3.BÖLÜM

2.5K 201 272
                                    


İYİ OKUMALAR AŞK TANELERİM^^

"Süper kahraman diye birşey yoktur.
Varsa bile ben onlardan
biri değilim."

- Sherlock Holmes -


3.BÖLÜM: KAHRAMANLAR GERÇEK DEĞİL!

Doğan Azemiroğlu konum; New York!

Bu nasıl olabilirdi?

En fazla üç dört saat önce yer altında olan adam bu kadar kısa bir sürede nasıl başka bir ülkede olabilirdi?

Aklımda inanılmaz şekilde bilgi trafiği karışıklığı varken beynimde kornalar ötüyordu resmen.

Kırmızı ışık hiç yanmazken; yeşil ışık ve araf rengi turuncu ışık arasında git gel yapıyordum ama durması gerekti. Bu bilgi karışıklığının bir an önce durması gerekti!

Nefesimi tutmuş ve gözlerim hâlâ ekrandaki konum sinyalindeyken irileşmiş gözlerimle öyle ve sadece oraya bakıyordum. Ya bu adam ışınlanmayı keşfetti belki de buldu, ya da bir oyundu bu?

Işınlanma bulmasına imkansız diyemem ama bunu sadece kendisi kullanacak kadar da aptal birisi değildir diye düşünüyordum. Bu saçma düşünceden uzaklaşıp oyun olduğunu düşünmeye başladığım ama niye, kime, niçin oyun oynuyordu ki konumunu farklı yerde gösterterek.

Bende Zara Zaroğlu'ysam bunu bulur ve o kurnaz -sandığı- tilkiliğini kuyruğunu ağzına sokarak gösterirdim.

Caddenin ortasında ani bir frenle durduğum için, arkamdaki arabalar sürekli sinir bozucu bir şekilde korna çalıyordu. Kafamın içindekiler yeterli değil gibi bir de bunların vır vır ötmesi, motordan inip hepsini linç etmek isteyeceğim kadar fenaydı ama sakin olmalı ve bu Azemiroğlu'nun amacını öğrenmeliydim. Bunu yarın iş yerine en yakını; kişisel asistanı olarak yapacaktım.

Kafam karışıkken fazla gürültüye gelemediği için, dişlerimi sıkıp tekrar motoru gazladım ve küçük bir ipucu dahi olsa bulmak adına ormana sürdüm.

Zaten yol üstünde olduğum için kısa sürede ormana varıp, motoru aynı yerine park ederek; ayağımı motorun üstünden uzatırcasına atarak indim ve kaskı çıkarıp yüzüme her zamanki maskemi taktım.

Pür dikkat! Koşar adım ormanın içine, onun yere vurupta evi çıkardığı yere kadar etrafıma bakınarak gittim ve tam orada durdum.

Şuan New York'ta olan birisi burda -yerin altında gizleme gereği duyduğu şeyin olduğu- bu evde olamazdı. Bu yüzden, bu eve onun gibi girecek ve ne sakladığını bulacaktım.

Ayağıma onun gibi sertçe toprağa vurdum ve bekledim ama ne yer oyuldu bir ev çıktı, ne de başka bir anormallik oldu. Bir kaç kere daha aynısını yaptım hatta üzerinde tepindim ama ev ortaya çıkmadı.

Sinirle dişlerimi gıcırdatarak,"Sikik!" diye bağırıp toprağa sertçe vurdum ve sadece sahibine çalışan bu ormandan derhal gitmek adına, arkama dönüp motoruma bir solukta koşarak vardım.

Kaskı takıp, motora binene ve ormandan ayrılana kadar aklımda deli sorularla beraber büyük bir merak vardı.

Öncelikle, Doğan Azemiroğlu gerçekten göründüğü gibi sıradan ama ünlü bir iş adamı mıydı sadece? Bence hayır.

ŽÁR Where stories live. Discover now