~ruhumun saydam yaraları~

228 113 281
                                    

Merhabalarrrr 🌺 yeni bölümle yenidennn sizlerleyim 🙈 okuyup yorum yapan herkese teşekkür ederim 🌹 vote atmayı unutmayın !!🤓
   •keyifli okumalar ❤️

|•4. BÖLÜM•|

~Kaç özürle kapanır yaram,
Kaç göz yaşına tekabülüm ben.
Hatırladın mı unutmak isterken,
Seni üzdüm hiç sebep yokken.~
  _çağanşengül_
     -sancı-

                                                                                 
Sönerse yıldızlar,
Yarım kalır umutlar.

                                                                                 Sönerse yıldızlar,Yarım kalır umutlar

Oops! Ang larawang ito ay hindi sumusunod sa aming mga alituntunin sa nilalaman. Upang magpatuloy sa pag-publish, subukan itong alisin o mag-upload ng bago.

İnsanın şaşkınlığı beklemediği anda gerçekleşen yaşantılarınaydı. Ben de tam da şu dakikalarda bu duyguyu en derinlerimde hissediyordum. "Kuzum" diyerek hüzünlü gözlerini birkaç kez kırpıştırıp hızla yanıma koştu. Sarmaladı beni. Teyzem benim annem olmasa da anne yarımdı. Sırtımdaki ellerini hissettiğimde ben de Yasemin'in kolundan çıkarak teyzeme sarıldım. O kadar endişeli ve üzgündü ki ona teselli vermek istiyordum. "Sana mesaj attım. Okumadın mı?" Saçlarımdan sevmeye başlamıştı ki yavaşça ellerini çekip yüzümü avuç içlerine hapsetti." Sana sürpriz yapacaktım ama buraya gelir gelmez aldığım telefonla sen bana sürpriz yaptın. Nasıl oldu bu olay? Kim ne yaptı sana? Anlat teyzene kuzum. Ben seni hiç böylesine üzgün görmeye dayanabilir miyim?" Teyzem sözlerini ardı ardına tek nefeste dile getirirken benim dikkatim o sulu gözlerdeydi.

Kimse benim yüzümden üzülsün veya sıkıntı çeksin istemezken şu düştüğüm duruma bakıyorum da ... Ah, sanırım ben küçük bir baş belasıyım. Kendi derdimi bile içimde yaşayamıyorum. Yüzümdeki tombul elleri  tutup onları birkaç kez öptükten sonra yanağına da bir tane daha öpücük bıraktım. Sanırım biz teyzemle hasret giderirken Yasemin de pür dikkat bizi izliyordu.

'İyim. Endişelenme.' teyzem de benim yüzümden işaret dilini öğrenmek zorunda kalmıştı. Ben ne zaman ki konuşmayı unuttum Teyzem bana başka yollardan konuşmayı öğretti. "Kim o şerefsiz? Hah? Yakaladılar mı? Nerede şimdi?" Teyzemin kesik kesik aldığı nefesler onun hem yol yorgunu olmasından hem de fazlaca endişe duymasından kaynaklanıyordu. Kendimi toparlayıp onu sakinleştirmeye çalıştım. ' Sen merak etme. Polisler yakalayacak.'

"Ne demek yakalayacak! Nasıl hemen yakalanmadı? Böyle şey mi olur? Bu işin peşini bırakmayacağım. Ne olursa olsun o şerefsiz buna pişman olacak."

'pişman olacak.' diyerek onu yatıştırırken sinirden kızaran küçük gözlerini etrafta gezindirmeye başladı ki anında irislerine Yasemin takıldı. Önce bir kaşlarını çattı. Sonra da  şu an bu odada bu kızın hemşire değilse ne işi olduğunu anlamaya çalıştı. Malûm pek arkadaş canlısı biri değilimdir ve teyzem de pekâlâ bunun farkındaydı.  Kendini düzeltti ve bir adım attı ona doğru. "Sen kimsin yavrucuğum?"

VAVEYLÂ; Bilinmeyen Bir Kadın / TAMAMLANDI √Tahanan ng mga kuwento. Tumuklas ngayon