Tam karşıma geçti.Gözleri sadece bir saniye bedenime değdi ama o bir saniye benim baştan aşağıya titrememe yetti.
Elindeki bitmek üzere olan sigaradan derin bir nefes çekti içine.Sonra kenardaki çöp kutusuna attı.Gözlerimin içine baktı ve ağzındaki...
Çok uzun bir aradan sonra yeniden merhaba arkadaşlar. Hâlâ yeni bölüm bekleyenler varsa, kütüphanelerinizden kitabımı çıkartmadıysanız çok teşekkür ederim ve özür dilerim. Burası Karadeniz ve inanın gündüzleri çok yoğun geçiyor. Akşamları da yorgunluktan, ilhamsızlıktan yazamadım. Zaten duyurular kısmında paylaştım bunları. Kısa da olsa bir bölüm yazdım sonunda ve hemen paylaşmak istedim.
Keyifli okumalar çiçekler🌸
⭐️Yıldız bırakırsanız çok sevinirim🌟
Dudakları dudaklarımdaydı..
Selim'in dudakları dudaklarıma kapanmıştı. Allah'ım bu bir rüya ise asla uyandırma beni. Hatta sonsuza kadar bu rüyanın içinde yaşamak istiyorum lütfen lütfen lütfen..
Selim'in dudağımı ısırması ile kendime geldim. Bu bir rüya değildi! Ben son üç senedir hayalini kurduğum anın içindeydim.
Selim beni öpüyordu!!!
Acaba Selim'in ateşi başına mı vurmuştu? Yani ateş derken, o ateş o ateş değildi.Hastalık ateşiydi. Ne saçmalıyordum ben?
Kendimi bu büyülü ana kaptırmak yerine olasılıklarla canımı sıkıyordum.
Selim üst dudağımı kavramış içine çeke çeke öpüyordu. Gözlerini kapatmış kendini anın içine bırakmıştı. Yani benim gibi salak düşüncelerle boğuşmuyordu. Ben şoktan hâlâ çıkamadığım için karşılık vermiyordum öpüşüne. İlk öpüşmem değildi ama aşık olduğum adamla ilk öpüşmemdi. Heyecandan kalbim patlayacak gibi hissediyordum. Benim miladım Selim'di.
Üst dudağım ile yeterince ilgilendiğini düşünmüş olacak ki alt dudağıma geçiş yaptı bu seferde. Önce alt dudağımı dili ile yaladı sonra çekiştirmeye başladı.Öyle bir emiyordu ki dudağım kopacak sandım.
Bütün ağırlığını üzerime vermemişti kollarından destek alıyordu ama ben onu hissediyordum. Öpüşleri aceleci ve serti. Dudağımı ağzının içine alıp dişlerini geçirdi.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
"Ahh napıyorsun hayvan?" İnlememe engel olamadım.
"Aç ağzını, karşılık ver güzelim." dedi. Sesinse rica değil emir vardı. Sanki bu emri bekliyormuşum gibi ağzımı açtım ve karşılık vermeye başladım.
Ağzımı açmamla Selim dilini içeri itti. Şimdi daha şiddetli öpüyordu. Dilini içeri itmesi ile inleyip kollarımı boynuna doladım ve onu kendime çektim. Kendime çekince dirseklerinden aldığı desteği bırakıp üstüme yığıldı.
