"Thomas bekler misin?"

Ona döndüm. Sesimi incelttim ve dudaklarımı büzdüm. "Yok, şey, ben..." Will gözlerini kaçırdığında Dylan derin bir nefes aldı. "Yok." dedim alayla gülerek ve tekrar onlara sırtımı dönüp yürümeye devam ettim. İkisi de ultra aptalın tekiydi.

"Dylan yine delirtmiş seni." diye Orlando konuştuğunda dudaklarım kıvrıldı.

"Artı bir." diye Evan konuştuğunda spor salonunun kapısını açtım ve çıktım dışarı. Yürümeye başladım.

Kolumdan tutulup duvara yaslandırılmam yaklaşık iki saniye falan sürdüğünde Dylan'a baktım kaşlarım kalkık. "Bir şey mi oldu?"

"Bebeğim, neden böyle yapıyorsun?" Omzumu silktim.

"Onunla arkadaş olmanı istemiyorum. Ve haklıyım da." Derin bir nefes alıp gözlerime bakmaya devam etti.

"Tamam haklısın." dedi pes edercesine. "Ama benim de haklı olduğum konular var."

"Peki sor bakalım, bu benim umrumda mı?" Oflayarak eliyle yüzünü sıvazladı.

"Bazen beni cidden delirtiyorsun." Güldüm şokla.

"Beğenemedin mi?" Başımı dibine soktum. "Seni önceden de delirtiyordum. Şimdi mi pişman oldun?"

"Ne alaka, neden pişman olayım?" Bilmem anlamında dudaklarımı büzdüğümde tekrar derin bir nefes alırken dudaklarını yanağıma bastırdı. "Çok huysuzsun." dediğinde onu itmeye çalıştım ama gülerek kolunu belime sardı ve dudaklarımın kenarından öptü bu sefer de.

"Beni sen bu hale getiriyorsun." diye fısıldadım. Yine küçük bir temasında tamamen yumuşamıştım.

"Eski okulunda zorbalığa uğramış, hiç arkadaşı yok." Omzumu silktim.

"Sen zorbalığa uğrayacak biri ile arkadaş olmak için fazla popülersin." Gözlerime baktı baygınca.

"Ben öyle bir insan değilim." Tekrar silktim omzumu.

"Ben de zorbalığa uğradım, hem de tüm okul tarafından. Ama yakınmıyorum." Gözlerinde bir şeyler kıpraştığında gördüğüm şeyle sertçe yutkundum. "Bana acıma Dylan. Sevmiyorum."

"Hayır, acımadım." Kolunu omzuma dolayıp başını başıma yasladı ve yürümeye başladık. Ellerimi cebime koydum. "Barıştık mı?" diye sordu.

"Sana küs kalamıyorum." dediğimde güldü. "Ama bir daha olmasın. O kadar samimiyet."

"Bakarız." Gözlerimi gözlerine diktiğimde güldü, saçlarımdan öptü. "Şaka şaka."

***

Kime sorsam Dylan'ı görmediğini söylüyordu ve ciddi anlamda sıyırmak üzereydim. Beni delirtecek bir şekilde ortadan birden kaybolmaya bayılıyordu çünkü.

Okulun dışında onu bulduğumda, yanlız değildi. Gözlerim tanıdık kişi ile kısılırken o olup olmadığını anlamaya çalıştım birkaç saniye. Anladığında kalbim korkuyla çarpmaya başladı. Dylan ile konuşuyordu.

Öfkeden yumruk olan elim ile hızla yanlarına yürümeye başladım. Aynı yalanları Dylan'a da sallıyordu. Bu sefer izin vermeyecektim. Hayatımın içine sıçıp durmasından bıkmıştım. "Orospu çocuğu Felix." dediğimde bakışları beni bulurken tepki vermesine izin vermeden yumruğumu suratına geçirdim.

"Thomas dur!" diye Dylan kolumdan tuttu ama onu itip yere düşen Felix'in üstüne çıktım. İlk yumruğumu yüzüne indirdiğimde koltuk altlarımdan tutarak kaldırdı beni üstünden. Gerisine çekti. "Bırak, öldüreyim şunu!"

"Felix git!" diye Dylan bağırdığında hızla başını sallayıp yerden kalkmasını ve koşarak uzaklaşmasını izledim.

"Bırak beni!" diye bağırarak onu ittim ve titreyen elimle yere düşmüş çantamı aldım.

"Thomas..."

"Hayatımı mahfetti o benim." Gözlerine baktım, öfkeden gözlerimin dolmasına engel olamıyordum. En nefret ettiğim özelliğim buydu. "Ona inanmadın değil mi? Ne söylüyorsa yalan." Gözlerime bakmaya devam ettiğinde korku kapladı bedenimi.

"Dylan inanmadın değil mi?" Çantamı bırakıp ona yaklaştım. "O yalancının..."

"Tamam, sakin ol. Yok bir şey." Kolumdan tutup kaldırma oturmamızı sağladığında titreyen ellerimi bacaklarımın arasına sıkıştırdım ama dolan gözlerime engel olamıyordum.

"Ben öyle bir şey yapmadım." dedim, serbest bıraktım göz yaşlarımı. Korku ile gözlerine baktım. "Yemin ederim yapmadım. Yalan söylüyor. İftira attı bana." Titreyen ellerini kaldırıp yanaklarımı kavradı, göz yaşlarımı silmeye başladı.

"Tamam, yapmadın."

"Ben öyle bir insan değilim." Başımı salladım hızla. Dudaklarımdan bir hıçkırık döküldü. "Ben öyle birisi değilim. Yapmam ben." Dolu gözleriyle tekrar sildi yaşlarımı.

"Biliyorum." Başımı omzuna çektiğinde kollarımı sıkıca ona sarıp sessizce ağlamaya devam ettim.

Burada da hayatıma sıçmayı iyi beceriyordu.











Yanlızca bir bölüm sonra...

Sizce Thomas ne yaptı?

Yorum ve vote atmayı unutmayın. Sonra görüşürüz.

sometimes all I think about is you [bxb] •dylmas [Tamamlandı]Where stories live. Discover now