Serter babam zamanında Sertuğ babama nasıl kurlar yaptığından ve onu nasıl etkilemeye çalıştığından bahsetmişti ama ben hiç Serter babama çekmemiştim. Aksine Sertuğ babama çekmiş bile olabilirdim. Onun sert karakterinden bir parça taşıdığımı düşünüyordum. Sertuğ babam Serter babama dek ,Serter babamın anlattıklarına göre, daha soğuk biriymiş. İlişkileri Sertuğ babamı daha sıcakkanlı ve konuşkan biri yapmış.

Pantolonumun fermuarını çekip aynaya göz ucuyla baktım. Daha iyi sayılırdım. Reha'yı bekletmemek için daha fazla oyalanmadan aşağı geri indim.

Reha telefon ile konuşuyordu. Merdivenleri indiğimde oturduğu yerde arkasına doğru baktı, gözlerimiz birbirini buldu. "Ben seni geri arayacağım, Alberto."

Başka bir şey demeden kulağındaki kulaklığa dokundu ve aramayı sonlandırdı. Koltuktan kalkıp mutfak masasına yürüdü. "İspanyolca bildiğini bilmiyordum."

Oturacağım sandalyeyi çeken Reha'nın bakışları beni buldu. "Hakkımda bilmediğin çok şey var, Somay..."

Çektiği sandalyeye oturduğumda sandalyeyi masaya biraz yaklaştırdım. Reha karşımdaki sandalyeye geçtiğinde ellerime bakıyordum. Haklıydı, daha biz tanışalı şunun şurasında ne kadar olmuştu... "Somay..."

Reha yüzümü görmek için olduğu yerde hafifçe eğildi. "Kötü bir manada söylemedim, bunu. Biz tanışalı daha bir hafta kadar oldu. Birbirimizi bu kadar kısa sürede tanımamız zaten mümkün değil. Zamanla daha iyi tanıyacağız, birbirimizi."

Reha biraz durdu. Belki de tepkimi bekliyordu. Sesimi çıkarmadım. O biraz daha suskun kaldığında konuşmamı beklediğini sandım ama o konuşmaya devam etti. "Zamanla daha çok biz olacağız... tabi sen de istersen."

Dakikalar sonra ilk kez gözlerimi ellerimden ayırıp yüzüne baktım. "Ben de istersem mi?"

Reha küçük bir çocuğa laf anlatmaya çalışıyor gibi anlayışlı bir tavırla kafasını aşağı yukarı sallayarak beni onayladı. "Bu senin istediğin şeyin 'biz olmak' olduğu anlamına mı geliyor?"

Reha'nın yüzündeki mimikler belli belirsiz oynadı. Kafasını eğip ellerine baktı ve bana geri çevirdi kafasını. "Yeterince net davranmıyor muyum?"

Bana sitem mi ediyor yoksa gerçekten soruyor muydu bilemedim. Bu yüzden her ikisine de yanıt olabilecek bir şey yaptım, hafifçe omuz silktim. Bu hareketimin üstüne Reha iç çekti. Kollarını masaya koydu, ellerini birleştirdi. "Uyumlu olmamız hoşuma gitti."

Ellerini birbirinden ayırdı. Birini masada ileri uzattı. Bana yaklaşmak için masaya doğru abandı. Sağ elimi onun sol elinin içine bıraktım. Diğer elini de elimin üstüne koydu. Elim onun iki elinin arasında öylece kaldı. Parmaklarını elimin üstünde kaydırdı. Üstteki elini elime dolayıp birleşik ellerimizi kaldırdı. Elimi üstten avuçladığı için avuç içim boşta kalmıştı.

Kolumu kendine çekti. Avuç içime dudaklarını bastırdı sıkıca. Hem duymamı istiyor hem de duymamdan korkuyormuş gibi fısıldayarak konuştu. "Benim küçük bir doğurganım var... benim."

Dilim tutulmuş gibiydi, kalbim göğüs kafesimi delip geçerek kendini Reha'ya göstermek istiyormuşcasına deli gibi çarpıyordu. Zorlukla yutkundum. Reha'nın dudakları tekrardan avucuma değdiğinde titredim. Vücudumun Reha'ya bu denli tepki vermesi beni korkuttuğundan elimi yavaşça elleri arasından çektim. Reha'nın eli kısa süre havada kaldı. Ardından bakışlarını benden kaçırdı. Ellerini ilk başta olduğu gibi önünde birleştirdi. "Reha...ben..."

Reha'nın donuklaşmış bakışları yüzümü buldu. Ben kafamda cümleleri toplamaya çalışırken benden önce davrandı. "Sözde üstüne gelmeyerek sana alan tanıyacaktım..."

Ben öylece ona bakarken hafifçe tebessüm etti. "Bir an kendimi kaybettim, Somay. Beni boşver! Sen nasıl yapalım dersen öyle yapalım."

Yüzüne bakarken kafamı salladım. Reha konuşmayacağımı anladığında yemeklerin tadına bakmam için tabağımı doldurmaya başladı.

Birkaç lokma yedikten sonra çatalı tabağımın kenarına bıraktım. "Reha,.. benden önce sen biriyle uyumlu çıkmayı istiyor muydun? Ya da ne bileyim, bir doğurgandan çocuğun olmasını?"

Reha ağzına attığı lokmayı yutamadan gelen soruyla kafasını kaldırıp yüzüme baktı. Elini ağzıyla kapatırken diğer eliyle bir dakika işareti yaptı. Sonunda ağzındakileri yuttuğunda ağzını peçeteyle sildi. "Açıkçası hem biriyle uyumlu çıkmayı hem de bir doğurgandan çocuğum olmasını isterdim."

Ağzından çıkan her kelime sanki bilinçli olarak bana söyleniyor gibiydi.


Bir sonraki bölüm görüşürüz! Öpüyoruum^3^

Kara Olay(Gay)+18Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin