Lucas ise anlattıkları yüzünden pişman olacağını düşünmüş olsa da aslında hiç pişman hissetmiyordu anlattığı için. Tek başına savaş vermekten yorulmuştu ve artık Roselyn ve ekipten birkaç kişi dışında kimseye güveni yoktu. Babası öldüğünden beri ekipteki herkes ihanete açık duruma gelmişti ve aynı anda hem iç cephede hem de dış cephede savaşmak onu tüketiyordu. Ayrıca Roselyn ile yaptıkları derin araştırmalar sonucu Uraz Harzemşah'ın güvenecekleri biri olduğunu anlamıştı. Uraz, devlete bağlı gizli bir birimde ülkesi için yoğun bir şekilde çalışıyordu. Geniş bir güvenlik ağları, birçok bağlantıları ve en önemlisi güvenilir iş arkadaşlarına sahiplerdi. Bunlar babası ile annesi öldürüldüğünden beri Lucas'in sahip olamadığı şeylerdi ve bu adamın Rose'un biyolojik babası olması sahip olamadığı şeylere sahip olabilme ihtimalinin olduğunu gösteriyordu. Üstelik Martin Jones, sadece kendilerinin ilgilenmesini gerektiren bir pislik değildi. Adam uyuşturucu, silah ve insan ticareti yaparken aynı zamanda ülkeler arası toprak alım satımı anlaşmaları yapıyordu. Türkiye de bu ülkeler arasındayken bu aslında onların da bir sorunuydu.

Sessiz bir iç çekip elini Roselyn'in elinin üstüne koydu. Amerika'dan gelmesini rica ettiği kendi doktorları John da buradaki doktor da Roselyn'in bu birkaç gün içinde uyanmasının muhtemel olduğunu söylemişti. Lucas'ın ise bir an önce olmasını istediği şeydi bu.

Aynı zamanlarda Birimdeki toplantı odası Harzemşahlar tarafından doldurulmuştu. Ekstra olarak Varol ailesinin üyeleri ve Arda bulunuyordu yanlarında.

Uraz Harzemşah öğrendiklerini anlattığında herkes artık bu işin içine girdiklerini anlamıştı. Üstelik bunu sadece Uraz'ın hatırı için yapmayacaklardı. İşleri gereği bu tarz insanları ve çetelerini çökertmeyi iyi biliyorlardı ve Martin Jones uzun süredir yakalamak istedikleri bir ekiple bağlantıda olan biriydi. Üstelik adam işinde o kadar titizdi ki asla bir açık vermiyordu.

"Aslında Ömer Kuzgun'un ölümüne kadar Lina'nın ismi medyada hiç geçmemiş." diyordu Arda. Uraz Bey'in istediği gibi Lina Roselyn, Martin Jones ve onlarla ilgili olan her bir kişi hakkında detaylı bir araştırma yapmıştı ve şimdi de öğrendiklerini aktarıyordu. "İsmi ilk defa Ömer Kuzgun'un cenazesinden sonra Martin Jones'un onu yanına almasıyla gündeme gelmiş." Konuşurken aynı zamanda masanın karşısındaki büyük ekrana Ömer Kuzgun'un cenazesinden çekilmiş birkaç fotoğrafı yansıtmıştı.
Uraz Harzemşah ekrandaki Lina'ya kaşlarını çatarak baktı. Şimdiki kızıl saçları o zaman simsiyahken yüzündeki bakış 13 yaşındaki bir çocuğun suratına yerleştirmemesi gereken bir şekilde donuktu. Adam acaba kızının dünyaya geldiğinden beri mi bu kadar donuk olduğunu düşündü bir an. Muhtemelen öyleydi yoksa kimse bu donukluğu sonradan kazanamazdı.

"Esra Kuzgun cenazeden sonra ortadan ilginç bir şekilde, küçük kızını Martin Jones'a emanet ettiğini belirten bir açıklamanın ardından senelerce kaybolmuş. Lina Martin'le yaşamaya başladığında bir süre büyük gündeme oturmuş ama zamanla unutulmuş gitmiş tabii."
Genç adam sessiz bir iç geçirip bir sonraki videoya geçti.

"Bu video adamın onu yanına almasından bir buçuk sene kadar sonra sokakta bulunan güvenlik kameraları tarafından kayıt altına alınıyor."

Videoyu başlattığında herkes gibi o da sessizce birkaç dakikalık kaydı izlemeye başladı. Hâlâ siyah saçlı olan Lina birkaç adımla kameranın görüş açısına girmesinin ardından tam kameranın çektiği yerde bulunan noktaya kenarda duran çöp bidonunu kameranın görebileceği bir açıya getirene kadar sürüklüyor ardından çöp bidonuna çantasından çıkardığı siyah küçük poşeti atıp ardından yine çantasından çıkardığı kibritle bidonu ateşe veriyordu. Bidonun içine attığı şey her ne ise birkaç dakika içinde yanıp ardından söndükten sonra çantasını tekrar omzuna takıyordu. Gitmeden önce ise direkt kendisine odaklı kameraya alaycı bir gülümseme ile baktıktan sonra yavaş hareketle sol elini kaldırıp orta parmağını kameraya gösterdikten sonra yine buz ifadesine dönerek oradan geldiği gibi uzaklaşıyordu.

NapervaWhere stories live. Discover now