37. BÖLÜM

34.1K 2.3K 655
                                    

                                            Acılar, ağrılar ve gözyaşları

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

                                            Acılar, ağrılar ve gözyaşları...
                       Bu bir son mu? Yoksa sonun başlangıcı mı?


Yazarın ağzından-

Ceylan'ın bayılması ile Semih hızla kucağına aldı kardeşini. Arabaya doğru gitti ve bindi hızla. Korumalardan biri arabayı sürerken, o arka koltukta kardeşinin yüzünü inceliyordu.

Yanakları ağlamış olduğundan hâlâ ıslaktı. Burnu ve gözleri kızarmıştı.

Kız kardeşinin saçlarında bir şeyler görmesi ile kaşlarını çattı. Elini saçlarından geçirirken yapış yapış olduğunu gördü. Kıvırcık saçları daha da çok iç içe girmişti. Zaten kıyafetleri de öyleydi.

Umursamadı ve korumaya dönerek "Acele et Mustafa hadi!" Diye bağırdı. Ailenin diğer üyeleri arkasından geliyordu.

Mustafa, Semih'e aynadan bakarak konuşmaya başladı. "Semih Bey buraya en yakın Karan Kuvvet'in hastenesi var. Yaklaşık beş dakikalık bir mesafesi var şu an buraya. Ama eğer başka bir hastane diyorsanız, 15 dakika gibi bir mesa-"

Semih hızla sözünü keserek konuşmaya başladı. "Kuvvet'lerin hastanesine sür. Hemen hadi!"

Mustafa aldığı emir ile hızla arabayı sürmeye başladı. Araba hastanenin önünde durduktan sonra, Semih kucağında ki kardeşi ile arabadan indi.

Etrafta ki insanlar onlara garip garip bakıyorlardı.

Umursamadı.

Hızla hastaneye dalıp kardeşini sedyeye yatırdı. Hemşireler onu bir odaya taşırken o dışarıda beklemek zorunda kalmıştı.

O sırada televizyonu izleyenler şaşkınlık içinde ekrana bakıyordu. Semih'in ortakları ve yakın arkadaşlarına gitmişti video.

Gökay ve Berkay, Buse, Koray ve diğer birçok kişi....

Hepsi şok olmuştu.

Kara'nın yüreğinde ise tarif edilemez bir acı vardı. Kimsenin acılarını hafife almamalıydı Kara.

Suçluluk duygusu kötüydü. Bunu bedeninde buram buram hissetmeye başladı. Yıllardır kuru duran göz pınarları açıldı. Annesinin ölümünden beri akmayan gözyaşı, bir inci tanesi gibi süzüldü yanaklarından.

İçinde ki sinir ile etrafı dağıtmaya başladı. Ama sonra durdu. Ceylan, eğer ağabeyleri olacak kişilerin yanındaysa, onu hemen oradan almalıydı.

KIVIRCIK | TamamlandıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin