12.Bölüm ●TATİL●

415 25 19
                                    

Asu Lina'dan...

Alesya'nın "Ne oldu?" diye bağrışıyla  kendime gelmiştim. Şaşkınlıkla Kumsal'ın bileğine bakıyorduk. Derin bir çizikti ve yarası iltihap kapmıştı. Biraz daha derin olsaydı şah damarına kadar inecekti. "Kumsal anlatacak mısın?" diye Asena sorduğunda Kumsal derin nefes verdi. Karne günümüzdü ve tatile çıkıp mutlu olacağız derken yine planlarımız suya düşüyordu. Planla değil âna göre yaşamamız lazımdı. Her seferinde suya düşen hayallerimizin arkasından boğulmaktan bıkmıştım. Gittikçe derinleşiyor ve biz de gittikçe batıyorduk. Tam karayı gördüğümüzde yanılıyoruz ve karaya uzak olduğumuzu görüyoruz. Ne kadar kulaç atsak da dalga bizi her seferinde geriye doğru atıyordu. Yanlış yüzüyorduk... Birisinin bize öğretmesi ve kurtarması lazımdı. Peki o kişi kim? Bizi kurtarabilecek kişi kim? Bizdik. Bizi bu derinlikten kurtaracak kişi bizdik. Sadece doğru hareket etmemiz gerekiyordu. Mantıklı davranmamız.

"Psikozlar." sınıfa giren Ateş bize doğru bağırdığında ona doğru döndüm. Arkasından Piçizler girmişti. Gözlerimi kısıp Ateş'e baktım. Kot pantolonla, düğmelerinin yarısı açık, kaslarını belli edecek bir gömlek giymişti. Doğukan ve Ece de sınıfa girdiğinde Ece, Doğukan'ın kolundan ayrılıp bizim yanımıza gelmişti. "Günaydın kızlar. Nasılsınız? Bugün karne alacağız, hala ilkokul öğrencileri gibi karne günü heyecanlıyım." dedi bütün sevecenliğiyle tüm cümleleri sıralarken. Ece'nin bu heyecan veren mutluluğu beni de gülümsetmişti. "Ben heyecanlı değilim ama tatil için heyecanlıyım." dedi Alesya gülerek. "Ben bu öküzlerin bizi rahat bırakacağını zannetmiyorum ama olsun." dedim gülerek. Kumsal'a baktığımda susmuş bizi dinliyordu ve koluna bandanayı sarıp yarasını gizledi. Ne olduğunu merak ediyordum ama Kumsal anlatana kadar bir şey sormak istemiyordum çünkü kötü gözüküyordu. "Ece gel yanıma." diye Doğukan bağırdığında Ece nefes verip Doğukan'ın yanına geçti.

"Nasılsınız kızlar? Durgun gibisiniz?" dediğinde Barış, Kumsal'a baktım. "Yok hepimiz iyiyiz sadece biraz heyecan var. Birde uykuluyuz." dedi Kumsal gülerek. Kaşlarımı çattım, demek ki söylemek istemiyordu ya da şimdilik. "Çıkışta mümkün olduğu kadar bizi bekletmeyin. Her seferinde kapınızın önünde ağaç oluyoruz." dediğinde Çağan "Bekleme geç evinde otur. Biz size hazırlandıktan sonra haber veririz." diye tersledi Asena. Asena'nın aklı Kumsal'da kalmış olacak ki sinirliydi. "Sakin şampiyon." dedi Ateş.

Piçizler'le konuşmayı kesip sadece dördümüz kaldığımızda tekrar Kumsal'a baktım. Anlatmasını istiyordum artık. "Dün akşam..." dediğinde Kumsal hepimiz ona dönmüştük. Yutkunup hepimize teker teker baktı. Gözlerindeki parıltı mutluluk değil korku parıltısıydı.

"Dün Alesya'nın evine gittim. Biraz oturduktan sonra saat 10 gibi çıktım. Eve giderken arkamdan birisinin beni takip ettiğini hissediyordum ama arkama ne kadar döndüysem kimseyi görmüyordum. En son arkaya baktığımda kedi olduğunu gördüm. Tekrardan önüme döndüğümde..." Kumsal titremeye başladığında elini tutup "Sakin ol yanındayız." dedim. "Bilmiyorum, bilmiyorum. O an aklıma geldikçe boğuluyormuş gibi hissediyorum. İlk defa ölüme bu kadar yakınlaştığımı hissettim." dedi titrek sesiyle. "Ölüme yakın değilsiniz, değiliz. Sakince anlatmaya devam et ki biz de yardımcı olalım sana." dedi Alesya. Kumsal kafasını sallayıp anlatmaya devam etti. "Önüme döndüğümde maskeli bir adam bağırmamam için ağzımı kapadı. Baya çırpındım. En son elinden kurtulup kaçmaya çalıştım. Yardım edin diye bağırdım ama kimse yoktu etrafta. Evdeki insanlar dahi beni duymuyordu. En son beni yakaladığında çok yalvardım, istediğin her şeyi veririm, dedim ama bana, bana emredileni yapıyorum, dedi ve bileğimi kesti. Gitmeden önce 'Yavaş yavaş ölüme yaklaşıyorsunuz!' deyip gözden kayboldu." Kumsal konuşmayı bitirdiğinde şaşkınlıkla ona baktım. Bizim yaşadıklarımızın sonu olmayacaktı. İyileşemiyorduk. Yaramız kabuk tutuyordu ama kabuğu kendi ellerimizle soyup iyileşmesine izin vermiyorduk. "Keşke seni eve bıraksaydım, özür dilerim." dedi Alesya dudağını büzüp. "Senin suçun değil, kendini suçlama." dedi Kumsal. "Emredileni yapıyorsa gizli düşmanla bağlantısı vardır. Yavaş yavaş ölüme yaklaşıyorsunuz demiş. Bunu bize yapan her kimse ya da kimselerse bizle kafayı bozmuşlar ve en başından beri hayatımızdalar." dedi Asena. "Haklı olabilirsin." dedim. "Bileğimi kestiği an aklıma geldikçe kötü oluyorum. Nöbetçi eczane bulup pansuman yaptım. Annemler görürseler endişelenirdi. Barış da görmesin diye pansumanın üstüne bandana bağladım." dedi Kumsal. "Peki neden çocuklara söylemiyoruz?" dedi Alesya. "Şimdi değil, tatile gideceğiz bu yüzden tatsızlık çıkmasını istemiyorum. Ayriyeten çocuklardan önce biraz biz araştıralım. Bir şeyler bulalım artık. Kafayı yiyeceğim yoksa." dedi Kumsal kaşlarını çatıp. "2 haftalık tatilimiz var. 1. haftada tatil yapacağız zaten 2. haftamızı araştırmaya ayırabiliriz." dediğimde kızlar da beni onaylamıştı.

PSİKOZLAR 2Where stories live. Discover now