(18)Tatlı , Küçük Su Savaşı...

En başından başla
                                    

Abimler ve Fırat abiler bir tarafta işle ilgili konuşur iken annemler de bir taraftaydı.

Baktığımda Karan da gelmişti. Eksik kalsa şaşarım zaten.

Emirhan abim yerinden kalktı ve bize gelmeye başladı. Önce beni alnımdan öpmüş sonra da Nur' u kucaklamıştı.

Nur ile birlikte Mirza albimlerin yanına oturduğunda gözüm Karan' a kaydı.

Nur' a bakıyordu. Ama normal bir şekilde. Ona baktığında her zamanki sertliği gidiyordu.

Hiç ondan kendimi de Nur' u da saklamak gibi bir uğraşa girmeyecektim. Zaten eninde sonunda abimlerle ortak ve arkadaş olduğu için mutlaka görecektik birbirimizi.

Herşeyi oluruna bırakacaktım. Ama yinede öğrenmemesi taraftarıydım hâlâ.

Daha fazla ona bakıpta dikkat çekmemek için annemlerin yanına oturdum.

Saat 9.30 olana kadar sohbet etmiş arada da gözlerimle diğer tarafı gözlemiştim.

En son kahvaltı masasına oturmuştuk. Nur Mirza abimin kucağında oturuyordu.

Ufak ufakta sesler çıkarıp dikkati üzerine çekiyordu.

Kahvaltı Nur' un sesleri ve gümüşlerin ile geçmişti.

Yine hep birlikte bahçeye çıkmış oturuyorduk. Abimler Nur' un banyosu nu kaçırmamak için özellikle hep birliktelerdi.

Bir ara Mirza abimler Nur' a dışarda banyo yaptırmayın deyince karşı çıkmıştık.

Annemler de bende bunun ona yararlı olacağını düşünüp reddetmiştik.

Bizim reddetmemizle bu sefer bahçedeki korumaları ön tarafa almışlardı. Çok fazla a kıskançlardı. Heleki Nur' a karşı. Gerçi benide arada sıkıştırmıyor değillerdi.

Güneşli temiz ve serin bir hava. Kim buna hayır diyebilirki. Hem Nur daha uysal olur en azından ağlamaz.

Önüme dönüp anneme döndüm. Hemen yanımda oturuyordu.

" anne gidip hazırlayalım daha fazla geciktirmeyelim. Dün gece huzursuzdu zaten."

Annem" tamam bebeğim. Gidin getirin. Bizde o zamana kadar biraz Nur ile oynayalım. "

Sevda ablalara bir baş işareti verip ayaklandık. Bizim kalkmamızla bakışlar bize dönmüştü. Ama biz pek takmamıştık.

İçeri girip geçen seferki gibi bölüştüğümüz işleri birbirimize sormadan yapmaya başlamıştık.

Ama çok heyecanlıydılar. Tabi bende sonuçta bilmesede babası kızının banyosunu seyredecekti. Onun su ile olan kavgası ve şen kahkahalarını.

Hepimiz herşeyi tam zamanında hazırlamış ve bahçeye çıkmıştık.

Biz eksik varmı diye bakarken Yener abimin heyecanlı sesini duymaya başladık.

Yener abi" şimdi eğlence başlasın. Görürsün sen fahriye cadısı. Küçük civcivim dün bize yaptıklarını sana bir bir ödeyecek. Pişman olacaksın. " o böyle konuşurken diğerleri dünkü haklarını hatırlamış gibi sırıtmaya hatta gülmeye başlamışlardı. Tabi ben , Berkan ve Emir abim hariç. Biz kahkahalarımızla gayet belli ediyorduk. Kendimi zorda olsa durdurdum.

" yalnız abi kendisi benim kızım oluyor. Onu dünyaya getiren ben olduğum için pek öyle bir şey yapacağını sanmıyorum. Hem daha cezanız bitmedi ki. Biz iddaya girdiğimizde süre belirlememiştik. Bu da demek oluyor ki ben ne zaman istersem o zaman bitecek. Bu günlerde radarıma çok giriyorsun haberin olsun. "

FAHRİYE ( Düzenlemeye Alınacaktır. )Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin