02

781 68 4
                                    

 Bir iki hafta ardından üçlümüz sonunda dışarı çıkacak zaman bulmuşlardı. Bunu yapmak için harika bir zaman bulmuşlardı.

 "Y/N."

 "Kei, naber?"

 "Korkunç görünüyorsun."

 Tsukki gözlerini kızın üstünde gezdirdi, kızda farklı olan her şeyi fark etmeye çalışıyordu.

 "Doğru düzgün uyuyor musun?" Çocuk saatine bakarak konuştu, çok bir ilgileniyor gibi görünmemeye çalışıyordu.

 "Pek değil, ders çalışıyorum işte."

 Tsukishima sert bakışlarını sanki bu kızın doğruyu söylemesini sağlayacakmışçasına Y/N'e yöneltti.

 "İyi bahaneydi. Şimdi doğruyu söyle bana."

 "Her neyse." Kız göz devirdi.

 "Aman be sadece soruyordum." Tsukishima Y/N'in duymasın diye kendi kendine fısıldadı.

  Tsukki tekrar kulaklığını takıp sessizliğe büründü. Onun sessizliği bir şekilde rahatlatıcıydı. Bir şeyler anlatacağın zaman açılmaktan çekinmeyeceğin bir sessizlikti. Tam da bu yüzde Y/N aklısını kurcalayan soruyu sormaya karar verdi. Usulca çocuğun omzuna dokundu.

 "Kei, sana bir şey sormalıyım."

 "Dinliyorum."

 "Sence ş-"

 "Akaashi-san! İngilizcede şu sorularını çözmeme yardım eder misin? Hiç anlayamadım da."

 Konuşan kıza bir bakış attıktan sonra hevesi kırılmış bir şekilde Tsukishima'ya baktı. "Tabii, hemen geliyorum."

 "Şey, sonra görüşürüz?"

"Peki. Bay bay."

...

Y/N koridorda sınıfına doğru yürüyordu ama Yamaguchi'nin sesini duyar gibi oldu ve onların sınıfına doğru ilerlemeye başladı.

Kız lapıyı çalmak üzereydi ki Yamaguchi onu sıcak bir gülümseme ile selamladı.

"Tadashi-kun! Ben de seni arayacaktım."

 "Selam Y/N! Eğer Tsukki'yi arıyorsan sınıf öğretmenimiz çağırmıştı ama neden bilmiyorum. 

 Sen iyi misin?"  Yamaguchi kaşlarını çattı. Yüzünde çok bariz endişeli bir ifade vardı.

 "İyiyim, sağ ol. Boş musun şimdi? Gel beraber yiyelim!"

 "Tabii!

 Birden bire aklıma geldi, bazen sen de bizle aynı sınıfta olsaydın ne kadar eğlenceli olabileceğini düşünüyorum."

 "Ben de ikinizle tekrar aynı sınfıta omak isterdim!"

***

"Oha... Tsukki'nin haberi var mı bundan?"

"Henüz değil. Neden önceden söylemedin diye kızar diye korkuyorum."

"İki haftaya Fukurodani'ye geçiyorsun ve hala Tsukki'ye söylemedin mi? Bu işi daha da uzatarak daha az kızmasını sağlayabileceğini düşünmüyorum." Çocuğun bu cümleleri Y/N'i daha da strese sokuyordu, bunun üzerine kız başını eğip derin bir nefes aldı.

"Nerden çıktı ki bu?"

"Halam yurtdışına çıkıyor. Bu yüzden evde tek başıma kalacağım. Onlara idare edebileceğimi söyledim amam yine de güvende olduğumdan falan emin olmaya çalışıyorlar işte." 

"Hem Kei beni boşlar diye-"

"Boşlamak mı? Neden böyle düşünesin ki?"

 Yamaguchi ve Y/N dondu kaldı. Ne cevap verecekleirni bilemediler.

"Tsukki! Gemişsin."

"Evet?" Tsukishima hala şüpheli gözlerle onlara bakıyordu.

"Neden çağırmışlar ki seni?" Y/N konuyu farklı yerlere çekmek amacıyla sorusunu yöneltti.

 "Voleybol klübüyle ilgili bir şey sordular. Koridorda karşılaştıkları ilk üye ben olduğumdan."

"İyiymiş."

"Y/N seni rahatsız eden bir şey mi var?"

"Hayır yok tabii ki."

"Pekala öyle olsun."

Yamaguchi garipleşem havayı dağıtmak için lafa atıldı.

"Hadi gidelim artık. Öğle arası bitmek üzere zaten."

"Haklısın. Hadi kalk Kei!"

Tsukishima önden giden ikiliyi usuca takip etti.

Benden bir şey saklayacaksanız en azından çaktırmamaya çalışın. Gerçi çok da umrumda değil ama.

Words - tsukishima keiWhere stories live. Discover now