6. Karar

20.2K 1K 230
                                    

Keyifli okumalar 💜

Gözlerimi sıkıca yumup, "Bir küçücük aslancık varmış," Diye mırıldandım.

"Kırlarda ko-koşar oynarmış, annesi onu çok severmiş, babası onu çok severmiş." Hıçkırıklarımın arasında şarkıyı mırıldanırken, son nefesimle, "Sen benim canımsın dermiş." Deyip sustum.

Sustum, sustum ve sustum. Öylece susup bekledim. Annemin geri gelmesi, babamın iyileşmesini beklediğim gibi sabırla sessizce bekledim. Amcamın gelip beni bu cehennemden almasını sabırla bekledim. Batuhan'ın beni korumasını, yengemin bana sarılmasını sabırla bekledim.

🖤

Düşüyorum baba, ellerinle kazdığın kuyuya her geçen gün, biraz daha derine düşüyorum. Tutunacak hiçbir şeyim de kalmadı. Bir umudum vardı o da kül oldu. Artık yapayalnız ve kimsesizim, hep olduğu gibi.

"Küçük kız iyi misin?" Arkamda kısa bir hareketlilikten sonra saçıma dokunan el ile hızla başımı yastıktan kaldırıp, "Dokunma!" diye çıkıştım. "Saçlarıma dokunma," dedim tekrarlayarak. "Canım acıyor."

"Özür dilerim." Mert ürkek bir şekilde bana yaklaştığında kollarını bedenime sarıp, "Amcanlar gayet iyi, Demir sana oyun oynamış." Diye fısıldadı.

Duyduklarım karşısında gözlerim kocaman açıldı. Ne yani o evde kimse yok muydu? Boş evi mi taratmıştı? Sinirlerim bozulmuştu. Ben, ben onları öldürdü sandım. Öldü sandım. Ciğerlerimi havayla doldururken, derin bir, "Oh." Çekip ağlamaya başladım. Bu gözyaşlarım mutluluktandı. Uzun zaman sonra mutluluktan ağlıyordum. Amcam, yengem ile Batuhan hayattaydı. Yaşıyorlardı.

"Ağla, ağla Zümra. Ağla ki içindeki acı dinsin." Kollarının arasındayken, "Çok acıdı... Kalbim çok acıdı... Öldüler, öldüler sandım." Diye hıçkırıklarımın arasında zorla konuştum. "Özür dilerim Zümra." Dedi, mahcubiyetle.

Burnumu çekerken gözyaşlarımın ıslattığı Mert'in tişörtünü sıkıca tuttum. "Canım çok yanıyor, ben, ben onu vurmak istedim. Onu öldürdüm. Kanlar içinde olmasına rağmen daha çok kanatmak istedim. Benim yüreğimi kanattığı gibi onun da kanasın istedim. Ben katil mi oldum?" diye sordum, burnumu çekerek.

"Demir ölmedi Zümra." Dediğinde, bir an kalbim tpetaklak olurken, onun için sevindim. Ölmediği için, katil olmadığım için sevidim.

Mert'in tişörtünü bırakıp yüzüne baktım. "Ya-yaşıyor mu? Ölmedi mi?" diye sorduğumda kafasını iki yana sallayarak, "Hayır, Demir yaşıyor." Dedi.


"Ondan nefret ediyorum." Yanağımdaki yaşları silip, "Senden de nefret ediyorum. İkinizden de nefret ediyorum!" dedim sinirle.

"Nefret et. Nefretin hep taze olsun Zümra, taze olsun ki, bize karşı hep gücün olsun." Mavi irisleri okyanusun derinliklerini anımsatırken bakışlarımı gözlerinden çekip, "Amcamı görmek istiyorum. Lütfen en azından iyi olduğunu kendim göreyim." Dedim, yalvararak. Mert kafasıyla onaylarken, "Duş almak ister misin?" Diye sordu.

ZümraHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin