"Ciddiyim, Jisung'un kalbi üç yaşında falandır. Hislerinden haberi yok, bir boku anlamıyor. Algısız."

"Et, et devam et. Yer Jisung'u ben de dinleyeyim."

"Olurr."

Jeongin derin bir nefes aldı. Bunu yaparken yine garip bir ses çıkmıştı ağzından. İçinde yunus yaşıyor bu çocuğun eminim amk.

"Çok garip rüyalar görmeye başladım hapisten çıktığımdan beri."

"Tamam Jeonginciğim, ben sana bir ders programı hazırlayayım şimdi onu uygula sen."

"Boş yapma çay koy Felix."
Changbin Jeongin'in kafasına bir tane geçirip,
"Kalk kendin koy saygısız it." deyince Felix kocasına bir öpücük attı. Evet kocası var. Felixte olup bende olmayan tek şey.

"Chan ve Seungmin nerde?"

"Gelirler amk onların bekçisi miyim?"

Tam o anda kapının açılma sesi duyuldu. Jeongin arkasına döndüğü an uzanıp salamını ağzıma attım. Bunu gören Felix de kolumu cimcikledi.

"Hayırlı sabahlar aşkom."

"Seungmin şu kelimeyi söyleme artık amk."

"Niye ki?"

"Etik değil."

Chan abim ve muşmula orospu yerlerine oturunca huzurlu bir kahvaltıya başlayabildik. Changbin Felix'in yanağına bal sürüp yalamış olsa da, Jeongin bana ağzıyla kurşun gibi zeytin çekirdeği sıksa da, Chan masada beat hazırlamaya çalışsa da yine de huzurlu sayılırdı.

"Efsane bir şey olacak bu, siz de bence başımıza bir şey gelme durumda yedek bir meslek seçin." dedi Chan bir şeylere basıp ses çıkarırken.

"Adı ne şimdi bu şarkının?"

"Allahın menüsü."

"Estetikmiş."

Peçeteyle ağzımı sildikten sonra ayağa kalktım.
"Ben zaten ayak mankeniyim."

"Hayır gerizekalı değilsin, yalan o."

"Yoo, ajanslarda sayfa sayfa ayak fotoğraflarım var benim. Teklif gelmiyor sadece."
Masadan ayrılırken yanlışlıkla Felix'in koluna çarptım ve tabağındaki kırıntılar yere döküldü.

"MİNHO NE YAPTIN?" dedi Changbin aykut elmas gibi.

"Tamam sorun yok, yeni bir süpürge aldım iki dakikada hallederim şimdi."
Felix mutfaktan çıkıp gözden kayboldu. Ben de ayakta dikilmeye devam ettim. Seungmin'e baktığımda ecel terleri döktüğünü görmüştüm. Allah allah.

İçerden tiz bir çığlık sesi duyulunca Seungmin masanın altına girdi.

"NE OLDU FELIX?"

"KİM SEUNGMİN! ANANI SİKTİM KİM SEUNGMİN! SÜPÜRGEMİ KIRMIŞ!"

"LEÖXPELXPEŞXĞEÖŞDLD ay kusura bakmayın komik geldi."

"ULAN İBNE İBNE." Elinde kırık süpürgeyle içeri giren Felix'in yüzü kıpkırmızıydı.
"KAÇ PARA BU HABERİN VAR MI GÖTÜNDE MUSLUK AÇTIĞIM???TAŞAKLARINI YUMURTAYLA EKMEK KIRINTISINA BULAYIP KIZARTTIĞIM. BAY BECERİKLİ GİBİ ŞEKİLDEN ŞEKİLE SOKACAĞIM LAN SENİ. ALLAH DİYEN TİRBÜŞON OLACAKSIN OĞLUM."

Jeongin ciddi bir şekilde "Süpürgesinin intikamını alan Felix Wick." dedi. Güldüm ama "Komik değildi." dedim.

Seungmin'i masanın altından tekmeledik. Changbin de ensesinden tutup ayağa kaldırmıştı. Hemen yanağına bir tokat yedi Felix'ten. Böyle azgınını görmedim amk. Aynada bile.

medyum' minsungWhere stories live. Discover now