13. Bölüm #ikiyabancı

617 49 35
                                    

Ceren ve Efe yemektedir.

Efe:Yalnız baya yorulduk ama değdi.Bak son bir bütçe konusu var.Onu da hallettik mi tamamdır bu iş.Sunum çok iyiydi bu arada.Eline sağlık.
Ceren:Eda da çok yardım etti.Hakkını yiyemem şimdi.
Efe:Herkes yapmaz bunu biliyor musun? Hatta ellerinin bile değmediği projeler için övgü almaya çalışıp dururlar genelde.
Ceren:Yok.Yani ben öyle şeyler yapmam.Hele Eda'ya..Asla!
Efe:Çok yakınsınız dimi? Tabi biliyorum ama..
Ceren:Ya Eda benim ailem.En yakın arkadaşım, dostum, sırdaşım, kardeşim..Her şeyim yani.
Efe:Ne güzel.Nerde tanışmıştınız?
Ceren:Bizim aslında babalarımız çok yakın arkadaş İzmir'den.
Efe:Hıı..
Ceren:Evet.Yani biz de Eda'yla birlikte büyüdük ama asıl ben buraya taşınınca bu kadar yakın olduk.Benim ailem hâlâ İzmir'de.Ben üniversiteyi burda kazanınca babam dedi ki seni tek bir şartla gönderirim o da Hakkı amcanlarla yaşarsan.
Efe:E tabi kızı değerli şimdi.
Ceren:Benim canıma minnet zaten.Eda var.Hakkı amca, Muazzez teyze..Çok iyi insanlar.Yani yıllarca aileden biri gibi sevdiler beni.Hep destek oldular.
Efe:Ne güzel.Gerçek ailelerde bile bazen bu kadar güçlü bağlar olmuyor.
Ceren:Ama Hakkı amca ve Muazzez teyzeyle mutlaka tanışmanız lazım Efe Bey.Yani böyle görseniz dizi karakteri gibiler.O kadar sıcak, komik, neşeli, eğlenceli..
Efe:Eda gibi..
Ceren:Yani Eda çok başka, çok özel.

Kahve sipariş verdiklerinde yanında şans kurabiyesi de gelir.

Efe:Bunlara inanıyor musun?
Ceren:Yoo..Pek değil aslında.

Ceren kendi kurabiyesini kırar.Çıkan falı okur.

Ceren:Bulmak için bakman yeterli.Siz de açsanıza.

Efe de kurabiyesini kırar.

Efe:Uzak sanırsın yakındır.

Yemek bitince Ceren eve döner.Eda bahçede oturuyordur.Yanına gider.

Eda:Koş koş koş.Otur bakıyım şuraya.Noldu? Anlat.
Ceren:Ya tahmin ettiğim gibi.Öyle bir şey yok yani.Ay ne olacaktı ki zaten Eda? Sen böyle bir uçtun yok şöyle yok böyle diye.
Eda:Ya tamam şimdi sen de manyak mısın nesin? Adam herhalde ilk seferinde sana kalkıp yemekte açılacak hali yok.Bırak şimdi onu bunu da anlat.Ne konuştunuz?
Ceren:Seni..
Eda:Gördün mü bak? Biliyordum böyle olacağını.Çünkü bence benden çekiniyor durumu kolaçan ediyor.Ben sana söyliyim.Hani ben bir şey der miyim, kötü bir tepki verir miyim?
Ceren:Yok ya bence öyle bir şey değil.
Eda:...?
Ceren:Öyle mi diyorsun?
Eda:Ya herhalde be kızım.İnsan sarrafıyım ben.
Ceren:Aman neyse.Bu arada bugün Serkan babana yakalanıyordu az daha.
Eda:Sus sus.Sorma.Allahtan babam görmedi.Şükür.
Ceren:Ee anlat noldu?
Eda:Yarın akşam dörtlü yemeğe çıkıyoruz.
Ceren:Dördüncü kim?
Eda:Sevgilim.
Ceren:(dalga geçerek) Senin sevgilin mi var?
Eda:Yoo

Eda, Sinan'ın iş görüşmesini kabul eder.Sinan hemen bunun haberini Serkan'a verir.Sabah Sinan ve Eda buluşur

Sinan:Genelde yurt dışı bazlı çalışıyoruz.Daha çok uluslararası etkinliklere ağırlık veriyoruz.Sadece Avrupa'da 16 şubemiz var.
Eda:17 olacak galiba.Çünkü Barselona'da da bir şubenizin açılacağını duydum.
Sinan:Doğru evet.Gelecek ay açıyoruz.Hakimsiniz çok güzel.
Eda:Evet.Zaten görüşmeyi kabul etmemin sebeplerimden biri de o.Yani sizin uluslararası bir şirket olmanız.Yoksa çalıştığım yerde çok mutluyum.Yani mutluydum.
Sinan:Bizimle de çok mutlu olacağınıza eminim Eda Hanım.Sizi bir aylık oryantasyon sürecinden sonra uluslarası faaliyetlerimizin başında görmek istiyoruz.Her ay farklı bir ülkede farklı bir organizasyon yapacaksınız.Düğünler, konserler, partiler, konferanslar..Neredeyse bütün dünyayı gezeceksiniz.Bu sizin için sorun olur mu?

~Flashback~

(Üniversite yılları...)
Eda ve Serkan pilavcıda pilav yiyordur.

YenidenHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin