5. Bölüm

7.1K 352 46
                                    

Mina yavaşça gözlerini araladı yabacı bir koku yabancı bir yataktaydı bianda kendine gelerek yataktan fırladı. Dün gece aklında canlanmaya başladı arkadaşlarından ayrılıp arabasına doğru yürüyordu bir el ağzına kapanması ve sonrası karanlık. Hızla odanın içindeki kapıya doğru koştu açılan kapı ile koca bir konağın en tepesindeydi mardin ayakların altındaydı avluya baktığını tahmin etiği merdivenlere doğru ilerledi bi adam avlun ortasında masada oturmuş kahvaltı ediyordu hızla merdivenleri inerek dikildi adamın karşısına
" kimsin sen burası neresi"
"Mardindesin " dedi adam istifini bozmadan kahvaltısına devam ediyordu mina sinirle "yaa öyle mi bende milanodayız sandım salak değiliz herhalde buranın mardin olduğunu biliyoruz bu konak neresi sen kimsin" dedi adam sinirle çatalı bıçağı sertçe tabağa bıraktı " öncelikle o sesin tonun ve üslubunu düzelt insan kocasına böyle davranmamalı ve ben sakin bir adam değilim küçük hanım ümünü sıkı veririm alim allah" dedi mine şaşkınca " ne kocası be" diye cırladı o sırda adam ayağa kalktı minanın boğzına yapıştı "bana bak karacahanların prensesi sabrımı sınama ne babana ne abilerine benzem ben alırım seni ayağımın altına" mina nefes almaya çalışırken "bırak beni " diyordu adam ellerin çekti mina yere düştü nefesin toplamaya çalışırken "allahın belası pislik" dedi adama "güzel şimdi tanışalım küçük hanım masaya geç" dedi mina adamın tam karşısına oturdu masada bulunan sudan bir yudum alarak "benden ne istiyorsun" dedi adam sakince sandalyesine yaslanarak " güzel bak istediğin zaman kibar olabiliyorsun " dedi mina "babam burda olduğumu öğrenmesi uzun sürmeyecek" dedi adam şuh bir kahkaha atı " evet biliyorum benim istediğimde bu karıcığım mirza amcanın bizi bulması" dedi mina "babamı tanıyor musun" dedi adam bir kahkaha daha atı " ama karıcığım hem burası Mardin diyorsun hem babamı tanıyor musun diyorsun senin babanı tüm türkiye tanıyor unutun mu" dedi
mina "benden ne istiyorsun babamı tanıyorsun ailemi tanıyorsun o zaman aklım kaçırmış olmalısın yada eceline susamış ki mina karacahanı kaçırdın söyle hangisi" dedi adam tek kaşını kaldırarak karşısındaki kıza baktı güzel olduğu kadar korkusuzdu "öncelikle mina seyfioğlu karacahan değil dün yıldırım nikaha ile evlendik katıcığım " dedi mina içtiği suyu püskürterek" ne diyorsun sen be" dedi adam sinirle
" seni uyardım ses konusunda ben sakin bir adam değilim üstelik normal bir adamda değilim kuraları bi kere söylerim uyulmasını isterim seyfioğlu konağındasın ben hamza seyfioğlu " dedi mina bu adamın adını duyduğunu hatırlıyordu "neden peki" dedi
hamza " ne neden " dedi
Mina" neden beni kaçırdın haberim olmadan evlensin" dedi hamza "çok soru sorulmasından hoşlanmam ve benim karım çok konuşmaz konuşmamalı küçük hanım" dedi mina "neden alahın cezası neden kaçırdın evledin haberim bile olmadan " dedi hamza elini sertçe masaya geçirdi her şey yerinden oynadı " seni biraz önce uyardım sesin kıs diye beni zorlam mina ben istedim evlendik o kadar bitti" dedi mina ağlamaklı sesi ile " babam gelecek mirhan abim beni bulduğunda senle mi kalacağım sanıyorsun beni kurtaracaklar" dedi hamza  bağırarak " bak burası mardin mardinde töreler hüküm sürer sen artık benim namusumsun aşiretlerin seçeceği iki şey var ya senle benim ölümüm yada berdel aaaa bak demeyi unutum ben seyfioğlu soyunun son varisiyim beni öldüremezler yani berdel olacak" dedi mina karşısındaki adama bakarak "kafayı yemişsin sen ben senin hiç bir şeyin değilim bunu herkese anlatacağım beni kaçırdığını ben bir karacabeyim bu topraklarda ailem hüküm sürüyor...." dediği andan bie kükreme duyuldu hamza bağırarak "haklısın karıcığım ama bilmediğin bir şey var enaz ailen kadar güçlü bir aşiretiz ve sen benim namusumdun sadece bir saatte ağalar toplanacak ondan önce sen benim gerçek karım olacaksın" dedi mina şaşkınca karşısındaki adama baktı o sırda hamza masadan kalkarak minanın kolundan tutu ve merdivenlere doğru sürüklemeye başladı mine çırpınıyordu ama hamzaya gücün yetmesi imkansızdı. Hamza minayı tek eliyle tutarak sırtına atı.

Konağın en üst kadına vardılar üçtane odanın oluştuğu kata kaça yatak odasıan soktu minayı mina ağlayarak "yapma lütfen" hamza minaya biraz daha yaklaştı "mina eğer bana dokunursan kendim öldürüm" dedi hamza " sana şuan dokunmayacağım korkma ama beni zorlama eğer aşiret toplandığında kendi rızanla geldiğini söylemesen " dedi ve elindeki telefonu açtı bir adam mirin peşindeydi ve silahı ona doğurultmuştu " önce mirden başlarım öldürmeye şuan ingilterede leyn sokağında bie kafede esmer bir mankenle oturuyor" dedi mina yutkunarak "tamam lütfen bir şey yapma " dedi hamza " bir saate hazırlan ikna etmemiz gereken bir grup insan ve ailen var güzelim" dedi ve çıktı odadan

Beğeni ve yorumlarınızı bekliyorum

Kalbine sor❤️ (aşiret gelin olmak kitabın ikinci kitabıdır)Where stories live. Discover now