Benim Değil Mi?

En başından başla
                                    

"Bence de." dedi kısık sesiyle Batu. Kimse inanmak istemiyordu. En sonunda bir bildirim sesi geldi. Herkes Ege'de olan benim telefonuma baktı.

Ege telefonumu uzattı. Elinden alıp ekrana baktım. Onadndı... Ekran kilitini girip mesaj kutusuna baktım. Nefes alıp ismin üstüne bastım.

Sandığımdan da akıllısınız. Bingo doğru bildiniz çok uzaktan birisi değilim!

Seslice okudum mesajı. Ardından bir mesaj daha geldi.

Ve bir önceki attığım mesajda ciddiyim. Hani şu 'çoklu kişilik bozukluğu'olan.

Bunu da okuyunca telefonu elimde iyice sıktım.

Kimdi bu piç kurusu?! O sırada kapıdan bir ses geldi.

"Benim değil mi?" diye sordu Ömür,  uyku mahmurluğuyla. Bir şey diyemedik. En sonunda Batu konuştu.

"Ömür bak, o görüntü kesin değil. Yüzü gözükmüyor." dedi yatıştırıcı sesiyle.

"Ne kesin değil Batu! Ha?! Çocuk mu kandırıyorsunuz?! O kayıtta kızı üstündeki hırkanın aynısı bende de var! Ha bir de en sevdiğim hırka olması tesadüf olamaz! Değil mi?!" kimse bir şey demiyordu.

"Hah! Ben de öyle düşünüyorum." dedi teker teker bize bakarak. Sonra devam etti." Ben eve gitmek istiyorum! " Kerem konuşmaya başladı.

"Ama Ömü-" derken sözünü kesti Ömür.

"Hapse girceksem girecem. Hakkettim de girecem. Zaten şu dünyada anneden başka bir varlığım yok!" ayağı kalktım.

"Hadi gidiyoruz." diyip dışarı çıktım.

Atlamadan geldiler. Dışarı çıktığımda iki araba vardı. Birisiyle Ege gelmişti. Batu'dan arabanın anahtarını alıp arabayla yöneldim.

"Ege sen bizimkileri al ben Ömür'ü alırım." Başıyla onayladı.

"Bir dakika, ben böyle bir şey istediğimi hatırlamıyorum. " dedi yerinde durarak. Arkamı döndüm. Ama arkamadan göz devirdiğine yemin edebilirim ama kanıtlamayamam.

"Soran yok hadi gitmek istiyorsun madem hadi yoksa eve girecez." diyip sürücü koltuğuna oturdum. Bir süre sonra yolcu koltuğunun kapısı açıldı. Yerine geçtikten sonra kapıyı kapatıp kafasını cama yasladı.

:) Ömür'den :)

Ben miydim katil? Ama nasıl?! Ben niye hatırlamıyorum?! Ben bunu nasıl yapabilirim? Daha sineği bile incitemeyen ben nasıl katil olurum?!

Gözümden bir yaş aktı. Gözlerimi kırmıştırdım göz yaşaları geri gitsin diye. Ama olmuyordu. Teker teker akmaya başladı. Artık silmekten kollarım yorulmuştu bıraktım. Ne kadar akarsu aksın. O sırda radyodan bir müzik yükselti.

"Evvet bu şarkı gözlü yaşlı güzel kızlara gelsin! maNga-Beni Benimle Bırak. Best FM gururla su-su-sunaar."

Al bu dünya, al senin olsun
Benim hiç gözüm yok sil senin olsun
Ama son bir dileğim var senden
Şu gay bana dünya da varını yoğunu al hepsini al da
Beniii benimle bıraaak!
Beniii benimle bu cehennemde!
Ruhum senden çok uzak!
Yabancıyım senin cennetinee!

Diye devam ederken şarkılar geçip gitti. En sonunda evimin önünde durduk. Bir şey demeden arabadan indim. Tabii Ege'de bizim peşimizden gelmişti. Tam kafamı eve doğru çeviriyordum ki tanıdık bir ses duydum.

"Ömür! Kızım!" Annem! Aman ne güzel her şey üst üste geliyor. Yüzümdeki ıslaklıkları silip yüzüme sahte bir gülümseme yerleştirip anneme döndüm. O da bana doğru geliyordu. Tam yanıma gelince durdu.

Sen ve Ben Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin