Hikayemizde Huzur Mahallesinin sevgisini aşkını ve yardımseverliğine bol bol şahit olacağız o zaman başlıyalım.
#1 Cemal Süreyya
#37 Söz
#99 Şiir
#69 Şiir
-TAMAMLANDI-
Ama sevgi güç verir, zamansa imkân Büyük engellerde bulur, büyük hazzı insan.
Romeo ve Juliet
Ahu'dan...
Bugün o büyük gündü Mert babamlar ile tanışacaktı sabahtan beri elim ayağım titriyordu,annem ise sanki savaşa gidiyormuşuz gibi bir sürü şey hazırlamıştı.
"Ahu hadi gel canım seni hazırlayayım Mert neredeyse gelir." Ahter'in sesi ile ona doğru yürümeye başladım kazanın üzerinden iki hafta geçmişti iyileşmişti ama bazen ayağı aksıyordu.
Odama girip makyaj masamın sandelyesine oturdum ve Ahter'in saçımla makyajımı yapmaya başladı.
Kısa süre içinde saçım ve makyajım bitmişti kıyafetlerimi alıp banyoya geçtim Ahter odada rahatça giyinsin diye.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Odaya döndüğümde Ahter'de hazırdı siyah bir kot ve beyaz bir gömlek giymişti,kapımın tıklanması ile kapıyı açtım karşımda abimi görmeyi beklemiyordum.
"Hayatım biraz izin verirsen Ahu ile konuşmak istiyorum." Ahter kafasını sallayıp telefonunu aldı ve odamdan çıktı abimde yatağımın üstüne oturmuştu.
"Gel abicim yanıma" yanınada ki boşluğa iki defa vurmuştu.Hızlıca yanına doğru oturup ona döndüm.
"Aslında ben erkek arkadaşın ile daha önce tanışmış olabilirim."
"Nasıl abi."
"Aslında Ahter'i yanlış anlaşma sonucu olarak onunla tanıştım ve aslında sana kızmamın sebebi benden gizlemen yoksa elbette bir gün bunu yaşayacaktık ama benden gizlemen koydu abicim ben anlayışsız birimiyim."
"Abi senden gizledim çünkü iki gün sonra ayrılırsak sorun olmasını istemedim ayrıca sen anlayışlı bir insansın özür dilerim sana söylemediğim için."
Bir şey demesine izin vermeden boynuna sarıldım.
"Biliyorum abicim hadi kalk yoksa yengen bana çok kızacak çünkü kapı çaldı sanırım."
Hızlıca abimden ayrılıp kapıyı açtım ve kapıya doğru koştum gerçekten de kapı çalmıştı nefesimi düzenleyip kapıyı açtım.
Karşımda benim gibi heyecandan titreyen sevgilim duruyordu babamın öksürmesi ile içeri buyur ettim.
"Hoş geldin evladım." Babamın uzattığı eli tutup öptü aynı şeyi annemde yapmıştı çoraplarına baktığımda babet çorabı değildi derin bir nefes alıp kapıyı kapatım ve içeri doğru yürümeye başladım.
Babam ve abimin karşısına oturmuş arada babama bakıyor ama hemen bakışlarını halıya indiriyordu.
"Ahu kızım Ahter kızım ile çay koyun yanına da yaptıklarımızdan koy."
Ahter'in ayağa kalkması ile bende mutfağa doğru yürümeye başladım annemin bunu demesinin nedeni abim ile babam sanırım Mert ile konuşacaktı.
Ben çayları dökerken Ahter'de yaptıklarımızı tabağa koyuyordu, bugün Aslı dışarı çıkmıştı da neyseki sorun çıkartacak biri yoktu.
Servisimizi tamamladıktan sonra tepsileri elimize aldık ve salona doğru yürümeye başladım.
"Eee Mert oğlum ne iş yapıyorsun."
"Efendim ben avukatım kendi bürom var."
"Anladım Ahuda öğretmen."Mert başını eğerek konuşmaya başladı.
"Biliyorum efendim."
Çaylar içilmiş üstüne kahveler içilmiş şimdi ise babam ve Mert tavla oynuyordu.
Açıkçası babam tam bir tavla ustasıydı ve buradan anladığım kadarıyla babam kazanıyordu.
Mert kolunun altına sıkıştırdığı tavlayla beraber ayağa kalktı yüzü acayip mutsuz ve stresli bir haldeydi.
Her kese tekrardan ellerini öptükten sonra hole geçtik ve ayakkabılarını giymeye başladı tam bu sırada babamın sesini duyduk.
"Mert evladım haftaya Pazar gel ailenle çiçeğini çikolatanı alıp hadi görüşürüz."
Babamın bu dedikleri ile Mert'in yüzü ışıldamıştı,Ahter abimi alıp mutfağa götürmesi ile başabaş kalmıştık.
Hızlıca yanıma eğilip alnıma bir buse kondurdu.
"Haftaya sözlüm olacaksın."
"Emin olma babam bu."
"Ben eminin kızım aldım seni."
Bu dediklerini sırıtıktan sonra daha fazla oyalanmamak için o gitmiş ben ise kapının arkasında nefesimin düzene girmesini bekliyordum.
✧ Ben geldiimArtık bölümleri düzene oturtmak istiyorum, ve bu konuda kendime güveniyorumda.Neyse yeni bölüm gelene kadar kendinize çok çok iyi bakın.
