AFİTAP

23. Bölüm

Yıldız verdiysek, bölüme geçebiliriz.☆

***********

Bana verilen odadaki yatakta oturuyordum ve yaşadığım bu saçma olayın gerçekliğini sorguluyordum. Hemcinsimin beni bu kadar iğrenç bir pozisyona sokmasını kabullenemiyordum. Gözlerim yavaş yavaş kapanmaya başlayınca, sabah erkenden uyandığım için gelen uyku ihtiyacına direnmedim.

Kapımın tıklanma sesine gözlerimi açtığımda yatakta oturur pozisyona gelip, yaptığım topuzu bozdum ve saç diplerime masaj yaptım. "Gel" Boğuk sesimle kapıya vuran kişiye seslendikten kısa bir süre sonra kapı açılıp, Aktan göründü.

Uyku sersemi bir halde ona bakarken benim dağılmış saçlarıma, şiş yüzüme bakıp tebessüm etti. "Uyandırdım galiba" Mütevazi olmaya çalışmadan kafamı sakladım. "Evet" Hâlâ boğukluğunu koruyan sesimle hafifçe kıkırdayıp odaya doğru bir adım attı.

"Hadi gel herkes yemek yedi bir sen kaldın, baya da uyudun." Havanın kararmaya başladığını gördüğüm ve acıktığımı hissettiğim için kafamı sallayıp yatakta oturur pozisyona geldim

"Çok iyi olur." Saçlarımı at kuyruğu yapmak için yere doğru kafamı eğip, tüm saçımı bir araya getirdim. Elimle sabitlediğim saçlara kafamı kaldırdığımda Aktan'ın duvara yaslanmış  beni izlediğini anca fark ettim. Hızlıca bileğimdeki tokayla saçımı bağlayıp yataktan kalktım. "Sofrayı hazırlıyorum mutfağa gel."

Onaylayan mırıltılar çıkarırken odamda bulunan kişisel banyoda yüzümü yıkadım. Üzerimdeki kıyafetleri çıkarıp, kot şort ve yarım mor askılıyı üzerime geçirdim.

Mutfağa girdiğimde masada iki tane servis açıldığını ve Aktan'ın dolaptan içecek çıkardığını gördüm. "Ayılabildin mi?"

"Eveeet." Uzatarak onaylamamla tebessüm edip çıkardığı ayranı masaya bıraktı. Sofrada kremalı tavuklu makarna ve salata vardı. "Sen yemedin mi?" Iki servis açmasını kast ederek sorduğum sorula kafasını sağa sola sallayarak masaya oturdu.

"Birlikte yeriz dedim." Duyduğum cümle beni mutlu ederken ikimizede masada bulunan bardaklara ayran doldurdum. "Iyi yapmışsın. Millet nerde?" Aktan doldurduğum ayrandan bir yudum aldıktan sonra beni yanıtsız bırakmadı. "Çağam, Berk, Serenay, Danla aşağıda film izliyorlar. Diğerleri arka bahçede oturuyor." Mutfak kapısı açık olduğundan arka bahçedeki gülüşme ve konuşma sesleri az da olsa geliyordu. "Sen napıyordun?"

Beni uyandırmadan önce ne yaptığını merak etmiştim. "Odamdaydım bende bir iki şarkı sözü yazdım." Ağzıma attığım makarnayı yuttuktan sonra ışıldayan gözlerle karşımdaki sandalyede oturan adamın gözlerine baktım. "Ciddi misin? Bana da gösterir misin?" Hızlıca peş peşe sorduğum sorulara gülümseyip, kafasını salladı. "Olur ama daha tamamlanmadı." Bir süre durduktan sonra gözlerindeki ifade yoğunlaştı ve cümlesine yeni kelimeler ekledi. "Belki ilk dinleyen olursun."

Yaptığı teklif hoşuma giderken ortada bulunan salatadan bir kaşık ağzıma atmadan önce bir istekte bulundum. "Canlı isterim ama." Gülümseyişi büyürken gözlerindeki yoğunluk büyüdü. "Iste."

Aklıma yeni gelmiş gibi ağzımdaki çiğnediğim salatayı yuttum. "Ben salatayı direk ortadan kendi kaşığımla aldım ama rahatsız oldun mu?" Ikı kişi olduğumuz ve Aktan'dan iğrenmediğim için düşünememiştim salatayı kendi tabağıma almayı ama belki karşımda ilgiyle beni dinleyen,izleyen, konuşan adam rahatsız olmuştu. Hiç sanmasamda.

"Senden rahatsız olmam Afitap." Hoşnut bir ifade takınırken yüzüme ortada bulunan salata tabağından bir kaşık daha salata alıp ağzıma attım. Bu hareketime gülsede aynı şekilde bana eşlik etti. "Bu arada makarna çok güzel olmuş, salatada salata işte." Sonlara doğru gülerek söylediğimle o da ufak bir gülüş kaçırmıştı dudaklarından. "Makarnayı ben yaptım ama salatayı Berk yaptı." Makarnadan bir kaşık daha ağzıma attığım sırada içeriye Zehra girdi.