29. Aramızda zincir var

Start from the beginning
                                    

Dudağımı çekip boynuna eğildim. Ellerim kaslı vücudunda geziniyordu.  Esmer boyna küçük küçük öpücükler koydum. Dudağıma zincir değdiğinde başıma kaldırmadan sırıttım. N'haber zincir, sevişelim mi?

Zinciri dudağımla çekiştirdiğimde Ertuğrul'dan kıkırdama sesleri gelmişti. Ama ben demiştim zincirle ayrı bir şekilde ilgileneceğim diye.

Zincirle birlikte boynunu emmeye başladım. Metallik bir tat, Ertuğrul'un tadıyla karışınca güzel oluyordu. Bedeninde benim yarattığım izlerin olmasını istiyordum, bu yüzden ince deriye asıldım. 

Ağzımda zincir varken yer yer emdiğim boyna bakmak için çekildim ve kırmızı oluşan yuvarlaklara baktım. Zinciri ağzıma aldığım kısmı salya olmuş haldeydi. 

Eğilip zinciri tekrar dişlerimin arasına aldım ve onun dudaklarına doğru yaklaştım. İki ağız arasında kalmıştı zincir.

Dillerimiz zincir yüzünden düzgünce hareket edemezken  Ertuğrul'un sinirlendirdiğini anlamıştım. Alt dudağımı kavrayacakken sırıttım. Başını kaldırıp dudaklarımı yaklaşıp öpmek istediğinde biraz daha çekildim.

Başının altımdaki ellerini çekip enseme atıp dudaklarımızı kavuşturdu. Zincir çenesinde dururken istediği gibi dudaklarımı hareket ettirebiliyordu.

Üstünde gidip gelirken aleti iki lobumun arasına girmiş haldeydi. Ağırdan alıp çıldırtmak istiyordum.

Boynuna yavaşça indim, dilimle ıslak yol bırakırken ara ara emip bırakıyordum.  Göğüs ucuna gelip bana sabah yaptığı gibi işkence yapmaya başladım. Küçük tepeciği iştahla emiyordum.

Sarı saçlarımdan tuttu.  Hiçbir şekilde engellemedi beni. Emmeyi bırakıp dilimi tepecikte döndürdüm. Saçlarımı çekiştirip yüzüne yaklaştırdı. "İçine al artık." dedi.

"Ama esmerim benim kurallarım işliyor şu an." Dişlerini sıkarken çene kemikleri belirginleşti.

Beni dinlemeden, "Hadi yoksa ben yönlendireceğim." dedi.

Dediğim dedikti bu esmerin ve ben sınırları zorlamak istedim. Biraz daha sürtündüm. Vücudumu kaldırıp aleti tuttum ve yavaşça içime aldım.

Az önceki sevişmeden dolayı geniş olan deliğim rahat bir şekilde içine alırken kalınlığı tamamını içine alıp oturdum. "Immg.."

Hızlı olmadan üstünde inip kalkarken elini belime attı. Eğilip ellerimi sert göğüste gezdirdim.

Biraz doğruldum hızımı bir tık arttırdım. Arada kendimi çekiştiriyordum. Gözlerini bana dikmiş izliyordu.  Sanki önünde dönen bir filmi zevkle izliyor gibiydi. İsmiyle inlerken vücudum gerilmişti. Ellerimi geriye doğru bacaklarına yasladım ve hızlandım.

İki eliyle artık belimi kavrarken o yönlendirmeyi başlamıştı.   Prostatıma çarpan uzunluk derince inlememe neden olurken ne olduğunu anlamadan yana doğru devrilmiştim.

Ertuğrul tekrardan üstüme çıkarken hızını artırıp içime girip çıkmaya başladı.  İsmi üst üste yediğim git-gellerle tamamlanamazken artık ağzı açık şekilde kesik kesik inliyordum.

İçimde kasılan sertlikle Ertuğrul'un boğuk inlemeleri beni bayıltacak gibiydi.  Onun gelmeyi yakın olduğunu anlayıp kendime çekmeye başladım.

Elime gelirken birkaç saniye sonra içimde onun sıvısını hissettim.

Derin ve hızlıca soluklanıyorduk. İçimden çıktı ve üstümde uzanarak başını boynuma gömdü.

"Esmer şekerim kesinlikle şikayetçi değilim ama çok ağırsın." dedim. Kendini yanıma atıp beni üstüne çekti. Kıkırdayıp üstüne yerleştim. "Ben de ağırım." dedim.

Barutla YanWhere stories live. Discover now