SAKLIMDASIN

1.1K 76 56
                                    

Medya: Erdal Güney - Saklımdasın

İyi okumalar 💜✨
_______________________________________

Sarışın genç arabasını kahvehanenin önüne çekip indi arabadan. Günün yorgunluğu ile indiği gibi derin bir nefes çekti içine temiz havadan. Hem akşam üstü yaşanan olaydan, hem de içeriye girdiğinde muhtemelen göreceği bir çift gözden dolayı içini bir sıkıntı basmıştı yeniden. Aldığı nefes yetmez olmuştu adeta.

"Hadi bismillah..." diye kendi kendini yatıştırmaya çalıştıktan sonra kahveden içeriye adımladı. Sol tarafa hiç bakmadan kendi tarafında olacaklarını düşündüğü arkadaşlarına bakındı. Gördüğünde de ufak bir el hareketi ile yanlarına doğru ilerledi.

"Selamünaleyküm beyler." demesine karşılık;
"Aleykümselam kardeşim."
"Aleykümselam reis."
"Aleykümselam." gibi cevaplar almıştı. Yanlarına vardığında da kendisi için boş bırakılan baş köşeye oturup yayıldı sandalyesine.

O kadar yorgun hissediyordu ki kendisini. Hem bedenen, hem ruhen. Nasıl geçerdi bu yorgunluk bilmiyordu. Zaten ne olduğunu da anlayamamıştı ki. Mesela neden içeri girdiği andan beri normalde hep yaptığı gibi sol tarafta oturan pezevenk solcuya bir bakış atmamıştı? Neden onun da ona aynı şekilde bakmasından sonra "Sen hayırdır?" deyip kavgaya girişmeye çalışmamıştı? Neden hep yaptığının aksine bugün gözlerini o taraftan kaçırır olmuştu? Neden? NEDEN?

"Eee abisi? Anlat bakalım. Simge ile nasıl geçti? Çok vurdu mu doğruyu söyle?"

Masadakilerin alaycı kahlahları yükselirken sarışın genç bir an neyden bahsettiklerini anlayamadı. "Ne?" diye sorunca kuzeni de kendi sorusunu yeniden dile getirdi.

"Yenge diyorum yenge! Çok azar çekti mi sana bari?"

Etrafındakiler yine aynı alaycılıkla gülerlerken bu sefer anlamıştı ülkücü genç neyden bahsettiklerini. Bıkmış bir surat ifadesiyle karşısındakileri alaya aldığı sırada gözü ileride çaprazında oturan gence kaydı. Kendisine pür dikkat baktığını fark edince bir an afalladı. Yüzündeki gülümseme yavaş yavaş soldu. Karşısındaki gencin bakışlarında sanki her zamankinden başka ifadeler vardı. Evet yine öfkeyle bakıyordu kendisine ama araya serpiştirilmiş bir kaç duygu daha gördü ancak ne olduğunu anlayamadı. Tam "Ne var?" dercesine bir hareket yapmak için hazırlanıyordu ki yanındaki mahalleden arkadaşı Murat kendisini dürtüp lafa girdi.

"Reis şaka maka kıza da ayıp oldu. Bizim yüzümüzden yanına da gidemedin. Bir de şu dallamayla kavga edince... Çok sorun oldu mu?"

Derin bir nefes alıp arkadaşının üzerindeki bakışlarını kucağına indirdi genç adam. Ne diyeceğini, lafa nasıl gireceğini düşünebilmek için bir kaç dakika durdu. Ondaki bu ciddiyeti fark eden arkadaşları ise alaycı tavırlarını bir kenara bırakmışlardı. Merakla reislerinin ağzından çıkacak cümleleri beklerken konuştu ülkücü genç.

"Bitti."

Gençlerin hepsi şaşkınlık nidaları çıkarırken başını kaldırdı. Ve gözleri istemsizce yeninden çaprazındaki solcuya kaymıştı. Bu sefer de yüzünde şaşkın bir ifade vardı esmer gencin. "Acaba beni mi duydu?" diye içinden geçirirken bu sefer de Hakan girdi lafa.

"Ne bitti? Nasıl bitti lan? Ne demek bitti? Ne oldu bir anlat adam akıllı."

"Nasılı yok abi bitirdik işte. Beni biliyorsun zaten. Ben sırf Simge mahçup olmasın diye sürdürüyordum bu ilişkiyi. Yoksa arkadaştan fazlası değildi benim gözümde. Bugün de olanlardan sonra ben tam bitiririm diyorken o benden önce davrandı. Ayrılalım dedi, bitti işte."

SAKLIMDASIN - BxBHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin