Bölüm-1

308 183 580
                                    

Bu ilk bölüm ve ilk kitabım. Lütfen beğenmeyi unutmayın. Hepiniz seviliyorsunuz 😍🤗♥️
 

  
      Okumaya başladığınız tarihi yazar mısınız?😘

      Beni takip etmeyi unutmayın 😉😚💙.

      Evden çıkmadan son bir kez boy aynasından kendime baktım. İlk defa bir takım elbise giydim. Tabi istemeyerek...Normalde spor takılmayı seven kendi halinde yaşayan biriydim. Yine de yakışmamış değildi hani.


      Giydiğim bu siyah takım elbise beni olduğumdan daha olgun gösterip, çene ve yüz hatlarımı daha da ön plana çıkardı. Ve tabi bunların da yanında kasvetli bir hava da üzerime çöktü. İşte şimdi Ömer Altıntaş'a benzedim. Kesinlikle ona benzemek istemiyordum. Aynadaki yansımama bakarken sinirim ikiye katlandı. Bu kasvetli takımı çıkarmak için ellerimi cekete uzattığım sırada kapının tıklanma sesi ile işimi ertelemeye karar verdim. Buradaki çalışanlardan hiç kimse odama "gel" demeden gelmiyordu. Bu da kendilerince saygı göstergesiydi. Hoş onca çocuğun hayatını mahvetmekte rol alırken kapı çalma adaplarını nasıl geliştirdiler hayret verici doğrusu!

Aklımdakileri şimdilik bir köşeye atarak kapının arkasında bekleyen babamın adamına "gel" diye seslendim. Sesim yüksek değildi fakat duyacağını biliyordum. Beklediğim gibi de oldu. Seslenmemin ardından kapı açıldı ve babamın sağ kolu olan Gökmen adındaki henüz 40lı yaşlarında olan iri yarı adam içeri girdi. Bu adamda garip bulduğum bir şeyler vardı. Belki de babamın en sevdiği çalışanı olduğu içindi bu tepkim. Gerçi babamın kölesi olan herkesten nefret ediyorum.

"Efendim hazır mısınız? Babanız bizi bekliyor. Toplantı 09.30 da başlayacak."
Dediklerine bir hayli sinirlendim fakat kendi planlarımı devreye sokmak için sessiz kalmaya karar verdim. Lakin bu ona ters bir bakış atmama kesinlikle mani değil.

Duruşumu dikleştirip başımı daha da havaya kaldırdım. Ellerimi pantolonumun ceplerine koyup yanından hızlı adımlarla geçerek uzun ve geniş koridora çıktım. Biliyorum ki hemen peşime takılacak. Duyduğum ayak sesleri ile yanılmadığımın bir kez daha farkına vardım. Babam sırf hatam yüzünden - tabiki kendine göre hata fakat bana göre asla hata olmayan sebeple - önceki yardımcımı aldı ve en değerli adamını bana göz kulak olsun diye verdi geçtiğimiz haftalarda. Babamla kavga etmiş önceki yardımcımı geri vermesini söylemiştim. Ama değil ben feriştahı gelse bu adama söz geçiremez, yine bildiğini okur. Dolayısıyla ettiğim onca kavga da boşa gitti.

Arkamdan beni takip eden adamı umursamadan saray yavrusunun bahçesinden geçip beni bekleyen lüks siyah arabaya korumaların arasından yürüyerek ulaştım. Ve tabiki babamın başka bir diktiği koruma da benden hızlı davranıp arabanın kapısını içeri geçmem için açtı. Bu adamların hepsinin akıl sağlığından haklı olarak yine şüphe duydum.  Arabanın rahat koltuklarına kendimi atıp hemen yayıldım. Bu esnada Gökmen adındaki sözde yardımcım da geçip karşımdaki koltukta yerini aldı. Yandan sert ve tiksinti dolu bakışlarımı yolladım. Gözümün içine içine bakmaya devam etti. Bu herifte arsızlıkta vardı anlaşılan. Bu yüzü de babam Ömer Altıntaş'tan bulduğunu biliyorum. Tam kalkıp ön tarafa geçmesini söyleyecektim ki aklıma toplantı geldi. Kim bilir bugün hangi karara varılıp çocukların, gençlerin hayatını karartmak için yeni planlar kurulacaktı. Bu düşünce ile kendime geldim ve sakin olmaya çalıştım. Bunların tüm planlarını mahvetmek için sakin olup sevgili babacığımın! en güvenilir adamı olmam gerektiğinin bilincindeyim.  Ve karşıma oturmuş tip tip bakan bu herifi de bir an önce postalamam gerektiğinin de...

Araba durunca düşüncelerimden sıyrılarak inmek için ilk hamlemi yaptım. Kapıyı yine babamın adamlarından biri açtı. Arabadan inip ellerimi cebime yerleştirdim. Ve sözde yardımcım da benden hemen sonra inerek yanımda yerini aldı. Başımı kaldırıp durdum. Duruşumu dikleştirip derin bir nefes aldım. Altıntaş Holding' i iyice inceledim. Bugün biraz gelişme kaydetmeyi başarmam lazım. Eh toplantıda bizim de tuzumuz olsun demi. Dudaklarımın kenarı düşüncelerim sayesinde kıvrıldı.

Kolumdaki siyah saatime baktım. 09.20 ye geldiğini gördüm.  Hadi o zaman sevgili babamı bekletmeyelim. İşime dakik olarak başlayalım. Babamın en sevdiği şey dakik olmaktı. Normalde her yere geç kalan ben artık bazı şeyleri bir süreliğine yapmama kararı aldım. Şimdi sevgili babamın sevgili oğlu olma vakti geldi.

Adımlarımı hızlandırıp toplantı salonunun tam önünde durdum. Bileğimi yukarı kaldırıp kolumdaki saate tekrar bakma ihtiyacı duydum. Saat 09.29 u gösterdiğinde daha çok keyif aldım. Babam şimdi nasıl da telaşlanmıştır diye düşünmeden edemedim. Bugün beni kirli ortakları ile tanıştıracaktı. Nasıl telaşlı olmasın ki. O zaman bana da telaşını almak düşüyor. ;)

      Yıldıza basmayı unutmayın lütfen.😚🤗

      Bölüm değerlendirmesi alabilir miyim? Beğenip beğenmediğinizi, eleştirilerinizi bekliyorummmmm. Hepiniz seviliyorsunuz canlarım 💜

ÇUKURWhere stories live. Discover now