, gözlerimden yanaklarıma doğru yaşlar süzülerek özgürlüğünü ilan etmişlerdi. Bir süre sonra odada yankılanan kapı kırılma sesiyle kapattığım gözlerimi geri açarak kapıya doğru bakmıştım. Üstümdeki bedende boynumdan uzaklaşarak kapıya bakıp bağırmıştı.

"Ne oluyor lan!"

Dedikten sonra kapı eşiğinde gördüğüm beden ile dudaklarım titremeye başlamıştı. Gelmişti...beni gerçekten de  bulmuştu. Bakışlarını bir kaç saniyelik üstümde gezdirmişti. Bununla boynundaki damarlar belirginlemiş, kırmızı irisleri daha çok koyulaşmıştı.

Ardından hızlıca üstümdeki bedeni tuttuğu gibi sertçe savurmuştu. Göğsü sinirden hızlıca inip kalkıyor, boynundaki damarlar nabız gibi atıyordu. İlk defa bu halini görmüştüm ve bu nefes kesiciydi. Zorla da olsa gülümsemiştim.

"K-kırmızı Afet?"

Dememle bakışları beni bulmuş, irislerinin içindeki duygu kalbimi tekletmişti.

"Geldim sevgilim. Seni bir daha yalnız bırakmayacağım."

Dedikten sonra anında kelepçeleri kırarak bileklerimi serbest bırakmış, beni kendine çekerek sıkıca sarılmıştı. Bende acıyan bileklerimi umursamadan kollarımı boynuna sarmış, ortama küçük bir hıçkırık bırakmıştım.

"Hadi gidelim. Bu adamın hesabını sonra keseceğim."

Dedikten sonra benimle yataktan ayağa kalkmış, yatak odasından çıkmadan önce duraksayarak yerdeki adama bir bakış atmıştı.

"Buradan çıkamayacaksınız!!"

Dediğini onu umursamayarak tamamen bizi odadan çıkarmıştı. Koridordan yürüyeceğimiz zaman sağ tarafımızda ki merdivenlerden sesler gelmeye başlamıştı. Bununla Hyunjin elimi tutarak bana dönmüştü.

"Güzelim şimdi yapacağım şeyden sakın korkmayacaksın tamam mı?"

"Ne?"

Dedikten sonra bizi hızlıca baştan sona cam olan yerin yanına getirerek elleri arasındaki elimi bırakmış, ardından beni arkasına alıp cama sertçe tekmesini geçirip camın kolayca kırmasını sağlamıştı. Otel camları bu kadar dayanıksız mıydı?

"Hyunjin, ne yapıyorsun?"

Dememle önüme geçip yaralı olan yanağıma elini koyarak okşamış, ardından ondan hiç beklemediğim bir hamle yaparak beni göğsümden sertçe ittirmişti.

"Seni seviyorum."

"Hyunji-"

Bunu yapmış olamazdı değil mi? Gerçekten beni öldürecek miydi? O zaman neden kurtarmıştı?

Oddinary/Hyunlix√Tempat cerita menjadi hidup. Temukan sekarang