İlk önce ışığımı söndürdüler.
Sonra kötürüm bıraktılar.
Dibi görünmeyecek bir kuyuya merdivensiz attılar.

Şimdi 23'ünü solduran genç bir kadındım. Tırnaklarımı kazıya kazıya tırmandığım kuyuda yolumu düşerek buldum.

100 kez düştüm.
101 kez kalktım.

Düşüncelerim adımlarım gelmem gereken yerin önünde durduğunda çıktığı inine geri sindi.

Bakışlarım neon harflerle yazılan tabelaya kaydığında içime derin bir nefes çektim.

'Erzincan Binali Yıldırım Otobüs Terminali.'

Yeni bir başlangıcın emaresi nabzıma baskı yaptı. Adımlarım durmadan terminalden içeri girdi. Dün gece ilk defa geldiğim bu şehirde yolumu bulmuş olmak beni mutlu etti.

Ankara'dan Kars'a direkt yapacağım otobüs yolculuğunun benim için zor olacağını düşünmüştüm. 1000 km gerçekten tahammül edilemez olabiliyordu. O yüzden yolumun üstü olan bu şehirde bir ara vermiş terminale yakın bir otelde bir gece konaklamıştım. Dün gece bu şehre geldiğimde bilet firmasında irtibat kurduğum bir yetkiliden de bugün için Kars seferi varsa bir yer ayırmasını istemiştim.

Aslında hiç ümidim yoktu bu konuda. Yılın bu zamanlarında doğu ekspresinin de etkisiyle Kars ve çevresine yoğun bir talep olurdu. Kış sporunun da tam mevsimi olduğu için otobüslerde neredeyse yer bulmak imkansızdı.

İşte bu şartlar altında otelde bir gece daha kalacağımı kabullendiğim anda telefonum çalmış Kars'a giden bir otobüs olduğunu civar şehirden geçerken Erzincan'da durup bir kişilik yolcu alabileceği bilgisi verilmişti.

Terminalden içeri girdiğimde bakışlarım bileğimdeki hasır kordon saate kaydı.

Otobüsün terminale girmesine 10 dakikadan az bir süre kalmıştı. Hızlıca firmaların yazılı olduğu alanlardan geçerken adımlarım rezervasyon yaptığım firmanın önünde duraksadı. Gişede oturan kırklı yaşlarındaki adama ilerledim.

"İyi akşamlar beyefendi.." dedim önündeki ekrana odaklanan adamın dikkatini çekmek isteyerek. Ekrandaki odağını yüzüme tanıdık bir beklentiyle çevirirken devam ettim.

"Ben dün Rıza Bey'le iletişim kurmuştum. Birazdan gelecek Kars otobüsünde bir kişilik yer varmış."

Yer yer akların düştüğü kaşları çatıldı.

"Böyle bir bilet rezarvasyonu bugün yapılmadı."

Bir an için olduğum yerde tedirginlikle gerildim. Otel odasından çıkış yapmış -ki o odayı zar zor bulmuştum- kalkıp buraya gelmiştim. Böyle bir karışıklık bu saate hiç tanımadığım bir şehirde kaldırabileceğim bir sorun değildi.

Pes etmedim.

"Ekrandan kontrol etseniz.. Eminim, kayıt yaptırdım. "

"Üzgünüm hanımefendi.." dedi bir yandan da açık ekranı kontrol ederken.

"..ekrandan da kontrol ediyorum ama bana bu konuda bir bilgi verilmedi. "

"İsterseniz TC kimlik numaramı vereyim, Saye Karayel adına bir rezervasyon olmalı. Son dakika haberim oldu benim de."

Suratıma bıkkın bir bakış attı. Muhtemelen bugün gelen yüzlerce sorunlu yolcudan herhangi biriydim ve beni hemen başından savıp açtığı yeni sekmedeki iskambil oyununa geri dönmek istiyordu.

ATMACA (ASKER KURGUSU) Where stories live. Discover now