12. Bölüm: "Çıkmazlar ve Kararlar''

315 27 110
                                    

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Bölüm şarkısı bırakın:

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.


Bölüm şarkısı bırakın:

"Hayallerimiz her zaman yıkılmaz;
bazen kıyıda köşede oturup sabırla onlara gitmemizi beklerler."

12. Bölüm:
"Çıkmazlar ve Kararlar''

⚖️

Gözlerim olanları algılamakta güçlük çektiği için göz bebeklerim titreşip duruyordu. Zamanın geçen kaçıncı saniyesinde kendime geldiğimi bilmiyordum ama parmaklarımda ıslaklığından rahatsız olduğum kan damlaları bedenimi irkilttiğinde nerden çıktığını bilmediğim Ömer'le göz göze gelmem, diz kapaklarıma ulaşan çaresizliği beslemiş olabilirdi.

Benim aksime, bu duruma alışık olduğunu düşünmemi sağlayan Ömer'in temkinli gözleri, titrekçe soluklanmamı, Kıraç Aran'ın omuzundan akan kanlara, ardından gözlerime çakılı kalmış yeşil gözleri hissettirdiği telaşı es geçmemi istiyormuş gibi bakması, şaşkınlıkla kalakalmama sebebiyet veriyordu sanki. Küçük bir kız çocuğu gibi yumruk yaptığım ellerimi gözlerime yasladım ve yaşadığım şeyin büyüklüğünü anlamaya çalıştım.

Nasıl olmuştu bu?

Sorgulamaktan beynim kendi kendini imha etmiş gibiydi.

"H..astaneye gitmeliyiz!'' Sesimi kendi kulaklarım bile yadırgıyordu. Ömer, Kıraç Aran'ın bedenine sarılıp dogrulmasına yardımcı olduğunda tükürüğüm genzimi yaktı.

"Sadece omuzundan vurulmuş, hastaneye gerek yok," dediğinde Ömer, Kıraç Aran da onu başıyla onaylayıp "İyiyim ben Gülbahar," dedi.

Telaşla suratına sonra da omuzundaki kanlara baktım. "Ne iyisi ya, omuzun kan içinde kaldı; hemen hastaneye gidiyoruz!" Diyip yaralı olmayan kolunun altına girdim ve kaşlarımı çatarak Ömer'e ardından Kıraç Aran'ın acıdan olsa gerek koyulaşan yeşil gözlerine baktım.

ÖLÜMÜNE ADALET DİKECEĞİMHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin