4.bölüm

6.3K 268 43
                                    

Selam herkese yeni bir bölümle geldim lütfen bol yorum ve volte atmayı unutmayın beni Wattpad'da takip ederseniz sevinirim 😊 Instagramdan da takip etmeyi unutmayın ( ilknuralgull )

Çavê derîgirtîya, li yê derivekirya ye. - Kapısı kapalı olanın gözü kapısı açık olandadır.

Tokat attıktan sonra berat kolumdan daha sert tutup bana yaklaştı kaşlarını çatıp " sakın bir daha bana tokat atmaya çalışma yoksa bu kadar sakin kalmak zorunda kalmam haberin olsun" dedi öfkeyle.

" Bir karın olduğu yeni mi aklına geldi gelmiş bana hesap soruyorsun ?"

"Berat " yeni gelmedin aklıma hep bir karım olduğunu aklıma kızıdım merak etme seninle geçicek kötü günleri de kafama kazıdım bunu da merak etme aranız da ne oldu doğru söyle kızmayacağım" dedi biraz daha sakinleşerek.

"  bir daha bana böyle sorular sorma berat ağa onunla aramda hiç birşey geçmedi geçemezde  ben onu dostum sırdaşım bildim kardeşim bildim sen gelmiş onunla aramda ne geçti diyorsun"

Berat sanki yalan söylemediğimi anlamış gibi " eğer seni onun yanında görürsem şilan önce onu öldürür sonra da seni bu odaya hapis ederim anladın mı?"

" Aynı ortamda bulunuyoruz arkadaşımla nasıl konuşmama mı beklersin ? "

Berat " ben bilmiyorum şilan sizi yan yana görmeyeceğim anlaşıldı mı ?"

" Elimden geldiğince uzak durmaya çalışırım ama beni görünce konuşursa ne yapacağım?"

Berat " merak etme ben onunla konuşacağım " dedi birbirimize okadar çok yakındık ki bedenlerimiz bile birleşmişti biraz daha yaklaşırsa öpüşe bilirdik beratla iki kolumu da sıkı sıkı tutmuştu konuşurken fark etmedim ama canım yanıyordu ikimizde sesiz bir şekilde birbirimize bakıyorduk şu anın hiç bitmesini istemiyorum berat bana biraz daha yaklaştı heycanla ne yapacağını bekliyordum ama tam dudağıma buse konduracakken geri çekildi benden bu kadar çok Nefret ederken öpmesini bekleyemez dim beni karısı olarak bile görmüyor ne acı ama  zorunda olduğu için böyle davranıyor adına leke gelmesin diye bana hesap soruyor .

Berat sinirle odadan çıkıp gitti, sonra elimi yüzümü yıkayıp bende ardından çıktım kim bilir nereye gitmişti aylar sonra gelip bana bağırıp çağırması hesap sorması çok saçma ki azadla aramızda hiç birşey olmamıştı olamazdı zaten ben hep azadı bir abi olarak görüyordum.

Bahçeye çıkınca herkesin kahvaltıya oturduğunu gördüm bende sesizce beratın yanına oturdum ne kadar istemesemde oturmak zorundaydım babaanne piroz gözlerini benden ayırmıyordu rozerin ve boran ağa sofraya gelince gözlerimi babaanneden ayırdım  ikisi de çok mutlu görünüyordu barışmış olmalılardı ikisinin de gözlerinin içi parlıyordu birbirilerine aşkla bakıyordular bir de berata baktım sanki beni öldürecekmiş gibi bakıyordu bir bana bir azada bakıyordu bu adamın derdi neydi böyle kafayı mı yemişti kulağıma eğilip " önüne dön şilan yoksa birazdan katil olacağım bakma şu azada " dedi öfkeyle.

" Kimseye baktığım yok ağam yemeğimi yiyorum sen bence saçmalıyorsun "

Berat tam konuşacağı sırada babaanne pirozun sesi ikimizi de kendisine döndürmeye yetti " ikiniz aranızda ne konuşuyorsunuz bu konağa ne zaman kuma geleceğini mi yoksa ?" Dedi herkes şaşkınla piroz babaanneye baktı bizden önce boran ağa sert bir şekilde " oda nerden çıktı piroz hanım kumada neymiş ?"

Piroz " bilmem onuda berat ağa düşünsün kumasını kendisi seçmek ister belki ilk karısını seçmedi ikinciyi seçmek ister belki."

Berat " ne diyorsun babaanne sabah sabah ?"

DİLBİRİN  (Zoraki Evlilik)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin