özlüyorum bir bilsen

32 6 4
                                    

Herkese selaam! Umarım ki iyisinizdir, sağlığınız yerindedir.
Kitaba gelince, çok uzun tutmayı düşünmüyorum.

Pencerenin önünde oturuyordum ve dışarıyı izliyordum. Yağmur sanki bardaktan boşalırcasına akıyordu.

Odağım dışarısı da olsa aklım Asel'le bulanmıştı. Yanına gitmek istiyordum, yapamıyordum. Beni istemiyordu. Ama ben onu çok özlüyordum.

Biraz sonra kapım açılmış doktorum girmişti içeriye.

"Ali, kontrollerin var. Hadi hazırlan."

"Peki."

Ayağa kalkıp dolabın karşısına geçtim. Pijamalarımı çıkarıp hasta kıyafetlerimi giyindim.

Terliklerimi de giyince usulca odadan çıktım. Tam Serhat abinin yanına gidiyordum ki kalbime tekrar ve tekrar bir sancı girdi. Elimi göğsüme sarıp sıktım. Belki acım azalır diye.

Hemen sonra Serhat abi kolumu tutarak hemşirelere seslendi.

"Hemen bir sandalye getirin. Oksijen tüpünü ve sakinleştiriciyi de getirin. Hadi çabuk olun!"

Biraz sonra sandalye gelince oturdum. Ama hala dört büklüm duruyordum. Zar zor nefes alıyordum.

Sonra kolumda bir sızı hissettim.

"Ali, Ali bana bak. Dinle beni. Sakin ol tamam mı? Şimdi sana oksijen vereceğim."

Zorlukla ağzımı açtım ve tüpü ağzıma taktı. Nefes almaya başlayınca rahatladım. Kalbimdeki acı yavaş yavaş giderken derince nefes aldım.

"Şimdi nasılsın?"

"Daha iyi."

Sandalye gitmeye başlayınca ellerimi kenarlarına koydum. Tam koridordan çıkıyordum ki, kenarda duran Asel'i farkettim.

Öylece durmuş muydu?

Ona baktığımı fark edince başını eğdi.

Cidden sadece öyle durmuş ve acı çekmemi izlemişti.

Omzumda bir el hissedince kafamı kaldırdım. Serhat abi hüzünle gülümsüyordu bana.

Aynı tebessümle karşılık verdim. Gözümden akan bir yaşı da hızla sildim.

Delikten daha da acıtan bir şeydi bu. Onsuz olmak, onsuz hayal kurmak çok acıydı.

Asel benim dünüm, bugünüm ve yarınım olmuştu artık. Gözlerimi her kırptığımda gülen yüzü geliyordu hayalime.

Onu düşlerimde sevecektim belki de sadece. Hayallerimde el ele gezecektik. Rüyalarımda büyütecektim.

Kısa bir süre kontrol odasına girdik. Sırayla bütün kontroller yapıldı. Sonra odama döndüm.

Yarım saat sonra odaya Serhat abi girdi. Elindeki dosyayı kenara bıraktıktan sonra yanıma oturdu.

"Ali, durumun gittikçe kötüleşiyor. Buna moralin de sebep oluyor. Şuan da seni bir tedaviye almamız gerek. Kalp bulana kadar ilaçla yetinmeliyiz. Ve lütfen moralinin neden böyle bozuk olduğunu söyle bana."

Ölü Kalbin Son ÇırpınışlarıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin