Girdiği gece kulübünde gözleri şaşkınca etrafta geziniyordu. Bu hâli onun daha şirin gözükmesini sağlamıştı. Pembe şortuyla, kesinlikle buraya ait olmadığını fazlasıyla belli etmişti.
"Hey, onun burada ne işi var?"
Saçlarını eliyle karıştırıp sıkkınca bir nefes verdi. Önündeki soğuk kahvesinden bir yudum alıp arkadaşına cevap verdi.
"Bilmiyorum, neden geldiğini bilmiyorum."
Arkadaşının ağzından alaylı bir "hah" çıkmıştı. Kaşlarını kaldırarak sırıttı.
"Bir sapık gibi takip ediyorsun, gelme sebebini de bilirsin diye düşünmüştüm."
"Mich, dostum komik değilsin."
Alaylı ifadesini silip oturduğu sandalyeden kalktı. Ergen olduğunu varsaydığı arkadaşının boş laflarına daha fazla katlanmayacaktı.
"Güzellik! Baksana buraya."
Gözlerini bağıran kişiye çevirdi. Korkan gözlerle yanına adımlayan adamı izledi.
"Ben michael."
Elini uzatmıştı, karşılık bekliyordu. Genç kız da elini uzatıp tiz sesiyle cevap verdi.
"Ella."
Chris onları oturduğu masadan izliyordu, bunu çok fena ödecekti. Sinirle telefonunu eline alıp oradan uzaklaştı ve mesaj kutusuna girdi.
Christian
Mich, o deliğini fena
Sikeceğim
Michael bildirim sesini duymasıyla telefonu eline aldı ve bildirimleri kapattı.
"Ah, özür dilerim küçük hanım. Meşgulüm biraz."
Ella "sorun yok." anlamında kafasını salladı.
"Şimdi gideceğim. Yarın tekrar burada ol."
Ella'nın cevabını almadan koşarak uzaklaştı oradan. Dudaklarını ıslatıp çantasını daha sıkı tuttu Ella.
