Buldum seni! | Texting

55;"Serzeniş"

Evet paragraf çözmüş bir beyinle size geldim skskdkkdk
Neyse fazla lak lak yapmadan bölüme geçireyim sizi hehe

Keyifli okumalar 👻

Sahra teyze akşam yemeği için bizi evine davet etmişti, bizde davete icabet etmek için hazırlanıyorduk Mısra ile. Giydiğim elbise gayet hoş bir elbiseydi günlük giyinebilecek bir elbiseydi. Gri mavi karışımı elbisem çok rahattı, bende zaten rahatına düşkün bir kız oluyordum.

"Hazır mısın leydi Mısra?" Leydi Mısra odasından çıkınca kısık bir ıslık çaldım. Çaktırmayın ıslık çalmayı da hiç beceremem.

"Gecemizin parlayan yıldızı, siz olmalısınız madam." Mısra bana odunsu bir bakış attıp kapıya ilerledi.

"Abartma normal halim sadece bir elbise, sende fıstık gibisin puding." İbirtmi nirmil hilim. Vik vik vik azıcık kibar ol burada sana iltifat ediyoruz.

"Hadi hadi Muaz'cık seni bekler." Dediğimde Mısra'nın durmuş olduğunu fark etmeyince ona çarptım. "Lan burnum acıdı!" Ben homurdana homurdana kapıyı açtığımda Mısra hâlâ olduğu yerde durmuştu.

"Mısra geç kalıyoruz hadisene." Bu kıza ne oldu birden.

"M-muaz mı orada?" Dediğinde kekeliyordu. Bu kızın ayarları ile kim oynadı.

"Şaka yaptım. Hem sen neden bir anda bozuk plak'a döndün." Dedim, gülerek.

"Haa, yok birşey hadi gidelim geç kalmadan." Ay, sanki az önce ben orada robot gibi dikiliyordum.

Ona koca bir göz devirme yapıp merdivenlere yöneldim. Kapının ziline basıp bekledik. Kapıyı açan Yudum bir ara üzerimize atladı, sonra üstüne birde bizi kollarımızdan tutup içeri attı. Allahım hiç hayatımda böyle bir kapı karşılama yaşamadım.

"Sağol ya zaten bizde girişi nasıl yapacağımızı bilmiyorduk." Dedim terlikleri giyip.

"Hoşgeldiniz canım bestlerim. İçeri buyurunuz sofra hazır sizi bekliyorduk." Ay, ayıp ettik bak şimdi.

"Hoşbulduk canım." Diyen Mısra Yudum'un kolunda içeri geçti. Beni de arkada bıraktılar nasıl arkadaş lan bunlar sanki az evvel bizim üzerimize atlayan Yudum değildi.

Sahra teyze ve Ferit amca ile -ismini az evvel Yudum'dan öğrenmiştim- Hoşgeldin faslını gerçekleştirmiş ve sofraya geçmiştik. Gözlerim bir ara Miraç Efe'yi arasada Sahra teyzenin göz radarına takılıp hemencecik bir tebessüm göndermiştim. Çalan zil sesi ile Yudum sofradan kalkmıştı. Herhalde başka misafirleri de var bizden başka.

Yudum arkasından içeri giren Miraç Efe ve Muaz ile tebessüm ettim. Şakam gerçek olmuştu Muaz konusunda. Demekki Miraç Efe dışarıdaydı. Muaz'ın bakışları yanımda oturan şahısa kayınca bende ona döndüm.
Lan bizim bu kıza ne oldu. Muaz gelince bir çekinmeler felan.

Masadaki suyu yavaşça alıp ağzına götürdü. Bir an bakışları Muaz'a kayınca Muaz'ın ona göz kırpması ve Mısra'nın suyu genzine kaçırması bir oldu. Ciğerleri sökülürcesine öksüren Mısra masadaki herkesi endişelendirmişti. Muaz, "helal, helal" diyince Mısra ona sanki Zıkkımın kökü bakışlarını attı. Hey hey bunların arasında benim bilmediğim bir şey mi var? Yaktım çıranı Mısra!

Mısra'nın öksürüğü durulmuş ve herkes yemeğe başlamıştı. Muaz birde gelip Mısra'nın yanına oturunca, Mısra'ya yemek zıkkım olmuştu anladığım kadarıyla. Bu çocuk ne yapmaya çalışıyor?

Mısra'nın kulağına eğildim, "bu Muaz ayısı ne yapmaya çalışıyor?" Dedim, fısıldayarak.

"Eve geçince anlatacağım. Zaten aç kaldım bu dalak yüzünden. Güzel yemekler hepsi zıkkım oldu bana." Sızlanarak önüne döndü. Canım ya, Muaz'a köle şeysini yine mi yapsam?

Yemekten sonra çay içmeye geçmiştik. Ferit amca bize arada üniversite ve gireceğimiz derslerle ilgili sorular soruyordu. Sohbeti güzel bir adamdı.
Sahra Hatun ise çok komik bir kadındı. Su içmek için müsaade isteyerek oturma odasından çıktım.
Doldurduğum suyu alıp küçük masaya oturdum.

Biraz burada oturup, oturma odasına geçsem süper olurdu.

"Yoruldun mu?" Miraç Efe'nin sesiyle korkuyla ayağa fırladım. Lan senin burada ne işin var? Yanlış anlaşılmaya kurban gitmek istemiyorum.

"Efe senin burada ne işin var?" Dedim korkuyla.

"Su içmeye geldim, kendi evimde su içemez miyim?" Yav he he yalancı pislik!

"Tabii içersin, sana afiyet olsun ben oturma odasına geçeyim." Dedim apar topar elimdeki bardağı bulaşık  makinesine yerleştirdim. Yanından geçip gittiğimde fısıldadığı cümle ile utandım.

" Ne zaman evleneceğiz biz?"

Daha çok bir serzeniş gibiydi. Zaman gösterecek herşeyi Miraç Efe.

______________ Bölüm sonu 👻👻

Evlendireceğim sizi merak etme Miraç minnoşum.

Muaz seni de süründüreceğim.
Çapkın dalak seni!

Mısra öcünü alacağız skskkskskskdd